Zeydan Karalar kesin aday    

Zeydan Karalar kesin aday   

ABONE OL
22 Ağustos 2023 11:25
Zeydan Karalar kesin aday    
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Ömer ALPDOĞAN

Bir taraftan değişim istekleriyle uğraşan bir yandan olağan Kurultay’a hazırlanan CHP’de 321 Mart’ta kimlerin büyükşehir belediye başkanlıklarına aday gösterilecekleri de netleşiyor. 

Adaylığı netleşenlerden biri de Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar.. 

İttifak olsa da olmasa da CHP Adana’da Zeydan Karalar ile seçime girecek.. 

İstanbul’da Ekrem İmamoğlu’nun, Ankara’da Mansur Yavaş’ın, İzmir’de Tunç Soyer’in, Mersin’de Vahap Seçer’in, Eskişehir’de Yılmaz Büyükerşen’in, Antalya’da Muhittin Böcek’in, Aydın’da Özlem Çerçioğlu’nun, Hatay’da ise Lütfü Savaş’ın da yeniden aday gösterilecekleri Ankara kulislerinde ifade ediliyor.. 

Ancak, bana göre Ankara’da Mansur Yavaş’ın adaylığı hala kesin değil.. 

Zira, Mansur Yavaş’ın CHP ile İyi Parti’nin ortak adayı olarak gösterilmez ise aday olmayacağını yakın çevresine söylediği biliniyor.. 

CHP, İyi Parti ile ittifaka sıcak bakmasına karşın, Meral Akşener ve İyi Parti’nin ne yapacağı kestirilemiyor.. 

İyi Parti’nin “Üçüncü Yol” adı altında yeni bir yol haritasını hayata geçirmek ve yerel seçimlere kendi adayları ile girmek istedikleri biliniyor.. 

Ancak, ilerleyen zamanda ittifak olması da göz ardı edilmemeli.. 

Seçim sonuçları, İyi Parti’yi tek başına, kendi adayları ile seçime gitme konusunda zorlayacaktır.. 

 

İyi Parti ilçeleri kabul eder mi? 

 

CHP’nin İyi Parti ile olası ittifak görüşmelerinde yol haritasını belirlediği belirtiliyor.. 

CHP’nin masaya bazı ilçe belediye başkan adaylıklarının İyi Parti’ye bırakılması teklifiyle oturacağı ifade ediliyor.. 

Altılı masadaki diğer partilere ittifak kapısının şimdiden kapatan CHP, İyi Parti’ye Ekim ayında yapılması beklenen Kurultay’dan sonra ittifak kapsamında İstanbul, İzmir ve Trakya’da birer ilçe bırakmayı teklifiyle masaya oturacak.. 

Hepsi kağıt üzerinde güzel de, büyükşehir belediyesine sahip olma hayalleri kuran İyi Parti, 3 – 4 ilçe adaylığına fit olur mu, böyle bir teklifi kabul eder mi? 

Etmeyeceğinin şimdiden söyleyelim, tarihe bir notu erkenden düşelim.. 

Böyle bir teklif karşısında, İyi Parti’nin Ankara’da Çankaya, İzmir’de Karşıyaka, İstanbul’da Kadıköy, Adana’da Çukurova talebini içeren karşı teklif sunacağından da kimsenin kuşkusu olması.. 

İyi Parti’nin teklifi üstelik bu ilçelerle sınırlı kalmayacak. Adana, Mersin, Antalya ve Manisa Büyükşehir belediye başkan adaylıklarının da isteyecek.. 

İşte bu aşamada iki parti arasındaki ipler kopacak, herkes kendi yoluna denecek.. 

 

CHP’liler un fiyatlarında ve pahalalıktan hep muztaripmiş 

 

CHP’li milletvekillerinin basın açıklamalarının çoğu fiyatlardaki artışlar, piyasadaki fiyatların pahalılığı.. 

Buğday ve un fiyatları, mısır fiyatları gibi konulardan oluşuyor.. 

Buğday ya da mısır gibi tarım ürünlerinin tarladan alış fiyatları ile pazar ve marketlerdeki fiyatları arasında uçurumu ele alıp, siyasal iktidara önlem almamakla suçluyorlar.. 

Bu tür açıklamaları, muhalefet partisi olmanın gereği diye düşünüyordum.. 

Meğer öyle değilmiş.. 

CHP’li vekiller, tek parti iktidarı yani CHP iktidarında da benzer konulardan mustariplermiş.. 

Hükümeti önlem almamakla suçluyorlarmış.. 

İşte bir kanıtı.. 

27 Mayıs 1944 tarihli “Türksözü” gazetesi.. 

Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki bütçe görüşmelerinde söz alan CHP Manisa milletvekili Hikmet Bayur, hükümetin uyguladığı ekonomi politika yüzünden yüzde 500 oranında pahalılık oluştuğunu ifade ederek bu durumu “muazzam pahalılık” olarak tanımlıyor.. 

Türkiye’de pahalılığın yüzde 500 olduğu yılda, İkinci Dünya savaşının taraflarında pahalılığın yüzde 20-25’i geçmediğini vurguluyor, Türkiye’deki karaborsadan yakınıyor. 

1944 yılında Türkiye’de sadece ekmek fiyatının ucuz olduğu, diğer ürünleri halkın karaborsadan temin edilebildiğinin ifade ediyor ve “Hükümetin başarısızlığı yüzünden ihtikar (vurgunculuk) alıp yürümüştür” diyor.. 

Hikmet Bayur, 1944’de buğdayın köylüden 25 kuruşa alındığını belirterek vurguncuya kaça satıldığını sorguluyor.. İstanbul başta olmak üzere büyük şehirlerde (belki de Adana’da da) 180 kuruşa un satıldığı ve bundan kazananın üretici değil vurguncular olduğunu dile getiriyor.. Buğday üreticilerinin zararda olduğunu ve fakirleştiğini vurguluyor.. 

Hikmet Bayur’a göre, 1944’de CHP’nin tek parti yönetiminde memurların da durumu fena ötesi.. Bayur’a göre ağır bir sıkıntı içindeki memur evinde yağlı yemeği bile güç yiyebilmektedir.. 

Bayur’a göre 1944’ün önemli olaylarından biri de “Atatürk istismarıdır. 1944’de Atatürk aleyhine propagandalar hızlanmış ve hükümet bu duruma sessiz kalmıştır. Atatürk öldükten sonra aleyhine kitap yazan bir kişiye hiçbir şey yapılmamasından şikayet eden Bayur’un şu sözleri de dikkat çekici: 

“Bugün Atatürk’ün adı kullanılarak bir çok karışıklıklar çıkarılıyor. Atatürk zamanında kovulan bir adam Atatürk öldükten sonra yerine getirilmiştir. Bunlar Atatürk’ün adının kullanarak gençliği coşturmaya çalışıyor. Bu bizim beceriksizliğimiz değil midir? Bugün Atatürk’ün adının kullanarak ırk işini içeride, dışarıda propaganda vasıtası olarak kullanıyorlar. 

Dolayısıyla hükümetten ve partiden soruyorum; Bu propagandalar yıllardan beri devam ediyordu. Bizim aklımız neredeydi, Niçin bu dereceye kadar gelmesine müsaade ettik? Bizim onların propagandasını karşılamağa kifayetimiz yok mudur?” 

Nasıl, Hikmet Bayur’un 1944’de mensubu olduğu CHP iktidarına yönelttiği eleştiriler çok tanıdık değl mi? 

Şahsen ben, Hikmet Bayur’un 1944 bütçe görüşmelerinde Meclis kürsüsünden yaptığı eleştirileri okuyunca aklıma CHP Adana milletvekilleri Ayhan Barut, Müzeyyen Şevkin, Orhan Sümer, Burhanettin Bulut ile Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in buğday ve pahalılıkla ilgili basın bültenleri; Atatürk ile ilgili sözleri Özgür Özel’in CHP yönetiminin sıkışınca Atatürk’e sığındığı eleştirisini getirdi.. 

Ne dersiniz, 1944’den bu yana muhalefet yöntemi hiç değişmemiş değil mi?… 

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP