0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

2010 yılının son günlerinde Başbakan’ın verdiği ‘yeni yıl’ müjdeleri arasında önemli bir yeri de öğrenci bursları ile kredilerine getirilen yüzde yirmilik artış alıyordu…

Öğrenciler ikiyiz lira yerine ikiyüzkırk lira alacaklardı.

Öğrencilerin sevinecekleri artış kırk liraydı!

Daha birkaç önce okul önlerinde biber gazıyla, o tekmelerle, o yetmedi tehditlerle karşı karşıya gelen öğrencilere ‘kırk liralık’ bir sulu dilim!

Bu gençlerden ne bekliyoruz biz?

Bilim, sanat, politika…

Nasıl?

İşte böyle, kırk liralık bir artış karşısında sus-pus olacak bir gençlikle…

Ağrılarım artıyor bunları düşündükçe.

Ağrılarım…

Ama ha, öğrencilerin kaldırılması için eylem yaptığı, yumurta attığı, kapı kırdığı, cop yediği, azarlandığı sorunların hiç birinin müjdesini değil de, yalnız ‘yaptık’ denilecek işlerinizin müjdesini veriniz!

Hoş geldi, kırk liralık artışlı yeni yıl!

* * *

Yeni CHP’nin 15. olağanüstü kurultayında gündeme gelen kırkbir maddelik ‘söz’ün içerisinde üniversite öğrencileri ile ilgili maddeler aslında ‘yıllardır’ beklenen-istenen değişikliklerdir; ama eksik!

Üniversite öncesi eğitimi de dışarıda bırakmamak gerek…

Eğitim politikasının önceliğini…

Ülke gençliğinin ekonomik, sosyal, kültürel gereksinmelerini karşılamaya yönelik olması zorunlu olduğunca, her yurttaşın temel eğitiminin de güvencesi olabilmeli.

Günümüzde gözlemlenen sosyal ayrılmaya, tarikat etkileşimine karşı; emekçi aileleri ile gelir düzeyi düşük ailelere yönelik geniş çapta önlemlerin de altı çizilmeliydi.

Üniversite öğrencilerinin içerisinde bulunduğu sorunlar ‘bu’ kalıpların da dışına çıkabilmeliydi.

Hiç unutmam…

Bir yakınım için Niğde’ ye gitmiştim.

Okula kayıt yaptıracaktık. Daha okul kapısından girdiğimiz anda birkaç tane ayrı grubun yolumuzu kesmesine tanık olduk.

Pansiyon, yurt, ev…

Yüzlerinden bir tarikat yanlısı oldukları açıkça belli oluyordu.

Uzaklaştık oradan. Niğdeli bir dostumuzun olması bize güç vermişti…

O gelen gruplara yakın dursaydık ne mi olurdu?

Bugünkü hükümetin dayanağını bir düşünün…

* * *

Yeni CHP’nin üniversitelerle ilgili ‘sözleri’ şunlar:

*YÖK kaldırılacak.

*Üniversiteler özerk olacak.

*Üniversitelerin yönetiminde gençlere söz hakkı verilecek.

*Harçlar kaldırılacak.

*Üniversitede yurt sorunu çözülecek.

12 Eylül ile üniversitelerin yaşamına giren, üniversite öğrencilerini bilimsel düşünmek yerine biat kültürünün içine çeken YÖK, geçen otuz yıllık süreçte öğretim üyelerinin de başkalaşımına neden olmuştur.

Üniversite sayısını artırmayı ereklerken, niteliği hep geride bırakan anlayış korunmuştur.

YÖK’ün kaldırılmasını düşünen Yeni CHP’nin, böylece üniversitenin özerkleşeceğini benimsemesi de düşündürücü. Ayrıca ‘özerklik’ kavramının öğrenciyle bütünleşmesinin yolları ‘nelerdir, ya da hangi yollar denenecektir’ biçimindeki bir soru bugünden yanıt bulabilmelidir…

Öğrencilerin, okul yönetiminde ‘söz sahibi’ olması olumlu bir gelişme olacağı kanısındayım.

Bugün için okula girdirilmeyen öğrencilerin durumunu düşündüğümüzde, öğrencinin ‘yönetimde’ olmasının büyük önemi olacağı açık…

Harçlar, yurt sorun… Bugün konuşma salonlarında politikacılara yapılan protestoların ‘asıl’ nedenlerinden. Bir yandan ‘konuşan üniversiteli’, bir yandan ‘özgür gençlik’ kavramını atıp fırsat bulunduğunda kafalarına çöken bir ‘sistemin’ yerine, üniversiteliyi ‘anlayan’ bir sistem…

Harçları kaldırmak ne denli olasıdır?

Tarikatların elinde bulunan ‘öğrenci barındırma’ gerçeğinin çözümü olanaklı mıdır?

Yeni CHP, bu sorulara vereceği yanıtlara hazırlıklı olmalı…

Sürecek