Selma Erdal

Selma Erdal

29 Şubat 2024 Perşembe

Sözler üşüşmüş yazıya

0

BEĞENDİM

ABONE OL

Hep oku dediler bana…
Oku; Bir Çift Öküz…
Oku; Tırpan…
Oku; Kaçakçı Şahan…
Nasıl Yapmalı?… Lenin’den…
Bu Dünyadan Nazım Geçti; çıkmış Va’nü elinden ki kendisi Vala Nureddin olur…
Ve sanki ben;
Çamur, balçık bir ırgat Güneydoğulu…
Bir amele sanki kan, ter içinde…
Oysa ben;
İpekler içinde, bir ipekböceği…
Can erik ve şeftali baharlarıyla mutlu…
Yanık Balkan ezgileriyle;
Göçmenliğin yükünü vurmuş sırtına
Ardında yurdu, yuvası, ocağı
Olimpos’un gölgesindeki kent; sığındığı bucağı
Yeniden yeşermiş, yaşarmış, eh birazcık da başarmış
Bir ailenin çocuğu…
Yok bizde öyle;
Her zorluğa kılıf “boynu bükük mahsunluk”
Yoksun ve yoksul Anadolu çocuğu kimliğine sığınmaca…
Tüm zorluklara karşın inadına direnmece…
Ve sözlerim; düşündümse, düşündüğümü söylerim
Yok öyle birbirimize gücenmece…
Oku, oku nereye kadar ?…
Yeter artık; bu kalem yazar…
Sürekli yakınanlardan da bu yürek bezer…
Kendine güvensizi; herkes sezer ve ezer…
Kıpırdansın artık bu halk; çoktandır oldu uyur-gezer
Kıpırdansın, kıpırdansın diye söylendi bu sözler…

Sen kimsin ya da benim kim olduğumu biliyor musun soruları; özgüvenden yoksun, kerameti kendinden menkul ülke insanının ortak soru(n)ları…
Batı; kuralları katı, bizden en az 50 yıl öndeler…Bizimkiler de çok çalışmaktalar; egolarını ve cüzdanlarını şişirmekten yorgun düştüler…
Kadınlar evlenmek ister,erkekler evli kalmak ister.Özgür kadınsa;”good girls go to heaven,bed girls go everywhere” der.Bu bilmeceyi acaba kim çözer?…
Örgücü Derya,şarkıcı Seda,çöpçatan Esra,bugün ne giysemci İvana ve onların peşinde gezdikçe kadınlar;akılları kırdı kirişi,kalmadı entellektüel tek bir dişi…
Erkek; kadını alana kadar ona PERİ KIZI der, aldıktan sonra da CADI ..İşte bundan dolayı; Cinderella; evlendikten sonra olmuş Dırdırella…
Kemal Tahir; GANSTERLER KRALİÇESİ’nde “eller havaya dedi” diye yazar.Neredeyse son on yıldır; “eller havaya” denildiğindeyse oynuyor kadınlar, kızlar…
Manhattan; USA’da, anlamı şapkalı adamlar… Ve Tarlabaşı, İstanbul’da; yakında olacak 5.Cadde gibi ve değil mi ki “küçük USA’yız” ve belki de yakında İSA’nın peşinden gideceğiz, bu nedenle bizimkine de denmeli TAKKELİ ADAMLAR…
PARANIN NE ÖNEMİ VAR, MÜHİM OLAN İNSANLIK dese de ezgiler,diyor ki sezgiler;bu dünya, paran kadar konuş dünyası,özellikle hukukda, siyasette, ziyafette ve dahi kıyafette…
UYUYAN GÜZEL MASALI; insanları dondurup, yüzlerce yıl sonra uyandırma düşüncesine ışık tutmuş olabilir mi?…
Yeni nesil “why” diye sorguladığı için;kısaca Y KUŞAĞI… Hoop kardeş;o kadar yeniysen,karıştırma bizim eski defterleri, yeni bir şeyler söyle…
SPA bazı gevezelerin sandığı gibi Eşeğin yavrusu değil; Latince açılımıyla; Salus Per Aquam…Türkçe çevirisiyle; su ile gelen iyilik…
Dünyada ilk kültür varlıklarını koruma yasası Victor Hügo tarafından yazılmış; AKLIN ÜRÜNLERİNİ KORUMA KANUNU diye…Ama o günlerde sormayı akıl edememiş Victor; sanal ortamda yazdıklarımızı/yaydıklarımızı birileri aşırınca ne yapabileceğiz diye…
EPPUR SI MUOVE!… (Ama yine de dönüyor)İmza: Galileo…Ülkemiz gerçeğine uyarlarsak: Baskı nereye kadar susturur özgür benlikleri ?…Acaba hiç düşünüyor mu bunları birileri ?…
Kardeşe, kardeş demezsen; dışarıdan gelene efendi dersin. “Sırp Atasözü”…Eski Yugoslavya’da yaşadılar ve bedelini çok ağır ödediler; Sırplar’dan iyi mi bileceksin ülkeyi birilerine üleştirmeye çabalayan kimse?…
Salom,Selam,Hi,Hello, Bonzai; hepsinin anlamı MERHABA…Oysa BONZAI; yaşamları yutan demekmiş, eğer selam verirsen ona, zor çıkarsın sabaha…
Anatolia(Rumca’dan); GÜNEŞ Doğu’dan doğuyor demekmiş…Bizimkiler demiş ANADOLU…Her yeri ana-dolu; ama nedense hep babaların dediği olu…
Değer yargılarına göre; bazen(sosyalist,devletçi,Osmanlıcı, Cumhuriyetçi) bir Attila İlhan gelip, geçti bu Dünya’dan.Var mı onu anımsayan ya da gerçekten anlayan?…
HEZARFEN; bilimin pek çok dalında bilgi edinmiş olan kişiymiş; matematik, astroloji, Fen gibi…Var mı bildiğiniz Yeni Osmanlıda öyle biri?…
KAMPÜS dediğin KÜLLİYE değil; YERLEŞKE…CÜBBE dediğin; AKADEMİK BİNİŞ…Bunca yıldır öğrenememiş bu kavramları Arap aşıkı binlerce İbiş…
Giysilerinizin üzerinde ECOLABEL (Ekolojik etiket) var mı?…Bugün ne giysem diyeceğinize; bugün ne giydim, üzerimde ne var diye kaygılanın…
Beyinsel sıkıntılar olunca NÖROLOGlara gidilirken; ileri demokratik yapımızla birlikte NUROLOGlara gidenler çoğaldı; hayırlara vesile olsun…
Şu ülkenin halkı yarı aç, yarı tok gezer ama Türkiye 90’lardan beri yaklaşık 22 ülkeyi besler…Çelişkinin tanımı bu olsa gerek…
90’larda Çiller de TURBAN yolsuzluğunu örtmüştü TÜRBAN’la…Şimdiki bebeler bilmez ama İstanbul Bankası’nı UÇURAN da eşi Özer’di…
Gün gelecek bu günlerin de faturası çıkacak birilerine…Bedelini ödemek için birikimlerini yaptıklarına ilişkin duyumlar alıyor musunuz?…