0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Oktay EROL

Sokağa çıktığınızda karşınıza çıkan ilk kişiye, markette alış-veriş yaparken fiyatları görünce dalıp giden tüketiciye, kuyrukta saatlerce bekleyene “dönüp” de sorma gereği duydunuz mu? Öyle sayıları bir elin parmağını geçmeyen, yaşadığı çıkmazı “övünç” gibi anlatanlardan söz etmiyorum! Onlar her dönem öyleydi, büyükleri de aynıydı, şimdi çocuklarının da aynı yolda yürüdüğü, bir ulusun var olma koşullarından en önemlisi olan “omurga” konusunu önemsemeyenlerden söz etmiyorum…

Soru şu: iyi yaşıyor musun? Doğmuş, gelişmiş, yaşamını sürdürmek için “nelere” gereksindiğini bilen, yaşamına kaygı yükleyenleri sorgulayanların vereceği yanıt çok önemli! Kimin nerede/ ne işte çalıştığını, kime oy verdiğini, kimi sevdiğini, kimden uzak durduğu konum değil; kendisine “iyi yaşa” diye “hakkın” denilip verilen, verenlerin şatafat hırsıyla “boğulanların sesini” diyorum! Duydunuz mu?

***

Duymayanın, bilmeyenin olduğunu sanmıyorum! Böylesine kötü bir yönetim sürdüren “iktidarın” karşısında, “muhalefetin” şaşkınlıktan hıçkırığa tutulmuş, ne dediği anlaşılmayan tutumu bağışlanır gibi değil! Kanımca, böyle bir yapıdaki “muhalefete”, dünyanın hiçbir yerinde/ hiçbir “iktidar” Akp kadar şanslı olmamıştır!

Toplumun hangi katmanını düşünseniz, kimin gözünün içine baksanız kaygı enflasyonunun sürüklediği yaşamında “onulmaz yaralı” izler göreceksiniz! “Muhalefetin” işi ne, iki seçim arası gösterdikleri hangi başarılar adına onlarca emekçinin alacağı maaşı alıyorlar? “İktidarın” hangi yasal olmayan, yurttaşın haklarını çiğneyen, yaşama hakkına saldıran kararının karşısında “vekil” olduğunu anımsıyorlar?

***

Şu, “değişim” sözü verilerek kazanılan kurultay sonrası, daha aradan “unutulacak” denli zaman geçmeden, “geçmişten farksız” uygulamaların tutsağı yaptınız partiyi de, partiliyi de, parti içerisinde beklenen “demokratik” anlayışı da!

Yerel seçime ilişkin “ne” düşündüğünüzü, “ne” beklendiğinizi çözebilmiş değilim doğrusu! “İktidara” yakın medya, Genel Başkan Özgür Özel ile İbb Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun arasında yaşandığı ileri sürülen “çirkin” anlaşmazlığı anlatıyor! Neler olmuş neler öyle? Daha kurultay kazanılmadan “belediye başkan adaylığı” dağıtılmış bazı isimlere! Sözleri eğilim ya da ön seçim değil miydi, yanlış mı anlamıştık, yoksa aynanın görünmeyen yanında başka hesaplar mı yapılmış? Yazık ama!

***

Sorsanız sokağa çıktıklarını, yurttaşın yaşadığı zorlukları bildiklerini, çözüm üretmek için gecelerini/ gündüzlerine katacaklarını söylüyorlar! Yurttaşa önceden de/ şimdi de “inandırıcı” gelmediğinizi bildiğiniz için, sözde “güçlü aday” profili arıyorsunuz! Kimin güçlü, ya da kim kazanır sorusunun akla gelmesi bile yaşanan sıkıntılar karşısında düşünülmemesi gerekmez miydi?

Bugün “tamam” denilse, bir hafta içerisinde “aday adaylarının” kendilerini hazırlayacağını bildiğinize inanıyorum! Yapılacak olan “eğilim yoklamasıyla” adayın belirlenmesini sağlayarak ülkeye de çok şey kazandıracağınızı bilmeyecek denli “toplum psikolojisini” anladığınızı sanıyorum! Bakın, genel başkan ile İbb başkanı “kırgınlığı” bunu yapmadığınız için! Daha Adana’yı göreceğiz, ilerleyen günlerde! Tepeden “adayları” indirdiğinizde, bir “tıpış tıpışı” eksik olacak! Sonra da “her şey güzel olacak” diye nakarat tutulmasını isteyeceksiniz! Yurttaşa, “sandığa gitmeme” hakkı olduğunu anımsatmayın! 060123