0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Oktay EROL

Sabah mahalle sütçüsü ile söyleşirken, her zamankinden geç gelişinden dolayı gerekçesini anlattı; her geçen gün süt bulmakta zorlandığını, sağımlık hayvanların azaldığını, öncesine göre de daha çok zaman harcamak zorunda kaldığını, onun için de istemeden edere zam yaptığını…

Sırada bekleyenler her geçen gün azalıyordu, elde kalan sütü yoğurt ya da peynire dönüştürmek için atölyesine götürüyordu, bu kez yoğurda/ peynire alıcı arıyordu…

Sütçüyü dinlerken hak vermemek, bekleyenlerin azalmasının yanı sıra/ alınan “miktarın” azalmasına tanık olmak, üstelik her tür tarıma/ hayvancılığa elverişli alanlar varken otlak alanların kıyıma uğramasına baka kalmak…

Tüm bunlar bize özgü birer olgu olmak zorunda mı?

***

Uzun süredir konuşuluyor/ tartışılıyordu! Besi emekçilerinin hayvanlarını “beslemekte” zorluklar yaşadıkları, yem/ saman almakta güçlüklerle karşılaştıkları, otlak alanlarda hayvan beslemenin her geçen gün karabasana dönüştüğü anlatılıyordu! Üstelik, sorunların bu biçimde sürmesi durumunda sağımlık süt hayvanlarının kesime gideceği, ilerleyen süreçte de süt üreten hayvanların azalacağı, süt azaldıkça da hem sütün hem de süt ürünlerinin ederlerine ulaşmanın çok/ zor olacağı anlatılıyordu!

***

CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, yaptığı açıklamasında şunları söylüyor:

“Bir yıl önce kilosu 5 lira olan yoğurt 25 liraya çıkmış, bir yıl önce kilosu 60 lira olan tereyağı 197 liraya çıkmış, bir yıl önce kilosu 20-30 lira aralığında olan peynirin bugün en düşük fiyatı 100 lira. Raftaki sütün fiyatı 30 liraya çıkmış ama çiğ süt üreticisi yılbaşında litresini 4 lira 70 kuruştan verdiği sütü şu anda 8,5 liradan satmaya çalışıyor.”

Bu şaka değil, yalan değil; mahalle sütçüsü ile söyleşirken, geçen yıl beş kiloluk sütü onbeş liradan veririp bugün ellibeş liraya yükselmesini anımsattı sırada bekleyen bir kadın… Haklıydı da!

***

Bu ülkede binlerce Veteriner Hekim işsiz, aldıkları eğitimin dışında da olsa çalışmak istiyorlar!  Geçtiğimiz günlerde, bakan “müjde” gibi yüzyedi Veteriner Hekim alınacağını duyurdu!

Bu yurdun toprağını işleyen, hayvanını yetiştiren, suyunu kullanan insanlar bunu gerçekten “neden” hak ediyor gibi gösteriliyor acaba?

Daha önce köylüsü, çiftçisi, besicisi ne yapıyordu da insanlar et, süt, süt ürünleri alırken zorlanmıyordu da başarılı oluyordu?

Nasıl bir gelişmişlik bizimki böyle; veteriner iş bulamaz, besiciler hayvan yetiştiremez, yurttaş süt tüketemez!

Mahalle sütçümüz, zorlandığını söyledi yine! Birçokları beş kiloluk bidonları yarıya düşürmüştü istemeyerek, sütçü “eskiden yoğurt, peynir soranlar da olurdu, şimdi sormuyorlar” dedi.

İnsanların soracak yerler kerpetenle sıkıştırılmış sanki; ama değil, bastırtılmış istekler bunlar, anlayım artık!

241222