Hörgüçler bitmiyor ki…

Hörgüçler bitmiyor ki…

ABONE OL
31 Ağustos 2022 17:07
Hörgüçler bitmiyor ki…
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Oktay EROL

İnsanları gereksiz yere yormayı, yaptıklarını/ yapacaklarını burnundan getirmeyi, sevinçlerini kursaklarında bırakmayı, sızlatmayı, yüz üstü koymayı, ilenç dolu sözler söyletmeyi ne çok sever olduk böyle!

Bitmiyor ki!

Bugün örneğin “emeklilerin” özendirme (=promosyon) nedeniyle sürüklendikleri belirsiz/ umarsız çukurları yazacağım da; bu burada bitmeyecek, hemen ardından öğrencilerle velilerinin yaşadıkları gelecek, emekçinin içinde bulunduğu çıkmaz gelecek, yerinde/ eşitlikçi olmayan yargı sisteminin içindeki açmaz gelecek, bitmeyen zamlar gelecek, çalınan dar gelirlinin ekmeği gelecek, işini bilip kendini “gemiye” atan gelecek…

Bitmeyecek!

***

Bankalar, Merkez Bankası’nın bilimle örtüşmeyen faiz güncellemesi nedeniyle döneminin altın çağını yaşarken, toplumun fiyat artış dengesizliğinden en çok etkilenen “emeklilere” aylıklarını kendilerinden alma güvencesine karşılık özendirme (=promosyon) verme girişimi, “coşku” yerine “işkenceye” dönüşmesi engellenemedi!

Gereksiz yorma, gereksiz koşuşturma, gereksiz banka önlerinde bekletme, gereksiz yoğunluk oluşturma…

Kendini dünyaya kapatmış, ülkedeki gelişmeleri izlemekten/ öğrenmekten uzak kalmayı yeğleyen, toplumun hörgüçlerine dayanacak gücü kalmayan, bankanın yolunu tutup/ sırada beklemeyen için özendirme (=promosyon) yok!

Özendirme (=promosyon) “emekli” için haksa, bankada gün harcamadan, kredi gecikmelerinde “anında” gerçekleşen faiz ya da gecikme bedeli gibi aylığına eklenmesi “zor” bir olgu mu?

Sözüm ona, emekli sırada beklemeden, saçma/ sapan sorular ya da yanıtlar duymadan, yerine gelmeyen sözleri dinlemeden, kimi görevlilerin kaprislerini yaşamadan olmuyor sanki…

Adana’da yaz sıcağında belki yüzde üçlük/ beşlik bir sayının iklimleme serinliğinden yararlanmak için orada olduğu düşünülebilir, ancak diğer kalanı üstüne bici bici yedirsen de orada olmak istemeyen emekliler!

Peki, bunca yaşananlardan sonra ne oluyor, biliyor musunuz;   ilenç dolu sözler…!

***

Geçtiğimiz yıllarda yaşadığım bir “anlaşmazlık” nedeniyle bir başka bankaya gitmiştim, ardından da çok kez yeniden gelmem konusunda, istenen olanak sağlanacağı yönünde “çağrı” almış/ geri dönmemiştim…

İşte “o bankayı”, çok yakından tanıdığım/ bildiğim biri anlattı. Yaşadıkları öylesine ağrına gitmiş ki, CİMER’e yazma gereği duyduğunu söyledi!

Şöyle anlatıyor:

“79 yaşındaki annem, bu bankanın müşterisi.  Promosyon konusu gündeme gelince 5 Ağustos tarihinde annemi bankaya götürüp, saatlerce bekleyip güncellemesini yaptırdım.

Bizimle ilgilenen görevliye sorduğumuzda, promosyonun bir hafta içerisinde hesaba yatırılacağını söylemesine karşın, bir hafta sonra geldiğimizde yatmadığını görünce aynı görevliden sordum!

Görevli, yüksek sesle, azarlarcasına “ben öyle bir şey söylemedim, aylığınızla birlikte alacağınızı söyledim” diyerek, bir de bankadan kovmak istercesine bir tutum sergiledi.

Benim amacım, anneme verilen sözün gerçekleşmemesi. Benden arayıp soruyor, bankanın anlattıkların söylüyorum, benim elimde bir şey var da yapmıyorum gibi sanki.

Neyse, aylık gününü de bekledik! Hesapta yalnız aylık vardı, promosyon yine yoktu! Aradan tam 21 geçmiş! Durumu aynı görevliye sorduğumda “bizlik bir durum yok, SSK’dan onay bekliyoruz” dedi!

Bu 21 gün içinde 79 yaşındaki annemi üç kez bankaya getirdim! Baştan bu yana söylenmeyen gerekçe neden 21. gün söyleniyor, annemin borcu/ takıntısı yok! SSK ile ne sorun olabilir?

Bu bankayla aynı sorunu yaşayanın yalnız ben olmadığımı, başkalarının da yaşadığını, ancak diğer banlardan böyle bir sızlanma geldiğini duymamam konuyu CİMER’e bildirmeme neden oldu!”

***

Yurttaşlar; dişlerini tırnaklarına takarak çalışmasına, ülkenin kazanımlarına katkı yapmak için gecelerini gündüz saymalarına karşın geçim zorluğu, dünün olanaklarına ulaşamama acısı yaşarken…

“Para” satarak, ya da yasal “tefecilik” yaparak altı aylık sürede kazançlarını katlayan, bu yurdun “emeklisine” verileceği duyurulan özendirme (=promosyon) için en katı yolları deneten bankalar var görülüyor ki…

İnsanların sevinçlerini kursaklarında bırakmayı o denli çok mu seviyorsunuz; söyleyin bilelim!

Deve sırtında gidiyoruz sanki; hörgüçler bitmiyor ki…

270822

 

 

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP