0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Oktay EROL

Bazen “kafayı mı buldum” diye düşünmeyen var mı bilmiyorum, “iktidarın” söylemleri karşında…

Bu yurt için savaş alanında yaşamını yitiren kimsesi yokmuş, bu topraklarda kanlar dökülmemiş, çarıklı ayaklarla dağlar/ tepeler aşılmamış, geceler uykusuz kalınmamı gibi…

Bu ülkeye, komşu olmaktan başka hiçbir “özelliği” olmayan sığınmacılar için söylenen sözler karşısında “nasıl” demek zorunda kalıyorum!

Sıkılacak, umursayacak yerleri olmamalı ki, “sanayimiz, tarımımız yerle bir olurdu olmasalardı” diyenler olduğunda, ağrı/ sızı duymadan da savundular ekran köşelerinin “her şeyi” bilenleri…

“Şaka” mı, biraz sonra kahkaha mı atacaklar diye bekliyorum bir de gözlerimi açarak…

Öyle olmuyor, daha kalınlaştırıyorlar seslerini, daha da bu yurdun insanlarının “doyumsuzluğunu” yok sayarak sarılıyorlar “sığınmacıdan” örülü halatlarına…

“Irkçılık yapmayın” diye işin içinden çıkıyorlar!

***

“Irkçı” bir tutum değil aslında bu çıkışlar; olmadığını da bal gibi biliyorlar…

Bu yurdun, birbiriyle yazgı birliği olmuş inşalarının etnik yapısını sorgulayamam!

Ayrıca bu yurdun tüm zorluklarında uğraş vermeyi savsaklamamış herkesindir burası…

Ülkelerinden; bombalar atılıyor, yaşam alanları kurşunlanıyor, kentleri yakılıyor diye gelen çocuklara, yaşlılara, kadınlara kucak açmak kadar, yurtları için savaşacak olanların aramızda ellerini/ kollarını sallayarak gezmeleri bu yurdun insanına “ağır” geliyor, o kadar!

Ülkelerine vardıklarında “askere alınacaklarından” dolayı, aramıza karışmış olanları düşünsenize…

Bunun adı “ırkçılık” olmadığı açık, sizlerin yaptığıysa bu yurdun insanına en büyük yanlış!

***

Bir AKP’li milletvekili daha, Bahar Ayvazoğlu…

Trabzon’daki Arapça tabelalar ile Arap turist sayısına tepki gösteren yurttaşlara kızmış!

“Bana daha çok rakip ülkelerin turizm ajanları gibi geliyor. Yılların emeği ile çıkmış tabloyu bir avuç ırkçıya vatan hainine yedirmeyiz. Hadlerini bilsinler. O rahatsız olanların misafirlerimizi hedefe koyanların bu şehre yardımları var mı? Turizmde etnisite olur mu? Milliyeti olur mu? Efendim Arapça tabelalar varmış. Eee? Esnafımız nasıl anlaşıp satacak malları. Bodrum’da Antalya’da ağırlık müşteri kitlesi Almanca ne biliyim yahut İngilizce tabelalar üzerinde de rahatsız oluyor musunuz beyler. Bu hedef alınması karşılıksız kalmayacak. Herkes ayağını da denk alsın” demiş, sosyal medya üzerinden yaptığı videolu paylaşımında…

Turizmin “vatanı” olmaz; tamam, isteyen/ istediği yere/ gücü elverdiğince gider, bunda sorun yok!

Ancak “bu olguyu” soran yurttaşları “vatan hayını, ırkçı” olarak damgalamak, bir de “ayağınızı denk alın” demek baş döndürecek bir olgudur!

***

Aslında AKP’li Ayvazoğlu, yalnız burada böyle değil, geçmişinde de “içi” kabarık, fırsat kollayan, işini bilen, sözleri tartışma oluşturan bir isim.

Bugün “sığınmacıları” nasıl savunuyorsa, AKP’nin “birlikte yürüdük biz bu yollarda” şarkısının dillerine pelesenk olduğu günlerde Fettullah’ı yere/ göğe sığdıramayan paylaşımda bulunmuş!

“Gerçi Hocaefendinin sözleri yanında ayetlerin lafı bile olmaz ama bilin istedim” paylaşımında bulunarak, hocaefendisinin sözlerinin “Kur-an tümcelerinden” daha önemli olduğunu vurgulamış!

Bugün sorsanız, “hoca hayın” demekten başka sözü olmayacak! Bir de “Fettullah bu ülkenin başına bela olacak” diyenlere “hoca efendi için böyle konuşamazsın” diyerek üstlerine yürüdükleri günleri unutarak…

***

Bu yurdun insanlarına, bu yurdun topraklarına, bu yurdun kazanımlarına sırt çevirmek olarak tanımlarım, “hayın kim” diye sorsalar!

Bu yurdun insanlarının açlığını/ yoksulluğunu görmeyip, yurdun en güzel yörelerinde sığınmacıların magandalık yapmasına haklı gerekçe gösteren kim varsa bundan ayırmam!

Her yerin Adana’dan ayrı olduğunu düşünmüyorum; on yılı aşkın süredir, bu yurdun insanlarının açlık sınırı altında asgari ücret almasının nedeni olduklarını unutmamalılar!

Buna karşın, kendilerini anlatmak için çevirmen arayışında olmaları ayıp değil mi?

Dünyanın neresine giderseniz/ gidin, vardığınız yerin dilinden bir şeyler öğrenmek zorundasınız, asıl “ırkçılıksa” bu ülkede yaşayıp da Türkçe öğrenmemekte direnmektir; bilin!

260722