0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

6 Eylül Balıkesir…7 Eylül Aydın…9 Eylül İzmir… Düşman işgalinden kurtarılmış sıra, sıra… Ve 11 Eylül’de de doğduğum kent Bursa…

Bu günleri her gün yazsak, konuşsak, yinelesek; yeniden kazısak; Türklük bilinci ve Tarih bilgisi silinen beyinlere, son 30 yılda yapılan tahribatı, bozulmayı onarabilir miyiz, düzeltebilir miyiz acaba?

Bugün 11 Eylül 2021… Bursa’nın Yunan işgalinden kurtulduğu gün… Yunan’ın Mudanya’dan denize döküldüğü gün…

Birinci Dünya Savaşı sonrasında Türkiye, İtilaf Devletleri tarafından işgal edilmişti. Yunanlılar önce İzmir ve çevresini işgal ettiler; ardından, 2 Temmuz 1920 tarihinde Mustafakemalpaşa ve Karacabey’i ele geçirdiler. 6 Temmuz’da ise Gemlik, İngilizler tarafından işgal edildi.

Osmanlı Devleti’nin ilk başkenti Bursa; en büyük acıyı Yunan işgali ile yaşadı. 8 Temmuz 1920 tarihinde Yunanlar Bursa´yı işgal ettiklerinde Bursa’yı korumakla görevli askerler silah ve cephane yetersizliğinden fazla direnememişti. Bursa’nın işgali, yalnızca Bursa’da değil, tüm ülkede büyük üzüntü yarattı. Ankara’daki TBMM kürsüsü üzerine, Bursa’nın düşman işgalinden kurtuluncaya kadar kalmak üzere siyah bir örtü örtüldü.

O dönemde Bursa’da yaşayanların neredeyse üçte biri gayrimüslim olduğu için bazı Bursalılar çaresizlikten silahını alıp dağlara çıkmıştı. Kentte kalanlar da, Kuvvay-i Milliye için istihbarat çalışmaları yapıyorlardı. Yunanların, Osman Gazi Türbesi’ne hakarette bulunmaları, manevi değerlerimize saldırmaları Bursalıların işgalcilere karşı daha da kinlenmesine neden oldu.

Bursa 2 yıl, 2 ay 2 günlük işgalden sonra 11 Eylül 1922 günü kurtarıldı. Yunan askerlerinin kentten çekilmesinde, Türk ordusunun olduğu kadar, Uludağ’ın eteklerinden inen Bursa Efelerinin de büyük katkısı olmuştu. Yunan askerleri çekilirken bile insanlık dışı tavırlarını sergilemekten geri kalmadılar; birçok tarihi eser ve alanı talan ettiler, tarihi Irgandı Çarşılı Köprüsü’nü bombalayarak yıktılar. Bursa’yı yaka, yaka Mudanya’ya doğru kaçtılar ama sonunda Mudanya’dan denize döküldüler.

11 Eylül1922 için Kurtuluş Savaşı’nın bitişinin, son günü denir. Türk Tarihi’ne İKİNCİ ADAM olarak geçen İsmet Paşa’nın imzaladığı Mudanya Mütarekesi ile de savaş son bulmuş, 29 Ekim 1923’de de YENİ TÜRKİYE CUMHURİYETİ kurulmuştur.

Dolayısıyla 26 Ağustos günü başlayan MEYDAN MUHAREBESİ, 11 Ekim 1922’de imzalanan Mudanya Mütarekesi ile son bulmuş, bu başarı, bu utku 29 Ekim 1923’de Cumhuriyetimizin kuruluşuyla taçlanmıştır.

Ve çok yıllar sonrasında; bir başka 11 Eylül… 2001 yılının 11 Eylül’ü…

Düzmece darbelerin, işgallerin, türlü entrikaların ve son aşamada Ortadoğu’da yıllardır süren kanlı savaşların yolunu açan 11 Eylül 2001’de yaşanan; ikiz kulelere “sözde” çarpan ya da çarptırılan uçakların yol açtığı kaos/karmaşa ortamı…

Düzmece darbeler ki Irak’ta Saddam’ın, Libya’da Kaddafi’nin yönetimlerinin yıkılmasına neden olan olaylar dizini…

11 Eylül 2001’de yaşanan ve Dünya’yı şok eden ikiz kulelere saldırı sonrasında; BUSH ve çetesi yeni bir HAÇLI SAVAŞI başlatmıştı bu saldırıyı bahane ederek, gerekçe göstererek…

Ve Amerika kendi yarattığı El-Kaide Örgütü’nü düşman ilan ederek; önce Afganistan’a, sonra da Irak’a saldırdı.

BUSH gidip yerine OBAMA geldiğinde Dünya birazcık olsun umutlandı. Oysa OBAMA; siyah maskeli, beyaz bir adamdı, o da saldırgan ve sömürgen Amerikan dış politikasını uygulayan adamdı. Onun da saldıracak düşmanı vardı Ortadoğu’da; çünkü El-Kaide’nin yerine getirilmişti “elbette ki yine Amerikan’ın eliyle ” IŞİD adlı örgüt… Bu örgütle Ortadoğu’da yeniden barışı korkut ve ardından da ARAP BAHARI adıyla halkı ayaklandır, kan döktür, son aşamada bu topraklara DEMOKRASİ GETİRME aracılığıyla ulaşılsın amaca, gelsin AMERİKAN İŞGALİ… Ve o günlerden beri soluk alamıyor Ortadoğu topraklarında yaşayan halk, ahali…

Libya, Mısır, Irak, Suriye derken.. Kurtuluş Savaşı’ndan beri; bir kez daha sınırlarımızı zorluyor düşman…

Ve bir kez daha işgal altında vatan… Üstelik de kan dökülmeden, savaş vermeden…

Din kardeşlerimiz; yok olur mu biz merhametli milletiz, savaştan kaçanları topraklarımızda barındırır, besleriz.

Sonuç; 11 Eylül 1922’de son bulmuş olsa da Yunan işgali… Şimdilerde yeniden işgal altında Bursa; değişmiş olsa da işgalcinin eşgali…

Ne yazık ki bugün Bursa SURİYELİ ARAPLAR’ın işgali altında…

Üstelik de söylendiğine göre 2 milyon kadarı daha yolda…

İstanbul ve Bursa; artık kusuyor Araplara öfke… Korkarım bu gidişle yayılacak Ege Bölgesi’ne de…

Bilemiyorum, bilemiyorum bu kez kime ya da kimlere karşı vermek zorunda kalacağız yeni bir KURTULUŞ SAVAŞI, ülkemiz bir kez daha uğrarken işgale? Savaşımız acaba kime karşı olacak; işgal edenlere mi, ettirenlere mi? Üstelik Rusya ve Amerika ortalığı her gün daha çok karıştırdıkça… Sınır duvarlarımıza dayamış merdiveni; babasının bahçesine girer gibi, giriyor içeri Suriye atıkları…

Ki onların verdiği zarar; Dolar’ın açtığı belalarla at başı gider. Günümüz, dünden de beter. Suriyeliye gösterilen merhamet yeter. Bunca merhametten, maraz doğar. Üstelik umutlanacak bir şeyimiz de kalmadı; diyemiyoruz artık GÜNEŞ UFUKDAN ŞİMDİ DOĞAR!

Ne yazık ki Bursa’nın işgalinde TBMM’ye örtülen kara örtü, sanki bugün de benliğimize örtülmüş gibi…

Ve bütün bunlar yetmezmiş gibi şimdi sırada Afganlılar var.

Didim, 10 Eylül 2021