0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Mark Zuckerbeg, bizi yönetenler gibi bir nabız yokladı ve…

Benim halkım kükredi!

Günlerdir WhatsApp’ın gizlilik politikası konuşuldu durdu. “İnsanlar özel hayat” dedi ve tepkilerini koyunca, bu uygulamadan vazgeçildi.

Demek ki toplum olarak, bizi gerçekten rahatsız eden durumlar da tepki verebiliyor muşuz?

Öyle bir iletişim ağımız var ki neredeyse on gündür, bırakın sanal dünyayı, haberleri bile takip etmeyen ben bile duydum.

Nerden?

Elbette ki WhatsApp gruplarımdan.En çok da güldüğüm “ama bizim mahriyetimiz gidiyor” aslında ağlanacak halimize gülmek gibi bir durum  bu..

Hangi  mahrimiyetimiz?

Biz mahriyetimizi kaybedeli yıllar oldu, ilginçtir ki millet şimdi olayı fark etti galiba. Türkiye de ilk fişlenmemiz kimlik çiplerimizle olmadı mı? Eğer dernekçi ya da memursanız zaten telefonlarınız dinleniyor ve sanal dünyayı kullanmaya, pc kullanıcısı olmaya başladıysanız…  Siz, potansiyel kullanıma açık müşteri veri potansiyelisiniz. Ayrıca bütün bunlar sizin iradeniz dışında gerçekleşiyor.

Gerçi bütün bunları teknolojiyi az çok bilenler bilir. Bedelini ödemediğiniz hizmetin karşılığı sizsinizdir.

Telefonlarınıza gelen reklamlar, mesajla ürün tanıtımları bütün bunlar, işte bu kullandığımız uygulamaların geri dönütüdür.

Mark Zuckerbeg ne yaptı? “Sizi zaten ben kullanıyorum, efendi efendi kendi rızanızla onay verin, olsun bitsin” dedi.

Ya da öyle egosuna yenildi ki kimsenin uygulamadan vazgeçebileceğini düşünmedi. Zira neden düşünsün ki özellikle Türk insanının yönetim şeklini görünce, “bende böyle yaparım” demiş olmalı.

Hayret ettiğim, bizlerin kısa zaman da örgütlenmesi oldu bu olayda…

Madem tepkimizi verebilme yetisine sahip, Amerikalı’nın mı? Rus’un mu? Kucağına düşelim, telaşına girerek tepki verebiliyorsak bunca yapılan ekonomik, sosyal haksızlıklara bu tepkileri neden veremiyoruz? İşte bunu anlamak mümkün değil.

Benim bu olayda çıkarım şu oldu; Türk halkı yaşadığı yokluğu, açlığı, adaletsizliği olağanlaştırdı ve biat etmeye alıştı. Bizler için işsizlik, açlık, sürekli temel ihtiyaçların zamlanması artık rutine bağlanmış hayat tarzı haline gelmiş önemsiz bir durum olmaya başladı ki,

Bilmem ne uygulamasına verdiğimiz tepkiyi, hayatımızın akışını değiştiren, yaşam kalitemizi düşüren olaylara vermiyoruz.

Ya da öyle çok gizli kapaklıklı işler çeviriyoruz ve pornografik fotoğraflarımız var ki, hep beraber paniğe kapıldık…

Son söz; Dilerim ki bu toplu harekât bilincini, yaşanan bütün adaletsizliklerde de kullanma yetisine sahip olabiliriz.

Şimdilik her zaman olduğu gibi hoşça kalın, akıl ve beden sağlığınızı korumaya çalışın!