0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Tarımda yaşanan sıkıntıların verdiği zararı yalnız üretici çekmiyor; üretenden tüketene, o bölgeden komşu bölgeye, yurt geneline değin herkes sıkıntı sarmalının ortasında…

Tarım, denince “toprak-doğa-canlılar” hep birden etki alanına giriyor!

Toprak iyi işlenmiyor,

Doğa gerektiği gibi korunup kullanılmıyor,

Canlının yaşam sürmesi için gerekli alanlar oluşturulamıyor…

Bunların tamamı oluyor da, “kimin” yaptığı soruluyor mu?

Milenyum ile birlikte ülke ekonomisini-tarımını-doğasını-canlısını-sistemini “daha iyi” noktaya getirmek için görev almış olanlar, o gündür “iktidarda” bulunanlar “ne yaptı da” ya da “neler yapmadı da” buralara gelindi, diye sorulmayacak mı?

Sorulmadığı gibi, nedeni anlaşılmaz biçimde “hükümetimize bu güne değin yaptığı çalışmalardan dolayı teşekkür ediyoruz, ama” diyerek, tarımda yaşanan sıkıntıların başka sorumluları varmış izlenimi vermek “neyin-nesidir” anlamak zor!

***

Toprak, dedik ya…

Toprağı kullanan da “üreticidir” diye adlandırdık ya…

Peki, üreticinin toprağı “istekle” işlemesi için gerekli kolaylık sağlandı mı, biye soralım.

Birkaç gün önce, bir buğday üreticisi, ilk günden; toprağın sürülmesinden, taban bakımından, hasada değin geçen süreçte emeğini-masrafını göz önünde bulundurduğunda, yeni yıl için “ekememe” kararı aldığını söylüyordu!

Bir de buna “iktidarın”, hasat günlerinin hemen öncesinde “buğday dışalımı” yapmasını eklersek…

Üreticinin durumunu düşünebiliyor musunuz?

***

Yaşanan “kriz sürecinde”, üreticinin “üretebilmesinin” önündeki engelleri ortadan kaldıracak hiçbir “iyileştirme” çabası gördünüz mü?

Mazot, diyecekler,

Destekleme, diyecekler,

Erken taban fiyat açıklaması, diyecekler…

Hani şu ünlü söz gibi “ağzı olan konuşacak”!

Bunları toprağı bilen, eken, üreten birine söyleseniz “şaşkınlıktan” parmaklarını ısırır; biliyor musunuz?

Krizle birlikte tarımsal ilaca-gübreye gelen zamma, veresiye alındığında aylık yükselen fiyata kulak veren yok!

Bir çırpıda üreticinin cebine vurulan prangaya çözüm üretmek yerine, “ne zaman” geleceği bilinmeyen desteklemeler, “hükümet teşekkür” nedeni olacak…

***

Bir “hükümetin”, bir “bakanının” tarımda her zaman iyi bir ülke olunduğunu söyleyip, saman-buğday dışalımı için “para var ki ithalat yapabiliyoruz” demesini çözebilen var mı?

Özellikle tarım, ekonomi, üretim odaklı odalardan “para var ki alıyoruz” sözüne açıklık getirecek bir yer…

Bu tümcenin anlamını çözmeye çalışıyorum…

Ne de olsa paramız var ya; tarlayı ekmeye, et için hayvan yetiştirmeye ne gerek var…

Komşularımız, daracık ekim alanlarında ne de olsa hem tahılın her çeşidini ekiyorlar, hem de büyük-küçükbaş hayvan yetiştiriyorlar!

Biz “yan gelip yatalım”…

“İktidara”, bu anlayışı sürdüren bir “bakanla”, tarımda yaşanan sıkıntıları çözmek istemesine “Teşekkür” edelim; doğru mu?

***

Örgütlü “toplum” olmayı önemsiyorum…

Ancak, “örgüt” olduklarını söyleyip, “toplumun” sorunlarına çözüm üretmenin yollarını aramak yerine; “iktidara” yakın olabilmek için salon toplantılarında “sistem kazançlılarına” allı-ballı söylev vermeye hoş bakmıyorum!

Amaç “iktidarların” yaşam sürelerini uzatmak değil, “toplum adına” yapılanları izlemek olmalı.

Bölgemiz tarım bölgesi, ayrıca havyan yetiştiriciliği için uygun alanlar bulmak olası…

Buna karşın bölgemizdeki tarım üreticileri, hayvan üreticileri son yıllardan hoşnut değil!

Tarımla uğraşan girdilerden dolayı tarımdan uzaklaşmak istiyor,

Hayvancılıkla uğraşan “yine” girdilerden dolayı “damızlık hayvanlarını” kesmek istiyor,

Tüketici kırmızı ete, son günlerde beyaz ete ulaşmakta zorlandığından söz ediyor,

Sözümona, ne üreten ne de tüketen bu gidişi hoş bulmuyor!

Burada, örgütlerin ”toplum yararı” beliriyor işte…

“İktidar”, bu güne dek tarım konusunda “ne yaptı”, ya da “neler yapmadı da” bunlar yaşanıyor, sorusunun yanıtını bulmaya geliyor…

Anlıyoruz değil mi?

270619