İyi ki listede Oya Tekin vardı…

ABONE OL
26 Haziran 2018 13:26
0

BEĞENDİM

ABONE OL

 

Oldu-bitti…

Dün, bugün, yarın…

Hiçbiri birbirinden ayrı, birbirinden bağımsız, birbirinden kopuk değil!

Dün ‘ne’ ekilmişse’, bugün ‘yeşeren’ odur, biçilen de yarın ‘onun’ bileşeni olacaktır!

Yaşanan başarısızlığın ‘nedeni’, ‘hep’ başka yerlerde aranmak yerine; sıkça yanıbaşında da aranmalı!

Dün ‘ne’ yapılmıştı?

Dün yaşatılanlar nelerdi?

Dün görmezden gelinenler neydi?

Dün bile bile yapılan yanlışlar, bile bile yapılan haksızlıklar, bile bile yapılan aldırmazlıklar…

Bugünden masaya yatırılıp sorgulanmalı.

***

Başta şu il, ilçe örgütleri…

Seçim çalışması dışında, örgütlerin yaptıkları ‘neler’ olduğunu düşünelim…

Adana’da, yedi yıldır, altmışdört daireli bir sitedeyim.

Bugüne değin diğer partilerden birçok eli poşetli, içi parti hediyeli örgüt görevlileriyle karşılaşmama karşın, iki büyük merkez ilçe belediyesi olan CHP’den ‘benzer’ bir çalışma görmedim!

Sıkça da tanık oldum!

Bunu yer yer örgütlerde belirttiğimde de çalışma yaptıklarını, ev ev gezdiklerini, çeşitli buluşma ortamları düzenlediklerini söylemelerine tanık oldum!

Bir başka yerde yaşıyordum sanki!

Bir başka kentten söz ediyordum sanki!

***

İki merkez belediye, dedim…

Belediyelerin, ille de ‘örgüt’ etkileyicisi olması zorunlu mu?

Sözüm ona, geçmişte Kılıçdaroğlu’nun ‘tıpış tıpış Ekmeledin’e oy vereceksiniz’ dediği gibi, belediyelerin ‘Adana’da parti benden sorulur’ biçimde algı yayması gerekli mi?

Adana merkezin yanı sıra, diğer ilçe örgütlerinde de ‘benden sorulur’ algısı oluşturulmaya çalışılması ne denli dürüstçe, ne denli etik?

Unutuldu sanırım…

Delege belirleme seçiminde ‘liste renkleri’ belirlenmiş, ‘onun adamı’ kavramı yayılmış, aynı partinin iki belediyesi birbirine çelme takmak için yarışmıştı!

Üstelik bu da yetmemiş bir ‘örgütün’, ‘adamı’ olmayı kabullendiği belediyenin oyunuyla ‘diğer’ belediyeye kumpas düzenlenmişti!

Her delege belirleme sürecinde ‘adamı’ olanlara ayrılan yerler, ‘adamı’ olan verilen görevler, ‘adamı’ olana sağlanan yakınlıklar!

‘Adamı olmak’, ‘dediğimi yaptırırım’ demek; ne demek se?

Neler oluyor böyle?

Sokakta, pazarda kendine hükümetin yakınında yer bulamayan bu ülkenin ‘ezilen’ yurttaşı; en dürüst, en yalın, en apak duygularıyla yakınlaşmaya çalıştığı CHP’de neler oluyormuş meğer, kimler bu yalınlığı ‘kendine’ yontmuyormuş meğer…

***

Sıkça yazdığım bir tümce var:

CHP seçmeni ‘yanlışı’ üzerinde barındırmaz!

24 Haziran seçiminde partiyle, Muharrem İnce’nin aldığı oyu yan yana koyduğunuzda ‘makas’ aralığını görmemek aptallık…

Adana’nın oy deposu olarak bilinen, CHP’nin belediye kazanması her dönem ‘kesin’ diye bakılan merkez ilçe ya da ilçelerin, 2015 seçimlerinden bu yana artan oyu bir yana bıraksak bile yüzde on yitirmesinin ‘nedeni’ örgütten kaynaklı olduğu unutulmamalı.

Anımsar mısınız, milletvekili sıralamasında sıkça ‘kuzey Adana’ adayından söz etmiştim. Birçokları da merkezdeki ‘yapılardan’ söz etmişti!

Merkezdeki ‘yapıları’ yadsıyormuşum gibi…

Kuzey Adana, Adana’nın coğrafi bölgesinin yarısını oluşturan, Adana’nın ekonomisine katkı sağlayan, başlı-başına düşünülmesi, ilgilenilmesi zorunlu bir yer…

Listede ‘kazanacak’ sıralamada yer bulan hangisi kucakladı bu bölgenin insanını? Hangisi mini bir anı, kısa bir öykü bıraktı, söyler misiniz?

Kozan’ın Gaziköyü’ne giden bir adaydan söz ettiler, sosyal paylaşımda geziniyordu videosu, aday soruyu soran bakmak, soruya yanıt vermek yerine bambaşka konular anlatıyordu. ‘Adayınızdan sorumun yanıtını almadım’ dedi köylü.

Düşünüyorum da iyiki listede Oya Tekin vardı, gittiği yerde bir öykü bırakan!

***

Oldu-bitti…

Dün bir seçim yaşadık, yarına bunun yansımaları olacak; kaçınılmaz…

250618

 

 

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP