Bırakalım herkes düşündüklerini söylesin…

ABONE OL
31 Mayıs 2018 14:45
0

BEĞENDİM

ABONE OL

 

Ne olup bitiyor?

Bu birbirinden kaçış…

Bu birbirinden ötede duruş…

Bu birbirine güvenemeyiş…

Bu birbiriyle söyleşmeden uzaklaşma neyin nesi?

***

Abartmıyorum…

Her ne denli, ‘bedelini’ ödeyene göre sonuç çıkarıldığı söylenmiş olsa da, anketörlerin söylediklerini ‘ders konusu’ gibi dinliyor, önemsiyoruz!

‘İktidara yakın’ diye söze başladığımız anketörlerin ulaştıkları ile, ‘muhalefete yakın’ diye değerlendirdiklerimiz arasındaki makas aralığı ‘belirgin’ olsa da izlemekten vaz geçmiyoruz!

Şimdi yapılan anketlerde yeni kurulan İP’in iktidar ile muhalefet anketörleri arasındaki ayrımı bilmeyen yok!

Bir yerde barajın ‘çok’ altında…

Diğerinde barajın ‘çok’ üzerinde…

Bir türlü ortak bir noktada buluşamamalarına karşın, ‘çakıştıkları’ bir yer var anketörlerin!

Bir yer…

‘Seçmen, anketörlere yanıt vermek istemiyor, kapıları kapatıyor’ da…

***

Konu şöyle açıklanıyor:

Anketörlerden onsekiz adet form doldurmaları isteniyor.

Geçtiğimiz yıllarda onsekiz forn doldurmak için anketörler kırk-kırkbeş yere uğruyorlardı.

Bundan bir süre önce onsekiz form doldurmak için seksen kapı çalan anketörler, bugün için yüzyirmi yere uğramak zorunda olduğu söyleniyor.

Yurttaşın, anketörlerle konuşmak istemediklerini, düşüncelerini açıklamaktan kaçındıklarını, üstelik kapıların anketörlerin yüzüne kapandığını, belirtiyorlar!

Bunu söyleyen salt ‘iktidar’ ya da ‘muhalefet’ yakını olan değil; her ikisi de…

‘Seçmen, yanıt vermekten kaçınıyor?’

Neden?

***

Oniki eylül öncesi, liseli yılarımızın da içinde bulunduğu ‘yitikliğimizi’ anımsadım birden…

Birlikte yolda yürümekten kaçınanlar vardı.

Sınıfta aynı sırada oturmaktan kaçınanlar…

Kaldırım değiştirenler…

‘Oğlum onunla neden konuşuyorsun, o komünist değil mi’ diyen de vardı, ‘kızım onun babası faşistmiş neden oğluyla konuşuyorsun’ diyen de…

Bir kızın zarar görmemesi için arkadaşlık yapmayı ret edeni biliyorum!

Ben demiyorum…

Kırk kişiden alınacak sonuç şimdi üçe katlanmış, seçmenin soruları yanıtlamaktan kaçındığını tüm anketörler söylüyor; yalan mı?

***

İçerisinde ‘tehdit’,

İçerisinde ‘kan-kin’,

İçerisinde ‘hakaret’,

İçerisinde ‘hayınlık’ olmadıkça ‘neden’ bu korku, ‘neden’ bu öte duruş, ‘neden’ bu içinden geldiği gibi düşüncelerini kapatış…

Düşünür ‘her bitiş bir başlangıçtır’ der…

24 Haziran seçimleri bittiğinde ‘her şey’ bitmeyecek, bir şeyler ‘yeniden’ başlayacak, yaşam yine sürecek, yine birlikte yaşamlarını sürdürecek bu ülkenin yurttaşları.

Yeni komşularımız olacak…

Yeni tanıdıklarımız olacak…

Yeni acıyı-tatlıyı üleştiklerimiz olacak

Olmalı da zaten.

Açıp bakın, tüm ‘seçim bildirgeleri’ buna benzer ‘vaatlerle’ dopdolu.

Öyleyse neden?

***

Olup bitenleri göz ardı etmenin gelecek kuşağa vereceği sancılar biliniyor.

Birbirinden kaçmanın, öte durmanın, güvenmeyişin verdiği sancı…

Araştırmacılar ‘farklı düşüncelerin’ insanlığı ileri taşıdığını söyler…

Bırakalım herkes düşündüklerini söylesin; gelecek güzellikler adına.

300518

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP