Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Oktay Erol

Büyüme üzerine

 

Ekonomist Mahfi eğilmez büyümeyi şöyle değerlendiriyor:

‘İlk çeyrekte elde edilen yüzde 5’lik büyümenin zorlanarak elde edilmiş bir büyüme olduğunu söyleyebiliriz.

Bu zorlama büyüme kolay kolay sürdürülebilir bir büyüme gibi görünmüyor.

Bu büyümeyi elde etmek için yaptığımız işleri yapısal reform olarak niteleyip başka önlemler almazsak önümüzdeki dönemlerde bu büyümeyi tekrarlamamızın zor olacağını da belirtelim.’

***

‘Tarım, sanayi, inşaat, hizmetler’de geçen yılın ilk üç ayında yüzde dörtbuçuk olan büyüme yüzde beşe çıkarken; özellikle sanayi ile inşaatta gerilemesine karşın,’ tarım ile hizmetler’de artması büyüme rakamını yüzde beşe çıkarmıştır.

İlk çeyrekteki büyümeyle birlikte işsizliğin iki puan yükselmesi,

Protestolu senetlerin yüzde otuzsekiz yükselme göstermesi,

Tarım ürünlerinde dışalımlara yenilerinin katılması,

Demir çelik ürünlerine gelen zam,

İşçinin, memurun, esnafın, öğrencinin, akademisyenin, emeklinin büyüyen sorunları…

Büyümenin nerede, hangi alanda yer alan sektöre rahatlama getirdiği sorulmalı…

***

TOBB Yönetim Kurulu Üyesi ve Adana Ticaret Borsası Başkanı Şahin Bilgiç, yaptığı değerlendirmede ‘2017 yılında yapılan reformlar, hükümetin aldığı etkin kararlarla ilk çeyrekte %5 büyüme gerçekleşmiştir. Bu büyüme beklenenin üzerindedir. 2017 yılı sonunda hem ihracatın, hem büyümenin hem de istihdamdaki artışın bu rakamların üzerinde gerçekleşeceğine inanıyoruz’ diyor..

Hükümetin yaptığı reformlar…

Hükümetin aldığı etkin kararlar…

Gerçekleşen yüzde beşlik büyüme…

Bu kavramların ‘ne’ anlama geldiği, yurttaşa yansımasının ‘nasıl’ olduğu değil de; yılsonuna dek beklentilerden söz ediyor.

Oysa günlük yaşamda ‘hükümetin reformları’, reformların rahatlatıcı esintisi TOBB gibi örgütlerin ‘ana konusu’ olması gerekirken; kentin yaşamından uzak, korumalı, koltuklu, ballı iktidarın sözcüsü olmayı yeğliyor.

Oysa Mahfi Eğilmez’in dediği gibi; Bu zorlama büyüme kolay kolay sürdürülebilir bir büyüme gibi görünmüyor.

 

 

Hoş geldin yaz da…

Havaların ısınmasıyla birlikte, kış yağışından kalma bakımsızlıkların üzerine gidilmeyince sivrisineklerin ‘baskın saldırılarına’ karşılık veremeyişin acısını yaşıyor, Adana’da birçok mahalle. Gücü yetenin kendi olanağıyla ‘baskın saldırıyı’ etkisizleştirmek için verdiği uğraşta çoğu zaman sonuç kalıyor, konu-komşu aynı uğraşı veremediği için…

Ben hep soruyorum ya… Biz neden böyleyiz? Hangi sorun olursa olsun, temelden çözüm yerine sanki biraz daha güçlenmelerini istiyormuşuz gibi ‘budama yöntemini’ kullanıyoruz! Neden?

‘Mücadele’ adında çaba harcanacak, parmaklar-kollar kesilecek, yeni yıla büyüyerek karşılayacak…

Hani bir özdeyişimiz vardır, yılanın başı küçükken ezilmeli, denir.

Oysa ‘budama yöntemiyle’ yeni, taze dallar oluşur; değil mi ya?

Sivrisinekleri bozguna uğratmanın tek yolu, bataklığı kurutmak değil midir?

Bataklık varlığını sürdürdüğü, sinek larvalarının oluşup-yaşamını sağlayacağı ortam yok edilerek…

Başka çıkışı da yok!

 

 

Horzum’un sivrisinekleri…

Bayramda Horzun’dayız….

Daha yaylacıların birçoğu gelmemişlerdi bile.

Hava karardığında bunu görüyorum…

İlaçlanma yapılmasına karşın sivrisinekler cirit atıyordu, ilk akşamdan cibinlikler kuruluyor yine…

Biri beni ısırıyordu, acımasızca. Şimdiden bize konuk oluşuna kızıyordum kızmasına da, ne yapabilirlerdi ki başka? Dere boyu akan kirli su, kıyısı boyunca uzanan bakımsızlık olunca işin içinde ne yapabilirlerdi ki?

Üreyecekleri, beslenecekleri ortam ulu orta duruyordu işte.

Çoğalıp, saldıracakları yerlere akın edeceklerdi.

Öyle de yapıyorlar.

İstedikleri bataklıklar kurutulmadıkça, saldırılarını sürdürüp Horzum’a gelenleri geldiklerine pişman edeceklerdi…

Ne diyorum biliyor musunuz?

Horzum, Kozanlıların başta gelen yaylasıysa eğer, (elbet öyledir, kuşku duymuyorum) dere boyunun iyileştirilesi er-geç yapılmalı. Yaylacıların iki ayı burunlarından getirilmemeli…

Sivrisineklerden Horzun’un serinliğini alamıyorum ki…

Büyükşehir Belediyesi Horzum’dan su bedeli topluyor; doğal açılmış dereyi kanalizasyon hendeği sayarak bir iyileştirme yolu seçerse ‘oradan da bir bedel toplamanın yolunu bulur!

Bu hem yaylacıları, hem de belediyeyi sevindirir; ‘demedi’ denilmesin!

 

240617

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Reklamı Geç