0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Zaman zaman geçtiğimiz yıllarda yazdıklarıma gidiyorum. Neler olmuştu, neler yazmıştım? Toplumsal devinimin birçoğunu unutmuşuz bile! Birilerinin ‘hırsı’ uğruna komşularımızla olan ilişkileri unutmuşuz, komşuluk sevecenliğini bir yana bırakmışız; büyük olmak, sözü edilmek, sözü dinlenmek için iktidar erkinin yaptıklarını izliyoruz! Referandum öncesinde, bu ülkenin ‘Başbakanı’, seçim sonucunda beklediğinin olması durumunda, ‘milli irade’ olgusunun yiteceğini bile bile ‘elbette tek adam, istikrar için tek adam’ diyebilme ‘hırsını’ gözlemledikçe, geçen yıl ‘Gündemin izi/Hırs’ başlığıyla yayınlanan yazıyı yeniden yayınlama gereği duydum.

Yeniden okunmaya değer;  ‘Gündemin izi/Hırs’:

‘Ölesiye çalışarak kazanma hırsı, başarı güdüsü, sahip olma tutkusu, ekonomik etkinlikleri insan yaşamının ana hedefi, an amacı haline getirerek, insanın doğal yaşamdan, ahlaki değerlerden uzaklaşmasına neden olur” diyor Marks…

Ölesiye…

Tüm insansal olgulardan uzaklaşarak kazanma hırsı…

Başarma güdüsü…

Her şeye, ama her şeye sahip olma tutkusu…

Doğal yaşamdan ödün vererek…

‘İnsan olma’ olgusunu, paylaşımı, birlikte yaşama değerlerini öteleyerek…

‘Var olma’, ‘güç kazanma’, ‘önündekini ezme’, ‘engelleri aşarken duyuları yitirme’…

Çirkinleşme, tiranlaşma, aptallaşma…

Kısaca ‘hırs’!

* *

‘Hırs’ın, iktidar üzerindeki etkisi yadsınır gibi değil!

Her şeye, ama her şeye ‘daha çok’ sahip olarak; muhalefetin, iktidarın yaptıklarının karşısında direnme gücü gösterenlerin ‘tiranlaşma’ tutkusuna boyun eğer duruma getirilmek istenmesi, yurttaşı istenmeyen alanlara sürüklüyor.

Hükümetin ‘her’ yaptığının ‘doğru’ sayılması için harcanan çaba ‘ötekileşmeyi’ de birlikteliğinde önümüze çıkarıyor!

Neyin ‘yanlış’, neyin ‘doğru’ olduğundan çok, tiranının ‘dedikleriyle’ şekillenen gündem; sistemin nasıl ‘kurgulandığını’, hangi çıkarlar uğruna ‘gelişmişlik’, ‘umut’, ‘aydınlık gelecek’, ‘insan yaşamı’ nasıl yok olduğu önümüze seriliyor!

**

Ülkemizde ne kadar haber sitesi var, bilmiyorum.

İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de…

Yaşadığım kent Adana’da da kaç tanedir ‘onu’da bilmiyorum.

Günlük, haftalık yerel gazeteler gördüklerim dışında, sitelerde yazanları izlerken, hükmetin ‘hırsına’ destek verişleri karşısında donuyorum, dersem yeridir!

Adana’da, hükümetin yerel yönetimde başarısızlığından değil; Adanalının, AKP’ oy vermeyerek Adana’nın önünü tıkadıkları yazılıyor!

Adanalı AKP’ye oy vermediği, belediye kazandırılmadığı için Adana’ya ‘haklı olarak’ hükümetin destek vermediği savunuluyor!

Bunu Adana’da yaşayanlar, Adana’nın ekonomide geriye gidişinin içinde olanlar yazıyor!

İzmir için de buna benzer düşünceler üretildiğini okumuştum!

İzmir, Adana, diğer AKP’nin kazanmadığı belediyeler de AKP ’leşsin ki; destek görsün!

Her kente ‘sahip’ olma hırsı!

Her belediyenin ‘hükümetiyim’, her yere ‘gereken destek’ değil!

* *

Her canlının olduğu gibi, her düşüncenin yaşama hakkı var.

Kendinden başka canlıyı, kendinden ‘ayrı’ düşünceyi ‘yok saymak’; en önemlisi kendi ‘yanlışlarını’ baskı kurarak, ekonomik daraltmalarla kumpaslayarak, yönetim gücüyle etkinsizleştirmek; salt kendi katmanını değil, ülkede yaşayan herkesi çözümü zor sorunlara iter.

Bu büyüme hırsı…

Bu ‘tek ben’ olma hırsı…

Bu ‘ben bilirim’ hırsı…

Bu ‘ben istedim, olur’ hırsı…

Bu ‘istiyorum, bitecek’ hırsı…

Bu ‘daha çok’ hırs, ülkeyi yaşamayı ‘hak etmediği’ olaylara götürür…

* *

Düşünür ‘kaldıramayacağın yükü taşımaya kalkışma; ezilirsin’ der!

230317