12 Kasım 2024 Salı
Temel DEMİRER
Devasa ölçekli kamplaşma kaçınılmaz olarak küresel militarizasyon, silahlanma ivmesini artırıyor. Yani “Büyük güçler arası rekabet”, “Yeni Soğuk Savaş” derken silahlanma yarışı hızlanıyor.
Dünyanın toplam askeri harcamalarını izleyen grafiğe bakınca (SIPRI verileri), eğrinin 1980’lerin başından Birinci Körfez Savaşı’na kadar “güneye” gittiğini görüyoruz. Grafik 1990’ların son yıllarında yukarı dönmeye başlıyor, artış eğilimi 2000’lerin başında ivme kazanıyor. Dahası askeri harcamalardaki bu artış eğilimi ne 2000’lerin başındaki resesyondan ne de 2007/2008 finansal krizinden, “büyük durgunluktan” olumsuz yönde etkileniyor. Örneğin 2008’de 1.5 trilyon dolar olan askeri harcamalar 2010’da 1.7 triyon dolara çıkıyor. Artış eğilimi 2011-2013 arasında yavaşlıyor, sonra yeniden bu kez hızlanarak artmaya başlıyor, 2022’ye gelindiğinde ilk hesaplamalara göre, 2 trilyon doları aşması bekleniyor.
Silah sanayisinin en büyük müşterisi NATO! ABD ve yedi büyük NATO üyesi ülke dünyanın toplam silah harcamalarının yarısından fazlasını gerçekleştiriyorlar. Bu listeyi Rusya, Hindistan ve Çin gibi büyüklerle biraz genişletirsek toplam silah harcamalarının yüzde 81’inin yalnızca 15 ülke tarafından yapıldığını görüyoruz. Bu müşterilerin küresel silah piyasası içindeki paylarına bakarsak ABD’nin, yüzde 39’la (754 milyar dolar) birinci sırada geldiğini görüyoruz. Bunu yüzde 11’le (207 milyar dolar) Çin, yüzde 4’le (72 milyar dolar) İngiltere, yüzde 3’le (66 milyar dolar) Hindistan ve yüzde 3’le (62 milyar dolar) Rusya izliyor. Dünyanın geri kalanının toplam payı yalnızca yüzde 19 (361) milyar dolar.
Ukrayna krizi de silah sanayii için büyük bir fırsat yarattı. Daha geçenlerde medyada ABD’nin Ukrayna için 2.6 milyar dolarlık bir silah yardımını yasalaştırdığını, bu yardımın, ilk anda devreye giren 800 milyon dolarlık diliminin içeriğinin listesini okuduk: 155 mm’lik howitzer’ler, radar sistemleri, İHA ve SİHA’lar, füzeler, zırhlı araçlar, helikopterler, sahil koruma botları ve daha neler neler… Ancak, deyim yerindeyse, Ukrayna “fındık fıstık”. Silah sanayisinin gündeminde zengin müşteriler var. Örneğin Almanya 56 milyar dolarlık savunma bütçesine yüz milyar dolar ekleyecek; askerliği mecburi hizmete dönüştürmeyi tartışıyor. Belçika, İşveç, Hollanda, Finlandiya, Romanya, Letonya savunma bütçelerini artırıyorlar.
Emperyalist sistem içinde, büyük güçler rekabetinin kızışmasına paralel yeni bir silahlanma yarışının hızlanması çok tehlikeli olasılıklara işaret ediyor.[1]
Mesele ABD Başkanı Joe Biden 2022 mali yılı savunma harcamalarını içeren, Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası’nı (NDAA) onayladı. 740 milyar doları Savunma Bakanlığı (Pentagon) bütçesi; 27.8 milyar doları, Enerji Bakanlığı bünyesindeki savunma harcamaları ve 0.4 milyar doları, diğer savunma harcamaları için olmak üzere 768.2 milyar dolarlık NDAA, Biden’ın imzasıyla yasalaştı.[2]
Ayrıca silah satışı Avrupa’da yüzde 20 arttı. Satışların Ukrayna’nın işgali öncesi tırmanışa geçtiği dikkat çekti.
Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü (SIPRI), dünya genelindeki silah ve askeri teçhizat satışıyla ilgili yayımladığı raporda 2017-2021 dönemi bir önceki 2012-2016 dönemi ile karşılaştırılarak silah ithalatında değişimleri değerlendirirken raporda şu çarpıcı veriler yer aldı:[3]
iii) Hindistan’ın silah ithalatı 2012-16 ve 2017-2021 arasında yüzde 21 azalsa da ; Hindistan yine de en büyük silah ithalatçısı oldu.
vii) ABD, silah ihracatını yüzde 14 artırarak küresel payını yüzde 32’den yüzde 39’a çıkardı. Orta Doğu ise ABD silah transferlerinin yüzde 43’ünü oluşturdu.
viii) Savunma harcamalarını artıran Avrupa ülkeleri için Rusya’nın Ukrayna işgali adeta bahane oldu. SIPRI raporuna göre 2017-2021 yılları arasında askeri harcamalarını yüzde 19 oranında artıran Avrupa ülkeleri savaşın başladığı 24 Şubat 2022’den beri silahlanmaya iyice hız verdi.
HANGİ ÜLKE NE YAPTI?[4] | |
Almanya | Almanya Ukrayna savaşın ardından silahlanma için 100 milyar euroluk özel bir fon ayırdı. Her yıl gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) yüzde 2’sinden fazlasını savunma için yatırım yapacak. Ayrıca eskimiş Tornado uçaklarının yerine Amerika’dan 35 adet F-35 savaş uçağı satın almaya karar verildi. |
İtalya | İtalya’da Temsilciler Meclisi’nde oylanan Ukrayna’ya yönelik yardımlarla ilgili bir kararname çerçevesinde, hükümete GSYİH’nın yüzde 2’sini savunma harcamalarına ayırmaya çağıran bir karar maddesi de onaylandı. Avrupa Birliği’nin 3’üncü büyük ekonomisi olan İtalya’nın 2021’de savunma harcamalarına 24.4 milyar avro ayırdığı, bunun da GSYİH’nın yaklaşık yüzde 1.4’üne denk geldiği basına yansımıştı. |
Norveç | NATO üyesi Norveç de silahlanma yarışını hızlandıranlardan. Oslo yönetimi bu yıl Rusya sınırına yakın kuzey bölgesindeki askeri varlığını güçlendirmek amacıyla 340 milyon dolar ek bütçe sağlayacağını aktardı. |
Polonya | Varşova yönetimi savaşın hemen öncesinde ABD ile 32 adet savaş uçağı almak için anlaşma imzalamıştı. Aynı zamanda MQ-9 Reaper insansız hava araçlarından (İHA), özel ve hızlandırılmış bir prosedür kapsamında satın almak için harekete geçti. |
İsveç | İsveç ve komşusu Danimarka da Ukrayna krizden sonra savunmayı güçlendirme adı altında silahlanmaya hız verdi. |
Slovakya | Almanya ve Hollanda Patriot hava savunma sistemlerini ülkede konuşlandırdı. Patriotlar, Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle NATO’nun doğu kanadının güçlendirilmesi amacıyla aktarıldı. Bu kapsamda ülkede 2 bin 100 NATO askeri de konuşlandırılacak. |
Ve bir şey daha: Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rus ordusunun silahlanma ve modernizasyonu için 2020’ye kadar 614 milyar dolar harcama yapılacağını açıklamış[5] ve sonrası da fazlasıyla gelmişti.
Tüm bu militarist yığınak, büyük kapışmaya hazırlık değilse nedir ki?!
NOTLAR:
[1] Ergin Yıldızoğlu, “Yeni Silahlanma Yarışı”, Cumhuriyet, 18 Nisan 2022, s.11.
[2] “Biden, 768 Milyar Dolarlık Savunma Bütçesini Onayladı”, Evrensel, 29 Aralık 2021, s.9.
[3] “Avrupa Hızla Silahlanıyor”, Birgün, 15 Mart 2022, s.11.
[4] “Silahlanma Yarışı”, Birgün, 23 Mart 2022, s.11.
[5] “Rusya Silahlanmaya 614 Milyar Dolar Harcayacak”, Hürriyet, 3 Temmuz 2012, s.10.