21 Kasım 2024 Perşembe
“İtibardan tasarruf olmaz” sözünün sahibi sanıldığı gibi AKP Genel Başkanı değildir. Bu öz sözü (!) ilk diyen, restoran sahibi ulemadan fesli deli Kadir’dir.
Herkesin bildiği gibi, Fesli Deli Kadir CB Erdoğan’ın itibar ettiği, saydığı biridir ve amansız Atatürk -Türk Devleti düşmanıdır. Erdoğan’ın “Kurtuluş Savaşını keşke Yunan kazansaydı” diyen bu dallama yobazı, devletin sofrasında konuk etmesi ise, ayrıca değerlendirilmesi gereken önemli bir konudur.
Erdoğan’ın, “Atatürk” hakkında, dostu Kadir gibi düşünüp düşünmediğini bilmek
Türk Milletinin en doğal hakkıdır…
Fesli Deli Kadir o yemekte, Erdoğan’a şunu tembihledi;
“Bak Reyiz evladım! İstanbul’da ecdat yadigarı 7 büyük saray var. Ayrıca herbiri Saray gibi olan 5 adet Kasır var. Bunlarla yetinme, kimseyi de oturtma, sadece sen otur. Neydi o Huber’e çöken A. Gül rezaleti? Adamın adı “Huber Apo” kaldı!
Kışlık Beştepe Sarayının yanına, yazlık bir saray, bir de baharlık saray yaptır. Özel uçak sayını sakın 13’ün altına düşürme! Boyu 50 metreden büyük olması şartıyla son model bir motoryat yaptır, sarayın önüne bağla!
Millet açmış, işi yokmuş, fakir fukara eziliyormuş, geç bunları geç, geç!
Bu İbrahim Milleti lükse hayrandır, ezildikçe sesi çıkmaz. Ümmet aradığı hırsızı bulduğu için çok mutlu! Sen beni dinle! Ne dedik, itibardan tasarruf olmaz!
Gerçekten CB Erdoğan tam da Fesli Deli Kadir’in dediğini yaptı;
Ankara’da 1150 odalı kışlık saray, itibarın göstergesi oldu.
Marmaris’te 400 odalı yazlık saray ve 53 metrelik yat çok şugar oldu.
Ahlat’taki 300 odalık baharlık sarayı ilk ziyaret edenler Bilal Oğlan ile ABD vatandaşı Nagehan kızımız olunca, Ahlat Sarayı şimdiden uluslararası bir statüye kavuştu! Yönetimine Korkmaz Karaca (Diplomalı zepevenk) getirilirse tam olur!
Bütün bunlar tamam da, henüz dünyaya kazık çakacak bir fani yaratılmadı ki?
Nasıl ki doğduk, elbet öleceğiz!
Asrın Lideri, İslam’ın önderi, dünyanın her yerinde mülk sahibi, “Fakir çalmasını bilmediği için fakirdir, zengin ise çalmasını bildiği için zengindir” diyerek
“Ahlaki Felsefenin” temelini atan değerli zat, bizler gibi 1,5 metrelik çukura mı gömülsün?
Bu “Saray Düzeninin” fıtratına aykırıdır.
Sarayda tanesi 5 bin lira olan bardakta çay içen biri, normal bir Müslüman gibi mi defnedilecek? Olmaz, olamaz! Bu tip bir aşağılamaya biz müsaade etmeyiz. Giyeriz kefenlerimizi, görürsünüz gününüzü!
Önerimiz şudur;
Asrın Lideri için, Sisi’nin Mısır’ındaki Keops Piramidinden bir arşın daha yüksek bir piramit yapılmasıdır. İçine bir uçak sığacak genişliğe sahip olmalıdır.
Asrın Piramidinin kapısına bir “Milli İban” no’su yazılmalı ve her dini bayramlarda Müslümanlar, zorunlu bağış yapmalıdırlar.
Bu emir, Anayasanın değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez hükümleri arasına konmalıdır.
Reyiz’in dokunulmazlık garantisi verdiği başta “Beşli Çete” ve çakma
15 Temmuz senaristleri olmak üzere kendi adamlarından isteyenler, piramitte mezar sahibi olabilecektir.
Bu kişilere, öte tarafta rahat etmeleri için, “Evliya” diploması verilecektir…
Değerli Okurlar;
Bu yazı yüzünden başımın derde gireceğini peşin-peşin biliyorum.
Kendi cüzdanlarını çalan hırsızları göremeyen Cumhuriyetçi Savcılar, aniden uyanacaklar ve soruşturma açacaklardır.
Beni suçlayacakları konu şudur;
DOĞRU Parti Genel Başkanı, Piramit yapılması teklifini öne sürerken kötü niyetle hakaret etmiştir. Serdaroğlu, Asrın ve İslam Dünyasının liderine “FİRAVUN” demek istemiştir!
İnanın böyle diyeceklerdir. Çünkü bu Savcılar sadece Atatürkçüleri-vatanseverleri-demokratları görür ve onların peşinden gider.
Bana iftira atan ve böyle kötü düşünen Cumhuriyetçi Savcıların kafalarına
“Hilal Kaplan” düşsün inşallah…
Benim dileğim şudur;
Allah ona, sandıkta kaybedip, ekibiyle birlikte Türk Yargısına hesap vermesini nasip etsin. Amin…
17 Temmuz 2021