Olanları sorgulamak zorunlu

Yerel Seçim yaklaşırken, alanlardan yükselen söylemden daha çok, ülkede olup-biten olaylar üzerinde durulmalı-düşünülmeli.

Yaşadığımız ülkede ‘neler’ oluyor?

Gündemi ‘izlemek’ ne denli zor, biliyorum; öylesine değişken, öylesine birbirine karışık, öylesine karmaşık!

Bir yerinden başlamak, bir yerinden anlamak-sorgulamak zorundayız!

Yaşanan, çalınan, çırpılan bu ülkenin insanı çünkü…

* * *

Olanları anmak için ille de kitaplar okumak, belli bir eğitim almak zorunlu değil!

Belli ‘bir’ aile kültürü alan herkesin olanları anlaması, yorumlaması, sorgulaması olası.

Hiçbir ailede ‘hakkın olmayanı da alacaksın’ dendiğini sanmıyorum.

Hiçbir ailede ‘yalanı ekmek-su gibi söyleyeceksin deneceğine inanmıyorum.

Hiçbir ailede ‘çalana arka çıkacaksın’ öğüdü verileceğini de…

Peki, neden bu görmezlik, bu duymazlık?

Sorun bu!

* * *

Hükümet, gerek kapalı toplantılar ardından, gerekse alan söylevlerinde ülkede ‘her şeyin’ tıkırında olduğunu söylerken dayanağının ‘ne’ olduğu konusunu hiçbir zaman açıklamadı; gizledi, sorulduğunda da ilgisiz ‘teorik sözcüklerle geçiştirdi.

Gerçekten ‘tıkırında’ mı her şey?

Denildiği gibi ulusal gelir yurttaşı etkiledi mi, yaşam kolaylaştı mı?

Onlarca düşünür, yazar, asker ‘nedeni’ bile kanıtlanmadan içerideyken; iyi nedir?

17 Aralıktan bu yana yaşananlar neyin nesi?

Cemaat ile hükümetin arasına yakın zamana değin ‘su’ sızmazken, ne oldu da ‘kuzu sarması’ dağıldı?

Ortaya çıkan yolsuzluk kasetlerinin ardında ‘neden’ cemaat aranıyor da, yolsuzluğun içeriği bozuluyor?

Bir de ‘neden her şey’ montaj?

* * *

Tüm bu olanları nasıl anlıyoruz; önemli olan bu!

Evet, bu Yerel Seçim diğerleri gibi değil; ya yeter, ya da devam anlamlı…

Coğrafyası, konumu güzel bir ülkede yaşıyoruz.

Ülkemiz ne denli güzel olsa da, yurttaşlarımızın yaşadıkları hiç de iş açıcı değil!