Yakınmalar/ 2

Yakınmalar/ 2

ABONE OL
20 Haziran 2024 11:53
Yakınmalar/ 2
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Selma ERDAL

*İster Das Kapital’e göre “sınıfsız toplum” yapısını amaç edinin, ister TC Anayasası’na göre “sınıfsız toplum ve de eşit yurttaşlık” kavramlarını savunun; bilinen bir gerçek vardır ki toplumun yükünü çeken bir ORTA SINIF ya da yaygın kullanımıyla bir ORTA DİREK vardır. Hani Türküler’de bile geçen “el veriyor, el veriyor. Orta da direk bel veriyor” denen bir ORTA DİREK vardır. Ki o orta direk ya da orta tabaka; genellikle orta direk ailenin soyundan gelir, okur, meslek edinir, çalışır, vergisini öder, askere gider, çocuk yetiştirir ki onlar da okur, meslek edinir ve bu kısır döngü sürer gider. Ama bu orta direk çökerse; işte o zaman Devlet de çöker. Üstelik Devlet denen tüzel kişilik de bu gerçeği çok iyi bilir. Bu nedenle orta direği ne oldurur, ne de öldürür. İşte bizler de Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluş ilkeleri bağlamında Resmi İdeoloji’nin tedrisatından geçen, ulusun bireyleri, TC Anayasası’na göre bu ülkenin yurttaşları olarak; daha güzel günlerde yaşamak varken, giderek daha bir zora, dara, sıkıntıya düşmekteyiz. Yaşamak hem de inadına yaşamak varken! Biliyoruz yine dağ başını, duman almış. Düşman Truva atının içinden, ülkenin her yanına dalmış. Çoğunluğun benliğini umutsuzluk sarıp, sarmalamış. Ama yenilmek yok! Pes etmek yok! Korkmak yok! Yaşamak var, hem de inadına yaşamak var! Türk Ulusu olarak çok iyi bildiğimiz gibi; her karanlığın bir aydınlığı var.

*Ülkemizde alışkın olmadığımız şiddette yağmurlar yağarken şöyle bir soralım kendimize: İnsan tacirlerinin acımasızlığında sandallara doluşturulup, açık denizlerde ölüme terk edilen insanlar acaba neden göçüyorlar? Dünya genelinde yaşanan İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ sorunu nedeniyle ülkelerinden, başka ülkelere kaçan, göçen ve İKLİM GÖÇMENLERİ olarak da tanımlanan bu insanların; bazen ve de çoğunlukla ölümle sonuçlanan bu göç yolculuklarının birinci nedeni olabilir mi yeterince beslenememe ya da hiç besine ulaşamama sorunsalı? Ve bir yanda da Henry Kissinger’in o acımasız sözleri beynimizde yankılanırken… Ne demiş Yahudi kökenli o muhteşem Amerikalı bir zamanlar söyleşi yaptığı İtalyan gazeteci Orianna Fallaci’ye? – Petrolü kontrol edersen; ulusları kontrol edersin. Yiyeceği kontrol edersen; insanları kontrol edersin. Dolayısıyla gerisi de benden gelsin: Bu düşünce çevresinde birleşenlerin eliyle gıda pazarına sürülen GDO’lu tarım ürünleriyle de insanları aptal edersin, kanser edersin ve son aşamada yok edersin! Öte yandan da yükselir çığlıklar, saygın ve namuslu bilim insanlarının ağzından: – İnsanların en az üçte ikisini öldürmek istiyorlar. Ne acıdır ki… İklim değişikliği; insanlık değer yargılarını da çoktan değiştirdi. Doğamızla birlikte, doğanlarımız için de… Üstelik daha da artan şiddetle… Ve kaygılanmamızın nedenidir işte bu değişen olumsuz değer yargılarının varlığı… Yalnızca ülkece değil, Dünyamız genelinde gidiyoruz bir tükenişe… Bunca sorun yetmezmiş gibi bir de savaş çığlıkları atılıyor uygar dünyalılarca…

*Vergiyi ödeyen bizler… Bu ülkeye gereğince hizmet de ettik. Nitelikli yaşadık ve nitelikli çocuklar yetiştirdik. Bizler yetişirken… Durun şimdi küçüksünüz, yarınlar sizin dediler; eh söz de dinledik. Ve o yarınlar geldi ama bir türlü sıra bizlere gelmedi. Şimdi de siyaset gençleşmeli, gençlerin eline geçmeli diyorlar Oyları Z(zırtapoz) kuşağından bekliyorlar. Bu durumda hiç gerek yok; seçimde oy kullanmaya… Çünkü… Seçim dönemlerinde adaylar yılkı atları gibi bırakıyor bizim kuşağı çorak alanlara… Gözlerini dikiyorlar yalnızca “rahatça güdebilecekleri” toylara, tosunlara… Ne diyelim? Ne haliniz varsa görün be ya… Ama çıkmaza girince de bizlerden medet ummayın!

*Bu ülkede eğitimli, bilgili, biliyor olmak suç! Yine bu ülkede yaş 70 olsa da; pırıl, pırıl beyinle  ve sağlıklı bedenle, üstelik de ölmeye hiç niyeti olmayan ruhsal / tinsel varsıllığınla yaşamak suç! Çünkü yükselen yeni nesil; genellikle (istisnalar kuralları bozmaz) özgüvenden yoksun, korkak, bilgisiz, cehalete teslim. Günümüzün egemenlerine layık; profili düşük bir tebaa, kul, halayık… İşte bu alıklar; sanal ortamda söz söyleyen biz gibilere saldırmayı iş edinmişler ki sanal ortamları sandalye kapmalı mahalle sineması sanıyorlar ve 30 yaş üstündekileri buralarda istemiyorlar; yeter artık siz çok film gördünüz der gibi… Be hey GDO’lu besinlerle, beyni dumura uğramışlar; burası sanal alan, suya yazı yazılan yalan alan. O kadar dolu, o kadar donanımlıysan; sen önce gerçek ortamda var olmasını öğren, buralarda boşa kürek çekeceğine!

*Üç, beş söz söyleseniz; Menderes’in, Demirel’in, Özal’ın ardından hemen eleştirirler ÖLENİN ARASINDAN KONUŞULMAZ diye!

BE HEY AYMAZ ADAMLAR VE DAHİ MADAMLAR; YILLARDIR KONUŞURSUNUZ YA ULU ÖNDERİMİZ KEMAL ATATÜRK’ÜN ARDINDAN… GERÇİ SİZLER DE HAKLISINIZ; MENDERES ÖLDÜ. TURGUT ÖZAL ÖLDÜ. KENAN EVREN ÖLDÜ. VE SÜLEYMAN DEMİREL DE ÖLDÜ. BİR TEK ÖLMEYEN; KEMAL ATATÜRK… ÇÜNKÜ O ÖLÜMSÜZDÜR! NE KADAR SALDIRSANIZ DA SİZLER O’NU ASLA ÖLDÜREMEZSİNİZ!

 

 

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP