Asteğmen Kubilay ve arkadaşları anıldı…

Asteğmen Kubilay ve arkadaşları anıldı…

ABONE OL
23 Aralık 2023 14:51
Asteğmen Kubilay ve arkadaşları anıldı…
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay, Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki’nin şehit edilişlerinin 93. yıl dönümü nedeniyle İzmir’in Menemen ilçesinde anma töreni düzenlendi.

Yıldıztepe’deki Kubilay Şehitliği’nde düzenlenen törene, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Menemen Kaymakamı Fatih Yılmaz, Menemen Belediye Başkan Vekili Aydın Pehlivan ile Kubilay ailesi, gaziler ve vatandaşlar katıldı.

Anıta çelenk sunumuyla başlayan törende saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu, tören mangası tarafından saygı atışı yapıldı.

Törende bir konuşma yapan Topçu Üsteğmen İbrahim Çilci, devrim şehidi Kubilay’ın cumhuriyeti ve değerlerini korumak için boynunu verdiğini ancak boyun eğmediğini belirterek, şöyle dedi:

“Kahraman şehidimiz Kubilay artık bizim için birçok değerin simgesi, değerler bütünüdür. Kubilay olmak vatanseverliktir, Atatürk ilke ve inkılaplarından ödün vermemektir. Kubilay olmak cumhuriyet için gerekirse başını vermek ama asla boyun eğmemek, eğilmemektir. Kubilay olmak karanlıklar yerine aydınlığı seçmektir. Kubilay olmak dinin ve dini duyguların sömürülmesi değil dini duyguların özgürce yaşanması, yaşatılmasıdır.”

Konuşmanın ardından Menemen Kaymakamı Yılmaz, anıt özel defterini imzaladı.

Tören, şehit kabirlerine karanfil bırakılması ve dua edilmesiyle sona erdi.

– “Tüm şehitlerimizi rahmetle anıyoruz”

Öte yandan tören sonrası gazetecilerin sorusunu yanıtlayan CHP Genel Başkanı Özel, Cumhuriyet şehitlerini anmak üzere Menemen’de olduklarını belirterek, dün de 6 askerin şehit olduğu haberini aldıklarını ifade etti.

Özel, şöyle konuştu:

“Çok ağır duygular içindeyiz çünkü dün geç saatlerde de 6 kahraman askerimizin şehit edildiği haberini aldık. Cumhuriyet’in kuruluşundan bugüne kadar bu bayrak dalgalansın diye, bu topraklar üzerinde Türkiye Cumhuriyeti’nin egemenliği sürsün diye kendi hayatlarını ortaya koyan tüm şehitlerimizi rahmetle anıyoruz, Türkiye Cumhuriyeti güçlü bir devlettir, teröre karşı da Cumhuriyet düşmanlarına karşı da bu vatanı ve bu bayrağı savunmaya devam edeceğiz.”

Menemen olayına ilişkin Veryansın’da şu bilgiler verildi:

Mustafa Fehmi Kubilay (1906 – 23 Aralık 1930, Menemen, İzmir), Türk öğretmen ve asteğmendir. 1906’da Kozan’da, Giritli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen subayın baba adı Hüseyin, ana adı Zeynep’tir. Mustafa Fehmi Kubilay 1930 yılında öğretmen olarak İzmir’in Menemen İlçesi’nde asteğmen rütbesiyle askerlik görevini yaparken 23 Aralık 1930’da Derviş Mehmet’in başında olduğu bir grup şeriatçı tarafından öldürüldü.

MENEMEN OLAYI NEDİR?

Menemen Olayı ya da Kubilay Olayı, 23 Aralık 1930 günü, İzmir’in Menemen ilçesinde, askerliğini yedek subay olarak yapmakta olan öğretmen Mustafa Fehmi Kubilay’ın ve yardımına koşan bekçiler Hasan ve Şevki’nin şeriat isteyen bir grup tarafından öldürülmesi hadisesidir. Şeriat ile laiklik arasındaki mücadeleyi vurgulaması açısından Cumhuriyet tarihinin önemli olaylarından biri olarak kabul edilir. Olayların ardından bölgede sıkıyönetim ilan edildi, General Mustafa Muğlalı başkanlığında kurulan Divanıharp’te failler idam dahil çeşitli cezalara çarptırıldı.

OLAYLARIN GELİŞİMİ

23 Aralık 1930 sabahı Manisa’dan Menemen’e gelen dördü silahlı altı kişi, bir camiden aldıkları yeşil sancağı sabah namazından sonra ilçe meydanına dikerek silah zoruyla etraflarına adam toplamaya çalışırlar. Sarıklı ve cübbeli bu kişilerin, Şeyh Esat’ın Manisa’da Nakşibendi tarikatını yaymakla görevlendirdiği Laz İbrahim tarafından yönlendirildiği iddia edilir.

Halkın katılmasıyla isyancı grup kısa zamanda büyür. Giritli Derviş Mehmet, Şamlı Mehmet, Sütçü Mehmet Emin, Nalıncı Hasan ve Küçük Hasan gibi eylemcilerin olduğu isyanda Derviş Mehmet cemaate kendini Mehdi olarak tanıtır ve dini korumaya geldiklerini söyler. Arkalarında 70 bin kişilik Halife ordusu olduğunu, öğle saatlerine kadar şeriat bayrağı altında toplanmayanların kılıçtan geçirileceğini söyler.

Eylemciler meydana diktikleri ve şeriat sancağı olarak adlandırdıkları yeşil bayrağın çevresinde dönmeye, tekbir getirmeye ve zikretmeye başlarlar. “Şapka giyen kafirdir. Yakında yine şeriata dönülecektir.” diye bağırarak bir isyan hareketi başlatırlar.

GÜVENLİK GÜÇLERİNİN MÜDAHALESİ

Olayların ilçedeki askeri birlikte duyulması üzerine alay komutanı, yedek subay Kubilay’ı bir manga askerle birlikte olay yerine gönderir. Kubilay askerlerin yanından ayrılarak tek başına eylemcileri arasına girer ve teslim olmaya ikna etmeye çalışır. Silahlı eylemcilerden biri ateş ederek Kubilay’ı yaralaması üzerine askerler ateşle karşılık verirler ancak tüfeklerinde öldürücü etkisi olmayan manevra fişekleri olduğu için tesiri olmaz. Elebaşlarından Derviş Mehmet “Bana kurşun işlemiyor.” diyerek halkı kutsal bir vazifesi olduğuna ikna etmeye çalışır.

Kubilay yaralı halde uzaklaşarak cami avlusuna sığınsa da Derviş Mehmet ve arkadaşları peşinden gelerek testere ağızlı bağ bıçağı ile Kubilay’ın başını bedeninden ayırır.

Kesik başı bayrağın sopasına iple bağlarlar. Olay yerine sonradan gelen Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki de açılan ateş sonucu hayatını kaybeder.

Olay yerine gelen takviye birliklerin “Teslim ol!” çağrısına uymayan eylemciler ile askerler arasında çatışma sonucu göstericilerden Derviş Mehmet de dahil bazıları ölürken kaçmaya çalışan elebaşları ve eylemcilerin hepsi tutuklanır.

OLAYIN ANKARA’DA DUYULMASI

Kubilay Olayı, genç Türkiye Cumhuriyeti’nin 1925’teki Şeyh Said İsyanı’ndan sonra tanık olduğu önemli olaylardan biridir.

Dört gün sonra, 27 Aralık 1930 günü Dolmabahçe Sarayı’nda Mustafa Kemal Atatürk’ün başkanlığında bu konuda bir toplantı yapılır. 28 Aralık 1930’da orduya gönderdiği başsağlığı telgrafında, “Mürtecilerin gösterdiği vahşet karşısında Menemen’deki ahaliden bazılarının alkışla tasvipkar bulunmalarının bütün cumhuriyetçi ve vatanperverler için utanılacak bir hadise” olduğunu belirtir.

SIKIYÖNETİM VE MAHKEME SÜRECİ

Bu vahim olay sonrasında 31 Aralık 1930 günü Menemen ilçesi ile Manisa ve Balıkesir’in merkez ilçelerinde 1 Ocak 1931’den itibaren 1 ay süre ile Fahrettin Altay komutasında sıkıyönetim ilan edildi ve 1. Kolordu Komutan Vekili General Mustafa Muğlalı başkanlığında bir Divanıharp kuruldu.

7 Ocak 1931’de bu kez İzmir’de yine Mustafa Kemal Paşa başkanlığında ikinci bir toplantı yapıldı. Olaya doğrudan veya dolaylı katılan 105 sanık; anayasayı cebren tağyir, eyleme iştirak ve azmettirme; Derviş Mehmet’in mehdilik iddiasıyla harekete geçtiğini bildikleri halde zamanında hükümete haber vermeme veya tekkelerin seddinden sonra tarikat ayini icra ettikleri suçlamalarıyla 15 Ocak 1931’den itibaren Divanıharp’te yargılanmaya başlandı.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP