“Beşli çeteler değil, beşbinli çeteler olsa da…”
  • OLAY NET
  • Gündem
  • “Beşli çeteler değil, beşbinli çeteler olsa da…”

“Beşli çeteler değil, beşbinli çeteler olsa da…”

ABONE OL
11 Nisan 2023 17:02
“Beşli çeteler değil, beşbinli çeteler olsa da…”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Millet İttifakı cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı yarcımcısı adayları İstanbul Anakent Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Anakent Belediye Başkanı Mansur Yavaş ile Çanakkale Millet Buluşması’nda halka seslendi.

Çanakkale’de hem Millet Buluşması gerçekleşti hem de yeni Çanakkale Belediyesi hizmet binası açıldı.

Cumhurbaşkanı yardımcısı adayı Mansur Yavaş, Çanakkale’de Kılıçdaroğlu’ndan önce kürsüye çıktı.

YAVAŞ: “ESKİ DÖNEMİN 4.5 MİLYAR BORCUNU ÖDEDİK”

Mansur Yavaş, “Bunlar idare edemez dediler, eski dönemin 4.5 milyar borcunu ödedik. Ankara halkına hizmeti engellemeye çalışıyorlar” dedi. Yavaş, “Her seçim bıktık artık, kendileri gibi düşünmeyen herkes terörist” diyerek iktidara tepki gösterdi.

Yavaş, “Ama bıktık artık. Her seçim, kendileri gibi düşünmeyen; terörist. Hiçbir kusur bunların üstüne konmuyor. Pahalılık var, pazarcılar terörist; pahalılık var, soğancılar terörist. Terörist diye diye toplumun yarısını terörist diye itham ettiler. Bizler de en az onlar kadar Müslüman, en az onlar kadar vatanseveriz. Teröriste terörist, katile katil deriz. Hiçbir zaman mevsimlik vatanseverlik yapmayız, kimse de bizim vatanseverliğimizi ölçemez. Çok daha güzel günlerde buluşmak üzere. 15 Mayıs’tan sonra bu korku iklimini üzerimizden atıp baharlar yaratmak üzere ve CHP Sayın Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu’nu inşallah 13. Cumhurbaşkanı yaparak bütün Türkiye’ye bahar gelecek” diye konuştu.

Mansur Yavaş’ın konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:

“Kurtuluş Harbi’mizin önsözünün yazıldığı Çanakkale’deyiz. Sayın Genel Başkanımız, Ekrem Başkan ve benim bugün ilk mitingimiz. İnşallah iktidara yürüyüşümüzün önsözü de yine Çanakkale’den başlasın. 2019 yılında aday olduğumuzda, bizler için de hep şu sözleri söylediler: ‘Bunlar idare edemezler. Bunlar üç koyunu güdemezler. Belediyeleri batırırlar…’ Hatta biliyorsunuz İstanbul için, ‘İstanbul düşerse Kudüs düşer’ dediler. Hatırlayınız, bizler sosyal yardımları kesecektik, işçilerin hepsini işten çıkaracaktık, hatta Ankara’da su sayaçlarını PKK’lılar okuyacak, DHKP’liler de evlere faturaları getireceklerdi. Bunun hepsi tamamen korku siyaseti. Mevcut yağma düzenini, imar rant düzenini devam ettirmek için vatandaşı sürekli olarak korktular.

* Peki neler oldu? İş başına geldik, hiçbir işçiyi işten çıkarmadık. Tam tersine artık hiçbirisi siyasi propagandaya, maçlara götürülmüyor. Alnının terini, maaşını, ikramiyesini gününde alıyor. Eski-yeni ayrımı yapmadan o işçilerle gül gibi geçiniyoruz. Sosyal yardımlara geldik, eskiden Ankara’da 3-4 ayda, sadece birer tane koli dağıtılırdı. Bu sistemi kaldırdık. ‘Başkent Kart’ diye bir kart verdik. Belediyenin verdiğini değil, o anne çoluğunun çocuğunun ihtiyacını oraya düzenli olarak yatırdığımız parayla gidiyor, bakkaldan kendi alıyor. Üstelik bunlar bir kişiden de alınmıyor.

* Semtlere, köylere kadar dağılıyor, bakkallar da para kazanıyor. Süt dağıtıyoruz. Destek alan ailelerden 60 bin öğrenci şu anda ücretsiz otobüs kullanıyor. 16 bin uzaktan gelen öğrencinin servis ücretini biz ödüyoruz. Yine destek alan ailelerden 15 bin tanesine aylık 330 lira para yatırarak sabah evden aç gelip öğrenme güçlüğü çekmemesi için çalışıyoruz. Bunlar hep ilk defa oldu.

* Onlarca kreş açtık, yetmedi. Hükümet söz verdi, her yerden doğal gaz bulduk ya, doğal gaz vereceklerdi. Bakın ABB olarak geçen yıl, 220 bin aileye üç ay düzeli olarak doğal gaz yardımı yapmak suretiyle Ankara’da destek alan hiçbir aileyi üşütmedik. Şu anda ABB, çocuklar proteinsiz kalmasın, gelişimlerini tamamlasınlar diye, her ay 200 bin aileye düzenli olarak birer kilo et parası yatırıyor. 

* Süt, ekmek yardımı gibi yardımlar yapıyoruz, amacımız şu: Her aile çoluğunu çocuğunun gıdasız, proteinsiz yetişmesini engellemek, insani ihtiyaçlarını almak. Sayın Genel Başkanımızın sık sık söylediği, aile destek sigortasının küçük bir örneğini şu anda biz Ankara’da uyguluyoruz. İnşallah 15 Mayıs’tan sonra bütün ülkede bu uygulanacak.

* 4 buçuk milyar eski dönemin borcunu ödedik. 8 Nisan’da biz görevi aldık. 28 Nisan’da bir kararname çıktı. Eskiden belediyenin yapamayıp da Ulaştırma Bakanlığı’na devrettiği metroya aylık 15-20 milyon lira para kesilecekti, öyle öyle borç bitecekti. Biz geldik ya maç oynanırken kural değişti. Şimdiye kadar 4 yılda kesilmesi gereken para 100-150 milyon lira bile değilken bizden şu ana kadar 1,5 milyar lira para kestiler ki hizmet edemeyelim diye. 

* Ama ne oluyor, Ankara halkına yapılacak hizmeti engellemeye çalışıyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar, geçen yıl kredibilitesi en yüksek belediye ABB. Bu sene de depreme dayanaklı belediyelerde Ankara, İstanbul dahil 10 belediyeden 8 tanesi Millet İttifakı belediyesi. Demek ki yönetebiliyoruz. Yeter ki vatandaş kendimizi gösterme fırsatı versin.

* Eskiden ziraat odalarına birer tane traktör verip biraz da anız dağıtıp kırsal kalkınma yaptık demişler. Şu anda yaptığımızı söyleyeyim: 39 bin çiftçinin tümüne tohum, gübre, sıvı gübre, mazot veriyoruz. 3-4 yılda yaptığımız bu destekler karşısında 35 bin çiftçinin cebine 4,5 milyar para geldi. Pandemi döneminde ve şu anda da Ukrayna-Rusya savaşı nedeniyle buğdayda sıkıntı var. Ülkemizde tarımın mutlaka desteklenmesi lazım, biz de bunun için destekliyoruz. 

* O yetmedi, şu anda bir projeyle güneş enerjisi vermek suretiyle çiftçinin daha az maaliyetle, daha fazla üretmesini sağlayıp hem Ankara halkını aç bırakmıyoruz hem de o çiftçinin alnının terini kazanmasını sağlıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı Adayımız, anayasamızda zorunlu olan tarıma destekle ilgili bütün kuralların tam olarak uygulanacağından bahsetmişti. İnşallah tamamını uygulayacağız.

* Şimdi de korkutuyorlar. Hükümet değişirse şöyle olur böyle olur. Çok daha güzel olur, örneği Ankara, İstanbul, 11 büyükşehir belediyesi, 250’ye yakın il belediyelerimiz. Buralarda yaşayanların hepsi mutlu.‘Yapamaz’ dediler, en son Avrupa Başkent Belediyeleri Başkanı oldum, dünya çapında bir ödül aldım. Söz verdik, dedik ki, ‘Şeffaf olacağız, bütün ihalelerimiz açık olacak.’ İsrafı kaldırdık, hep tasarruf sağladık. Avrupa Şeffaflık Ödülü aldık. O yetmedi, şu anda memnuniyet açısından da Ankara olarak bronz ödül aldık.

* Ben diyorum ki artık bu kavga siyaseti, korkutma siyaseti bitsin. Biz, bizlere oy vermeyenlere ağzımızı açıp tek kelime kötü söz söylemiyoruz. Herkes istediği gibi düşünebilir. Biz de istediğimiz gibi düşünebiliriz. Onlar gibi düşünmek zorunda değiliz, onlar da bizim gibi düşünmek zorunda değil. Ama bıktık artık. Her seçim, kendileri gibi düşünmeyen; terörist. Hiçbir kusur bunların üstüne konmuyor. Pahalılık var, pazarcılar terörist; pahalılık var, soğancılar terörist. Terörist diye diye toplumun yarısını terörist diye itham ettiler. 

* Bizlerde en az onlar kadar Müslüman, en az onlar kadar vatanseveriz. Teröriste terörist, katile katil deriz. Hiçbir zaman mevsimlik vatanseverlik yapmayız, kimse de bizim vatanseverliğimizi ölçemez. Çok daha güzel günlerde buluşmak üzere. 15 Mayıs’tan sonra bu korku iklimini üzerimizden atıp baharlar yaratmak üzere ve CHP Sayın Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu’nu inşallah 13. Cumhurbaşkanı yaparak bütün Türkiye’ye bahar gelecek.”

İMAMOĞLU: ‘ÇANAKKALE RUHUNU KAYBETMEMELİYİZ’

Yavaş’ın ardından kürsüye İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu geldi. Çanakkale ruhunu hiçbir zaman kaybetmemeliyiz” diyen İmamoğlu,”Çanakkale barışın değerini öğreten bir savaştır” diye konuştu.

İmamoğlu, Demokratik seçimler milletimiz için bir irade beyanıdır. Bu nedenle seçimlerde her koşulda millet kazanır ve sadece kendi iradesini yine millet beyan eder. Yine öyle olacak yine millet kazanacak yine birlik kazanacak ve kardeşlik kazanacak. Sonuçta milletin ittifakı kazanacak. Sonuçta adaletin hak ve hukukun mücadelecisi ve bu sürecin, ittifakın lideri 13. Cumhurbaşkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu kazanacak dedi.

İmamoğlu, şunları söyledi:

* Milletçe hangi koşulda olursa olsun bir arada olabilmek, birlik olabilmek, acıları sevinçleri paylaşabilmek mutlak gerekli olan şarttır. Çanakkale ruhu milletçe hepimizi sarar, sarmalar. Bize millet olduğumuzu hatırlatan yerdir. Bu topraklarda huzur içinde yatan şehitlerimiz vatan uğruna kendilerini feda ederken; hiçbir şart, hiçbir koşul beklemeksizin şarkı söyler gibi cepheye koştular, canlarını verdiler.

* Dün Tokat’taydım, Kınalı Ali’yi, 15’lileri bilirsiniz. İşte bu destan bu milletin her ferdinin her etnik kökenden her milletten insanının yazdığı büyük bir destandır. Çanakkale aynı zamanda bir savaş değil, barışın değerini öğreten bir savaştır. Mazlum milletlerin bağımsızlığa dönük mücadelesinin en önemli simgesidir. Çanakkale ruhu bizi millet olarak sahip olduğumuz manevi hazinelerimizin en değerlerinden biridir. Bu ruhu asla kaybetmemeliyiz. Bu ruhu asla zayıflatmamalıyız. Hep birlikte işte o zaman ortaya konan ruhu 21. Yüzyılın koşullarında temsil etmeli ve mücadelemizi sonsuz vermeliyiz.

* Hiçbir fark gözetmeksizin her kökenden her inançtan herkesin gençlerin can verdiği bu vatan için bu zafer aynı zamanda eşitsizliklerin, adaletsizliklerin dize getirilmesi içinde önemli bir simgedir. Bu topraklarda adalet içinde yaşamak, özgür ve eşit yaşamak, birliğimizi, kardeşliğimizi korumak uğruna hep beraber o can vermiş şehitlerimize layık olmak zorundayız. Çanakkale’de birlik ruhuna, Kurtuluş Savaşı’ndaki bağımsızlık tutkusuna, cumhuriyetimizin yüksel ideallerine hep birlikte sahip çıkacağız. Çanakkale kahramanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün işaret ettiği yönde hep birlikte ilerleyeceğiz.

* Bu ülkede daha iyi yaşam koşullarını oluşturmak… Siyaset bu sorunun cevabını bulma arayışında en üstün yeteneklerini ortaya koymak zorundadır. Seçimler bu milletin bu soruya daha iyi koşulları elde edebilmek çabasına en önemli cevaptır ve mücadelenin adıdır. 14 Mayıs’a hep birlikte bu anlayışla ve bu olgunlukla yol yürüyeceğiz.

* Demokratik seçimler milletimiz için bir irade beyanıdır. Bu nedenle seçimlerde her koşulda millet kazanır ve sadece kendi iradesini yine millet beyan eder. Yine öyle olacak yine millet kazanacak yine birlik kazanacak ve kardeşlik kazanacak. Sonuçta milletin ittifakı kazanacak. Sonuçta adaletin hak ve hukukun mücadelecisi ve bu sürecin, ittifakın lideri 13. Cumhurbaşkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu kazanacak.

* Bu millet cumhuriyetin ikinci yüzyılına ve 21. Yüzyılın önümüzdeki sürecindeki dönemine, çocuklarımızın ve geleceğimizin teminatı olan gençlerimiz için yoğun bir mücadeleye hep birlikte koşacağız. Kol kola koşacağız. Altı siyasi parti bir araya; işte ülkemizin revizyonu için, reformu için; farklı görüşlerde olsa da ana prensipleri oturtmak için bir araya geldi. Sürece liderlik yapan 13. Cumhurbaşkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun yoğun mücadelesiyle birlikte her şey toparlandı artık önümüzde 14 Mayıs’taki seçimi kazanmak var.

* Bu süreç sadece rol alan sayın cumhurbaşkanımız ya da altı lider ya da kıymetli dostum Sayın Mansur Yavaş ve ben değiliz. Sadece siyasi aktörler, adaylarımız da değil. Hep birlikte sizlerle mücadele etmeliyiz. Hep birlikte eşimizi, dostumuzu, komşumuzu, iş ortağımızı herkesi ikna etmek için güler yüzle, iyi konuşarak, iyi dinleyerek hayatımızın en üstün mücadelesini vermeye var mısınız? 

* Sandıklara gideceğiz büyük bir oy patlaması yapacağız. Aynı zamanda hep birlikte sandıklara sahip çıkacağız. Sandıklarda da hep birlikte görev almaya var mısınız? 15 Mayıs sabahı için tek şey kalıyor o da belli. Her şey çok güzel olacak.

KILIÇDAROĞLU: SİZİN HAYALLERİNİZ BAY KEMAL’İN HEDEFİ OLACAK

Son olarak cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, “iktidar” sloganlarıyla İmamoğlu’nun ardından kürsüye geldi.

Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

*Uzun süre yağmurun altında kalmanıza gönlüm izin vermiyor. Sana söz Çanakkale bu ülkeye barışı getireceğim. Huzuru getireceğim. Bu ülkeye gerçek anlamda demokrasiyi getireceğiz, gerçekten de hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek, gerçekten de bu ülkeye işi aşı getireceğiz. Gerçekten de hiçbir anne çocuğunun beslenme çantasına ne koyacağını düşünmeyecek.

* Emekliler… Hiç merak etmeyin. 2015’ten bu yana emeklilere asgari ücret kadar ramazan ve kurban bayramında birer maaş ikramiye  verilsin dedik. Yapmadılar. Eksik yaptılar. Göreceksiniz önümüzdeki kurban bayramında emeklilerin aylığı 15 bin lira olarak banka hesaplarına yatacak. Hiçbir ailede yoksulluk sınırının altında gelire izin vermeyeceğiz. Her ailenin asgari gelir güvencesi olacak.

* Gençler en büyük şikayetinizin torpil olduğunu biliyorum. Ama size sözüm söz devlette liyakati sağlayacağız. Sözlü sınavı kaldıracağız. KPSS’den ne aldıysanız atamanızı yapacağız. Aşınız olacak, işiniz olacak. Çalışmanız için her türlü çabayı göstereceğiz. Sizin hayalleriniz Bay Kemal’in hedefi olacak. Cumhuriyetin 100. yılında 100 bin öğretmenin atamasını yapacağız. Bütün köylerdeki okulları açacağız.

* Çanakkale’yi geçilmez kılan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve orada yatan binlerce şehidimiz. Çanakkale ayrıca Mustafa Kemal’in liderliğini pekiştirdiği bir savaştır. Çanakkale, Kurtuluş Savaşı’mızın önsözüdür. 1915’te bir tek düşman askeri Çanakkale’yi aşamadı. 3 yıl geçti, tek kurşun atılmadan aynı düşman gemileri Dolmabahçe’de demirlediler. Tek adamın, tek bir insana verilen yetkinin ülkeyi ne hale sürükleyeceğini anlamanız için anlattım. Biz tek adam rejimine karşıyız, bu ülkenin çıkarları için tek adam rejimine karşıyız. Milli Kurtuluş Savaşı’nı veren bir ülkeyi tek adama teslim edemeyiz. CHP’nin iki kırmızı çizgisi var. Bayrağımız ve vatanımız.

* Onlar Süleyman Şah Türbesi’ni kaçırdı. İktidar olduğumuzda göreceksiniz, Süleyman Şah türbesini vatan topraklarına getireceğiz. Bizim milliyetçiliğimiz onlarınki gibi lafta değil. Bizim milliyetçiliğimizi öğrenmek istiyorlarsa rahmetli Ecevit’e bakacaklar. 

* Dünyada hastanesi olmayan tek ordu bizim ordumuz. Hastanelerini ellerinden aldılar. Bir ordunun hastanesi yoksa ciddi sorun var demektir. Bir hafta. Bir hafta içerisinde GATA’yı açacağız, askeri hastaneleri açacağız. Şanlı ordumuza teslim edeceğiz. Onlar ayrıştırmaya çalışıyorlar, biz ayrışmayacağız. Bayrağımızın altında bir olacağız. Ne yaparlarsa yapsınlar. Bakın hâlâ ne yapacaklarını söylemediler. Biz neyi nasıl yapacağımızı biliyoruz.

* İklim değişikliği var. Yaz aylarında Akdeniz havzasında ciddi yangınlar çıkabilir. Bunun için yangınları söndürecek uçaklara ihtiyacımız var. Size sözüm söz 16 cumhurbaşkanlığı uçağını satacağım, yangın söndürme uçakları alacağım.

* Amerika’ya, İngiltere’ye gönderdikleri paranın tamamını getireceğim. Beşli çeteler beni istemezler. Sakın ha Kılıçdaroğlu olmasın derler. Beşli çeteler değil beş binli çeteler olsa da kul hakkı yiyenden hesabını soracağım. Son kuruşuna kadar getireceğim o paraların ve milletimize vereceğim.

* Devletin parasını vereceksin, hortumlayacaklar. Bay Kemal seyredecek. Yemezler. Hak neredeyse Bay Kemal de orada olacak. İktidara gelir gelmez siyasi ahlak yasasını getireceğim. Kim olursa olsun halkın cebine hortum bağlıyorsa, onun hortumunu keseceğim.

* Gençler diyor ki bu asgari ücretle ne ev ne araba sahibi olabilirim. Hiç merak etmeyin kısa sürede araba, sonra da ev sahibi olacaksınız. Kendi ülkenizde çalışacaksınız, kendi ülkenizde üreteceksiniz, kendi ülkenizde kazanacaksınız. Dünya ile rekabet eden bir ülke haline geleceğiz. Türkiye, birilerinin peşinde değil, dünyayla yarışan bir ülke haline gelecek. Güç halktır, sizsiniz. 

* Astsubayların, polis arkadaşlarımızın sorunlarını biliyorum. EYT’lilere söyledim, en sonunda haklarını tespit ettiler. Olamaz diyorlardı, veremeyiz diyorlardı. Bay Kemal hangi sorunların ne zaman, nasıl çözüleceğini biliyor. Soya soya bitiremediler. O soygunların tamamını keseceğim. Endişe etmeyin, sandığa gitmeyi ihmâl etmeyin. Sandığa gidin, oyunuzu kullanın. Türkiye’nin kaderini değiştireceğiz. Gençler meraklanmayın! Geliyoruz, beraber geleceğiz.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP