Kadının prangası para…

Kadının prangası para…

ABONE OL
11 Temmuz 2022 17:56
Kadının prangası para…
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Selma ERDAL

Finike’nin portakalından çok öncesinde nam salınca parası

İnsanlık için ateş, tekerlek ve illa ki para sayılsa da gelişimin alamet-i farikası…

Bu üçlünün içindeki tek kalleş; olamadın kadına bir türlü kardeş

Ah yok musun sen para; nasıl da açtın kadının benliğinde onulmaz bir yara…

Oysa nasıl da mutluydu insan soyu; parasız günlerinde…

Özellikle de kadın; özgür, pervasız, tutsak alınmazdı

İnsan soyunun parasız dünlerinde…

Deve kervanlarıyla tıngır, mıngır gezen kervancılar

Şu paranın bir değer, kıskançça istiflenilesi, biriktirilesi…

Ve tapınılası bir muteber olduğunu varsaymaya…

Varsayımlarla yetinmeyip; gerçek yaşamın her alanında…

Temellerini atıp, kurumsallaştırmaya başladığından beri…

Ki onlar gözü kör olasıca tacirler, tüccarlar, merkantlar…

Yapılandırmaya başlayınca böylesi düzeni

Ve de merkantalizm diye bir ideoloji icat edip

Ortaçağ’da bulaştırınca bir onulmaz sayrılık, bir veba gibi tüm insanlığa

Mal takasının, değişiminin değerini; endeksleyince şu Finikelinin icadına

Kimi uyanıklar, ileri görüşlüler, kurnazlar ve fırsatçılar

Güç bende olacak diye fışkırdı içlerinde bin türlü umut

Biriktirmeye başladılar; altın, gümüş, kağıt ya da yakut

Paraya tedavül eden ne varsa

Ve biriktirdikçe güçlendiler, güçlendikçe efelendiler

Efendice yaşayanların diyarlarında…

Ama…

Şu başı, sonu sınırsız ve sonsuz olmayan yaşam sürecinde

Sincice bekliyordu Ölüm Meleği ve günün birinde çalacaktı kapıyı

Borç para almak için değil kuşkusuz, gelecekti can almaya…

İşte o günden sonra kime kalacaktı biriktirilen bunca varlık, bunca para?

Düştü mü adamın usuna, para düşkünü aklına;

Uçkur muhabbetlerinin sonucunda peydahlanan veledin

Acaba kimden olduğu sorgusu…

Hemen belirdi kurnaz kişiliğinde;

Bu kaygıya ilişkin önlemin nasıl alınacağının kurgusu

En sonunda da çözüm bulundu:

Kadına yapılmalıydı vurgusu;

Karar alındı; bedenine takıldı Bekaret Kemeri…

Ve de ardından kuruldu evlilik müessesi

Havranın, kilisenin, caminin ve devletin kutsadığı…

Böylece başlamış oldu; kadının binlerde yıllardır süren tutsaklığı…

Daha önceleri; samanlıkta, ormanda, harmanda

Canının çektiği mekanda ya da meydanda;

Canının çektiği adamla sevişen kadın

Paranın yükselişiyle; sorgulanmaya başlandı:

Söyle kadın; sen mal mısın, meta mısın?

Değer ve eder denklemleri kuruldu; bedenine ve benliğine

Tutuklandı, tutsak alındı ve böylece vuruldu kadına pranga;

Binlerce yıl öncesinde, bugün bile kendini kurtaramadığı…

Önce bedeni prangalandı, ardından da özgür benliği

Gün geldi; cadı diye suçlandı, atıldı ateşlere; yandı, yakıldı…

Gün geldi; emekçi diye oddan, ateşten kavruldu,8 Martlarda anıldı…

Kadınlık tarihi sürecinde yaşamadığı işkence, savaş, soykırım kalmadı

Son aşamada; nice, nice yüzyıldan sonrasında

Ve çağdaşlık maskeli, makyajlı günümüzde bile

Biçimden, biçime sokuldu ve sokulmakta; adamın belirlediği kalıplarla…

Adamın yetkesindeki devletin kurumlarınca işlenmekte

Örselenmekte, dokunmakta desen, desen ve dokunulmakta kişiliğine;

Acımasızca parçalanmakta, parçalara ayrıştırılmakta

Bölündükçe, bölünmekte kimliği; eş, cariye, gözde, köle, fahişe ya da ana

Ve ayağında binlerde yıldır taşıdığı paradan pranga…

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP