Günün içiden

Günün içiden

ABONE OL
27 Ağustos 2021 07:04
Günün içiden
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Nohut:

Nohut oda, bakla sofa şöyle dursun…

Bir zamanların tarımda başa güreşen ve kendi, kendini besleyen ülkesi Türkiye; bugün Kanada’dan NOHUT alıyor…

Dolar yükselince de apışıp kalıyor… Çorumlu da leblebi yapamıyor… Dolara endeksli ithalat nedeniyle…

Yoksulun aşı tencerelerde kaynatılamıyor diye yakınıyor aşçı da, ev kadını da…

Hiç yakınmayınız baylar, bayanlar; müstahak sizlere!

Üşenirseniz tarlanızı sürmeğe, ekip, biçip, üretmeğe… Özenirseniz kentli yaşamın alacalı renklerine…

Tohum yerine, beton gömerseniz toprağa

Daha çok avuç açarsınız; yabandaki arpaya, nohuda…

Eğer tencerende kaynasın istiyorsan nohut; sen Ata’nın sözünü tut. Kentte sürünen, horlanan olmaktansa; yeniden ol ULUSUNUN EFENDİSİ KÖYLÜ… Sür tarlanı; gülsün bolluk, bereketle toprağın yüzü…

Straffor:

STRAFTFOR nedir bilir misiniz? Hani şu George Friedman adlı siyasal komplo kuramcısı ve de 100 Yıl Sonra Türkiye, 10 Yıl Sonra Türkiye kitaplarının yazarı ya da Türkiye’nin gelecekteki yol haritasını (ABD’nin istediği, düşlediği, planladığı gibi) belirlemeğe soyunan zat-ı muhterem ve STRAFFOR da onun “sivil CIA” diye de tanımlanan şirketi… Ve bu şirketin internet sitesinden paylaştığı bilgiye göre son yıllarda ABD ile flörtleşen İran; nükleer güç dağıtıcısı altı ülke arasında oturmuş masaya, nükleer güç-lü adam sayılıyor açıkça…

Sen daha teröristlerini tepeleyemezken… İran var masada; nükleerci 6.dünya gücü olarak… Haberin var mı sakallı soytarı?

Dünya dua değil; nükleer güç ya da güçsüzlük bağlamında dengede… Seninse aklın; savaş sonrası ağabeyinden arta kalacak yengede…

Fay hattı:

Dünya yalnızca terör olaylarıyla sarsılmıyor. En son İzmir sarsıldı, yer depreşti; İzmit depremine oranla, neyse ki binlerce canlar yitirilmedi. Biz ki deprem gerçeğini ve bıraktığı acıları pek çok kez yaşamış bir ülkeyiz; pek çok canımızı yitirdik depremlerde, çünkü yaşadığımız ülke konuşlanmış bir uçtan, bir uca fay hattı üzerinde…

Uzmanlar endişeli, uzmanlar beklenti içinde büyük İstanbul depremi bağlamında… Ama egemenlerin değil ki umurunda… Ne önlem, ne uyarı? Ülkede buldular bunca hıyarı… Önceki depremlerin müsebbibi açık giyinen kadınlardı, Atatürkçü/Ergenekoncu askerlerdi. Yaşanacak ilk sarsıntıda; ölümlerin potansiyel deprem sorumlusu olarak da acaba kimler gösterilebilir? Bilindiği gibi hiçbir zaman yetkililer, etkililer sorumluluk almaz. Suçlayacak birilerini bulamazlarsa da ihale; CENAB-I ALLAH’a havale edilir.

Terör, deprem, sel, trafik; ülkenin nüfus planlama yöntemleridir. Bu nedenle verilir kadınlara en az 3 çocuk doğurun diye buyruk ki kısa kalmasın kuyruk…

Sakın boş durma ümmet-i Müslüman! Unutma! Çocuk peydahlamak senin en birinci vazifen! Felaketlerde yitirilen insanların yarattığı boşlukları doldurmazsan eğer bak işte ahali gelir ta Afganistan’dan…

 

Ve 30 Ağustos’a doğru

Son yıllarda “Türklük yok” diyenler, Malazgirt Meydan Muhaberesi edebiyatı yapıyorlar. Oysa 26 Ağustos Büyük Taarruz’un başlangıcı hem de Türkler’i yok saymaya kalkışanlara karşı yapılan taarruzun başlangıcıdır. O günde Gazi Mustafa Kemal var. O günde Ordular Ilk Hedefiniz Akdeniz’dir diyen en büyük Başbuğ var. Bu günün ardında 30 Ağustos Zafer Bayramı var ve ne yazık ki bu zaferi bir türlü içine sindiremeyen hainler de var. Onlara karşın bizler de varız, hep var olacağız ve 30 Ağustos Zafer Bayramımız’la birlikte tüm ulusal bayramlarımızı coşkuyla kutlayacağız.

 

Didim, 26 Ağustos 2021

 

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP