• OLAY NET
  • Manşetler
  • “Aşı kullanmayı” salık vermeden önce: Emekli aylıkları…

“Aşı kullanmayı” salık vermeden önce: Emekli aylıkları…

ABONE OL
6 Temmuz 2021 17:19
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Böyle bir gelişme olacağı günler/ aylar/ yıllar öncesinden belliydi!

“Perşembenin getireceği, çarşambadan bellidir” der ya özlü söz…

Baştaki “iktidar” belli, “iktidarı” oluşturan isimler belli, “iktidarın” bu güne değin ortaya koydukları belli, “iktidarın” yurttaşın yaşamının içinde ne denli yer aldıkları belli…

Sonucun bundan daha “iyi” olmasını beklemek kısır döngü olurdu!

Baksanıza kullandıkları sözlere; “iktidar”, bu ülkenin değil/ üstelik dünyanın her hangi bir ülkesinden de değil, uzayda bulunan bir gezegenden “dünyaya” fırlatılmış gibi…

Kalabalıklarda, onlarca/ yüzlerce/ binlercenin gözlerinin içine bakarak, “biz aç, açık, yoksul bırakmadık” diyerek alkışa boğuluyorlar!

Biri çıkıp da, çektiği geçim kaygılarının “canını” yaktığını, “ağrılarının” yaşamını karabasanlara sürüklediğini söylemiyor/ söyleyemiyor!

***

Yalanımın olmadığını bilmeyen yok!

Gerçekten ülkede “aç, açık” yok mu; yoksa algı operasyonu mu?

Öyleyse bizim gördüklerimiz, yolumuzun üstünde sesini duyduklarımız, kapı gerisinden gözlemlediklerimiz; yalan mı?

Bundan bir süre önce bir haber vardı, bir araştırma sonucu…

“İnsan sağlığı için çevre sağlığı zorunlu. Covid 19 sağlıksız çevrenin sonucu” diyordu.

İnsanların beyinlerine abanan çarşaf çarşaf gazete haberlerini, platolarda hazırlanmış görüntüleri, korkuyu kalıcılaştırmak için “hep aynı kişilerin” konuşmalarını, daha çok aşı olunması için çırpınışları duymayan var mı?

Sağlıksız çevrenin neden olduğu covid 19’un insanlara yansıması…

İnsanlar böyle mi kurtulacak salgından, böyle mi uzaklaştırılacak korkularından, böyle mi kavuşacaklar özlemlerine…

***

Kime söylediğim, kime anlattığım, ya da sözümün kime olduğu o denli önemli mi!

Şöyle; toplumun/ yurttaşların sağlıklı olmasını istiyorsanız, beslenmesinin de sağlanmasını gerçekleştirmek zorundasınız!

Öyle “aç, açık yok” denerek, “sokağa inin, insanlara sarılın” yönlendirmesini yaparak sorunlar çözülecek olsaydı, kanımca en şanslı Özal “iktidarı” olurdu!

Ülke çağ atlayacaktı, yoksulluk bitecekti, işsizlik sona erecekti, tozpembe düşler gerçek olacaktı…

Olmuyor öyle…

Nedeni de, “söylenenlerle/ yapılanlar” uyuşmadığından, iki atom hidrojen/ bir atom oksijenin su olduğunun unutulmasından…

“Aç, açık yok” dediğiniz yerde; hemen köşeyi döndüğünüzde/ duvar dibine kıvrılarak uyuyan, maaşı ay sonuna yetmeyen, üniversite mezunu çocuğunun işsizliğinden “yaşamı” kanayan, tencere kaynatamayan milyonlar bu ülkenin yarası…

Buysa “aç, açıkta” olmamak, buysa “doymak”, buysa “iktidarın” sevinci; kalsın, isteyenlere dağıtılsın, isteme ben!

***

TÜİK verilerine göre, tüketici fiyat endeksi haziran ayında yüzde ikiye yakın artmış. Yıllık olarak da onyedibuçuk olmuş…

Bu bulguları paylaşan devletin kurumu…

Aylık verilen zammı düşünmeseniz bile, elektriğe en son gelen zam yüzdeonbeş değil miydi?

Elektriğe gelen zammın yansımayacağı hiçbir şey yok!

Yine geçtiğimiz hafta ekmeğe yüzde yirmi zam gelmedi mi?

Yağa, şekere, pazar tezgahını dolduran ürünlere yapılan zamlar…

Oysa “aya gidecek” günler sayan bir ülkeydik,

Oysa “Karadeniz doğalgazı” sevincimiz gerçek olacaktı,

Oysa “büyüme” de aldığımız yol olağanüstüydü,

En önemlisi de “dünya” içinde bulunduğumuz bolluktan/ doyumdan ötürü bizi kıskanacaktı!

Yılın ikinci yarısında emekliye verilen yaklaşık sekizbuçukluk zammı, pazılın neresine koyabilirsiniz?

***

Sağlıklı bir çevrede, sağlıklı bir toplum, sağlıklı bireyler olmasını istiyorsanız;

Bireylerin gereksinmelerinin sağlanması, için politika üretmelisiniz,

Çalışana “sıkıntı” oluşturmayacak maaş/ işsizine “hak ettikleri” yerde iş/ emekliye kimseye el açmayacak biçimde yetecek aylık vermek zorundasınız!

O birden çok/ yapmadıkları/ anlamadıkları “işlerin” başında olan, “hak etmedikleri” biçimde kasaları doldurulan, “iktidarın” seçilmişlerine ödenen “haksız kazançlar” aklınızı bir köşesinde tutun!

Bu ülkenin okullarında dirsek aşındırmış, yıllarını okullarına vermiş, umudunu okulda aldığı eğitime bağlamış yurttaşlar azımsanacak sayıda değil!

Ülkenin ekonomik çarkını döndüren, gecesini/ gündüzüne katan bunlar…

İşsiziyle, çalışanıyla, emeklisiyle…

Sağlıklı çevre, sağlıklı toplum, sağlıklı bireylerle olur;

Tartışacak bir şey var mı?

***

İşin içerisine yalan,

İşin içerisine yanlış,

İşin içerisine “bencillik hırsı” girmişse eğer;

Acılar da, kaygılar da, sancılar da, doyumsuzluk da büyür gider!

İnanır mısınız, “iktidarın” sokağa inip/ inmediğini, “aç, açık” olup/ olmadığını anlayıp/ anlamadığını düşünüyorum!

Bu akşamdan sonra emekliye; yaklaşık sekizbuçukluk zammı nasıl yaptıklarını, nasıl bir özveride bulunduklarını, “iktidarın” bunu gerçekleştirmek için gecesini/ gündüzüne nasıl kattığı masallarını dinleyeceğiz!

Ancak dikkat edilmesi gereken olgu şu; yapılan zam, daha gelmeden çoğu ile gitti, umalım daha çoğu alınmaz!

Bu arada, covid 19 için “aşı kullanmayı” salık vermeden önce; sağlıklı bir toplum için, bireylerin “doyumunu” sorsanıza…

Bunca sözden sonra sorum; başka bir gelişme olacağını düşünen var mıydı?

050721

 

 

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP