Bu zam yetmez!                         

ABONE OL
6 Ocak 2020 19:49
0

BEĞENDİM

ABONE OL

 

Asgari ücretin ardından memur-emekli maaşları da açıklandı.

Aynı gün, günler öncesinden sıkça yinelendiği gibi “kontrollü” biçimde belirlenen enflasyon rakamları göz önüne alınarak…

Memur emeklilerine yüzde beşbuçuk,

SSK ile Bağ-Kur emeklilerine yüzde altıbuçuk…

Gerek asgari ücreti, gerekse emekli maaşlarını belirleyenlerin sokakla, marketle, pazarla ne denli sıcak ilişkide oldukları da aldıkları kararlardan belli oldu.

Alım gücü rafa kaldırıldı!

***

Gerçekten geçtiğimiz yıl yurttaşın cüzdanına etkiyen enflasyon, belirlenen zamla onarılmış sayılacak mı?

Hangi memur ya da işçi emeklisine sorularak karar verildi o da bilinmiyor!

Halkın “vekili”, yaşamını sürdürebilmek için istediği maaşı bir gecede nasıl alıyorsa, bu ülkenin emekçisine de o olanak, ya da o söz hakkı verilmesi doğru olmaz mı?

Demek ki ulusal istence “yaşamını nasıl sürdüreceği” sorulmamalı, “seçilmişin” verdiği ile yetinmeli!

Çalışan emekçinin, yıllarca prim ödeyip emekli olan dar gelirlinin “alım gücü” sağlanmış olacak mı böylece?

Eğer delirmediysek;

Açıklanan zammın komikliğinden gülüyoruz!

“Yeterli” diyenlerin bilgisizliğine-görgüsüzlüğüne gülüyoruz!

Yurttaşı “açlığa-yokluğa” sürükleyişlerine gülüyoruz!

Elektriği, doğalgazı, suyu, zorunlu gereksinmeleri bilmeyişlerine gülüyoruz!

Geçimi bilmeden “karar alıcı” oluşlarına gülüyoruz!

***

Canlının yaşamını sürdürebilmesi için önceliği olan gereksinme denildiğinde;

Beslenme, ısınma, ulaşım, kira, giyim akla gelmez mi?

Yapılan yüzde altıbuçukluk zamla dört kişilik değil, iki kişilik bir ailenin “öncelikli” gereksinmelere ödeyeceği miktarla, 2020 yılı için belirlenen rakam karşılaştırıldığında “belirleyiciler” haksızlık yapmadıklarını söyleyebilecekler mi?

Bırakın öyle uzun araştırmalar yapmayı, komisyonlar oluşturmayı, ikirciklik yaşanacak polemikleri…

Her gün karşı karşıya kalınacak “iki” gereksinmeyi düşünseniz bile, “uygun bulunan” zamla örtüşmeyeceğini bilmeyen olmaz!

Ya da pazara çıktığınızda alınacak “iki” ürünü göz önüne getirseniz de…

Yer kürenin neresinde;

Fiyatlar yüzde ellinin üzerinde artarken,

Alım gücü yetersizliğinden dolayı aile içi erinçsizlik yaygınlaşırken,

Piyasanın üzerinde karabasanlar dolaşırken…

“Açlık sınırı” altında belirlenen “maaş zammı” yeterli bulunur?

***

Bu belirlenen asgari ücretle memur-emekli maaşlarının bir anlamı olmalı…

“İktidar”, daha az ödeme yaptığı için “asgari ücretli ile emekli” yaşama tutunmaktan zorlansalar bile;

Başta patronları sevindirmiş olacak!

Ardından da “iktidardan” ergileneceklere bolca ayıracak ekonomik güç oluşturulmuş olacak!

Asgari ücretli ile memur-emekli açısından bakılınca işler yalın olmasına karşın, “iktidar” açısından anlamsız olabilir!

Asgari ücretlinin, memurun, emeklinin geçtiğimiz yılın koşullarına göre bile zorluklar yaşadığını bilmeyen bir “iktidar” diyeceğim…

“Bilse” bunu yapar mı, yapmaz mı o da belirsiz!

Kendi yurttaşını “açlık sınırı” altında yaşamaya zorlayan bir “iktidar” olmamalı…

Sıkça sığınmacılar için yapılan harcamayı anımsatan “iktidar” sözcülerini düşününce…

Bir terslik, bir çelişki, bir bilinmezlikten başka bir şey gelmiyor aklıma…

***

Şurası açık net…

2020 yılı için belirlenen asgari ücret ile memur-emekli maaşları “alım gücünü” sağlamayacak, yurttaşın “insanca” yaşamasını engelleyecek, geçtiğimiz yılın gerisine iteleyecektir!

Ne sokakta rahat gezebilecek, ne pazarda gereksinmelerini alabilecek, ne çocuğuyla parka gidebilecek, ne bir dostunu ağırlayabilecek, ne de elektrik-doğalgaz kullanırken çok sıkı düşünmeyecek…

Kitap okumayı, sinemaya-tiyatroya gitmeyi, yaz ayında bir haftalık dinlenceye çıkmayı, ayda bir kez çocuklarıyla mangal yapmayı demiyorum…

İnsan diyorum, yaşam diyorum, mutluluk diyorum…

Bu zam yetmez, diyorum!

040120

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP