Bir Kazım Özgan anısı…  

ABONE OL
29 Nisan 2019 19:12
0

BEĞENDİM

ABONE OL

 

Kaç yıl geçti ki aradan? Beş yıl mı, on yıl mı, daha fazla mı? O yıllarda, bir panel sonrası köşeye taşıdığım “Kozan” yazısını, Kazım Özgan’ın yeniden “aynı” görevde olması nedeniyle okunmasını yerinde buluyorum. Okurun ilgisine:   

Kozan Belediyesi’nin düzenlediği ‘Dünden Bugüne Kozan-Kurtuluş Günleri’ paneli için yine Kozan Belediye Sineması’ndayız. (Söylemesi ayıpsanmasın. Yine, diyorum. Çünkü alıştık artık bilgi şölenlerine… Her ay, sabah kahvaltısı gibi… Günlük gazete okuma alışkanlığı gibi bir şey artık bu şölenler.)

Sinemada, ortaokul yıllarımdan tanıdığım İstanbul İl Kültür-Turizm Müdürü Doç. Dr. Ahmet Emre Bilgili, BARIŞ’ta yazmasına karşın yeni tanıma fırsatı bulduğum Avrupa Parlamentosu Üyesi-Eski Milletvekili Cevdet Akçalı, Kozan Haber Gazetesi’nin yeni köşe yazarı Yalçın Karaoğlu, CHP Adana İL yönetiminden Gürsel Yurdadoğ ile aynı masa etrafındayız…

Şaka yanı ağır söyleşiyoruz. Söyleştikçe gülüyoruz… Akçalı ile ‘Büğelek’  den konuşuyoruz, aramızda. ‘Cuma günleri çıkardı. Öğle dolayların, herkes yazılanları konuşurdu bir saat boyunca’ dedi. Sonra da ‘BARIŞ neden yerel haber ağırlıklı değil’ diye de sordu bana…

Daha yanıt vermeme fırsat kalmadan masadakilerle birlikte ayaklandık. Çaylarımız bile yarım kalmıştı. Salona girdik…

Perşembe, sinemanın film izleme salonu doluydu.

Bu ilgiyi, iki gün önce Turunç Düğün Salonu’nda Ticaret Borsası ile Ticaret Odası’nın düzenlediği ‘teşvik kredisi’ ile ilgili panelde de görmek isterdim. Yoktu ama! Yirmi-otuz kişilik bir kalabalığa sunum konuşmasıyla birlikte bilgiler verildi. Sanki izleyiciler zorla ordalar gibiydi. Sandalyenin uçlarında oturuyorlar gibiydi. Bulunanların ilgi alanı olması gerekirken uzaklarında gibiydi… Günün moda deyimiyle ‘konsantrasyon (yoğunlaşma)’ sağlanamadı, neden?

Saygı duruşu, İstiklal Marşı, Başkan Özgan’ın sunumu, Kaymakam Uçar’ın konuşması, ardından Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak başkanlığındaki panelistler…

Başkan Durak’ın, panele katılanlar kadar izlemeye gelenleri de hoşnut eden açılış konuşmasının ardından, ilk söz Cevdet Akçalı’ya verildi…

Akçalı’nın, ellilere dayanan anısı ilginç olduğunca bu gün için oldukça düşündürücüydü… Kozan’ın asfaltsız yolları, yoldan geçen araçların toz kaldırması nedeniyle ardından laflamalar… O günün koşullarında yolların asfaltlanmasını değil de, araçların ağır gitmesini isteme… Bu arada ‘Büğelek’ ile mutlu olma…

İkinci konuşmacı Bilgili’nin getirdiği öneri bugün için çok önemliydi… Kozan’da, bir Arkeoloji Müzesi açtırmak için şimdiden çalışılması gerektiğini uzun uzun anlattı. Kozan’da bulunanların, dışarıdaki Kozanlıların bu konuyu hiç gündemden düşürmemelerini salık verdi. Basının, sivil toplum örgütlerinin direnmesi gerektiğini, söyledi… Kozan’dan çıkarılan tarihi belgelerin Adana’da sergilenmesinden Kozan’ın pek yararlanamayacağının altını çizdi.

Diğer konuşmacılardan Nurettin Serinoğlu, araştırmaları sonucunda ‘Rönesans’ın Kozan’da başladığını’ anladığını söylerken, konuşmacı İsmet İpek’de ‘Ermeniler Kozan’da devlet kuramamış, yalnız baronluk-derebeylik yapmıştır’ dedi…

Konuşmacılara ayrılan onbeşer dakkalık süre bitti. Konuşmacılara sorular…  Soru Akçalı’ya…

Soru: Birçok görevlerde bulunduğunuzu, üstelik milletvekilliği de yaptığınızı biliyorum. Peki, Kozan için ne yaptınız?

Yanıt:( Akçalı biraz gergin) Ne yaptınız derken ölçünüz nedir bilmiyorum. Ancak Avrupa Parlamentosu Üyeliği yapmam, çeşitli ülkelerin yeniden yapılaşmasına katkıda bulunmam siz Kozanlılara gurur vermiyor mu? Kozan’a yatırım mı yapmak bir şey yapmak oluyor?

Bana sorarsanız; Avrupa’da söz almak, bazı ülkelerin yapılaşmasına katkı yapmak hiçte beni ilgilendirmiyor. Milletvekilliği yapmak, gazetelerde-dergilerde dünya ile ilgili yazılar yazmak da beni pek ilgilendirmiyor. Elli yıl önce yapılan bir gazete çalışmasının ısıtılıp ısıtılıp soframıza aş yerine sunulması da beni o denli ilgilendirmiyor…

Akçalı’nın Kozan’a ne yaptığını düşünüyorum, Başkan Özgan’ın Büyük Cami önü çalışmasını izlerken. Kozan’ın hangi gerek ekonomik, gerekse kültürel çalışmasında izi var onu düşünüyorum. Manastırın bozulduğu yıllarda nasıl bir tepki gösterdiğini de…

Bir de Kozan’dan tüyenlerin tutturduğu türküyle avunmak istemiyorum…

‘Kozan dağı çatal matal

Arasında aslan yatar’

***

Panel bitişi Belediye Sineması’ndan çıkıp, topluca Büyük cami önüne yürüyoruz…

Düşünüyorum da…

Geçmişte Mustafa Azgın’ın, bu gün de Kazım Özgan’ın yaptıklarını görmezden gelmek, yadsımak hiçte dürüstçe olacağını sanmıyorum…

Aşağı-Yukarı Çarşı’nın yeni yüzüne bakıp da, eskisiyle(üç-beş ay öncesiyle) olan ayrıma duyarsız kalınacağını da sanmıyorum…

İnanır mısınız, gözü kapalı gitsem çıkaramazdım, Büyük Cami önünü…

Kozanlının, Kozan’da yaşayanların; böylesine somut, böylesine göz dolduran, böylesine kent yapılaşmalarını ne denli özlediklerini de…

280419

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP