0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Sokağa çıkılıp sorulsa, ‘sorun’ diye sıralama çizelgesinde yer vereceklerin sayısı belki en sonlarda olacak ‘eğitim sistemi’; bir anda ‘TEOG kaldırılsın’ denilmesiyle birlikte herkesin gündem maddesi olmuştu!

Anne-baba, öğrencisini yürürlükteki sınav sistemine uygun ders aldırmak için özel öğretmenlerden, ya da dersanelerden yararlanıyordu… TEOG’u sorun saymak gibi bir düşünceye kapılmanın ne yeri, ne de zamanıydı oysa…

Yurttaş, kendine harcanmayıp sığınmacılara kullanılan otuzmilyar doları, işsizliği, adaleti, güveni soruyordu oysa…

Sorunların hangisi olursa-olsun, masaya yatırılmadan, eksiklikler göz ardı edilmeden, tartışarak, sorgulayarak, çok seslilikle çözülmesi gerekmez miydi ki?

Eğitim, ülkemizin ‘en’ önemli konularından, üstelik onbeş yıllık sürede akıl almaz biçimde; rendelenmiş, silinmiş, yaz-boz tahtasına döndürülmüş, içi boşaltılmış, niteliği yitirtilmiş durumda. Böylesi bir sorunun ‘ne’ oldubittiye getirilerek kaldırılması, ‘ne de’ yerine getirilecek olanın ‘tek sese’  kulak kabartarak gündeme gelmesi doğrudur!

Evet, bunları söylüyorduk! Bunları söylerken, yurttaş ‘aşını’ bulabilmek için ‘iş’ arayışını sürdürürken TEOG yerine gelecek olan sistemin adı belirlendi:

‘Veli Tercihine Bağlı Serbest Kayıt Sistemi’…

***

Bilmiyorum bulunduğumuz, olaylara baktığımız pencereden midir, nedir; yeni sisteme verilen ‘ad’ bile baktığım yerden karanlık, şaşırtıcı, tutucu, bağlayıcı, özgür istençten yoksun, ‘kabul’ görücü benzeri birçok özellik üzerinde yoğunlaştırıyor beni!

Örneğin neden ‘veli tercihi’ ki?

Daha önce ‘öğrencinin tercihi’ ya da ‘anne-babanın tercihi’ benzeri bir deyim duyduğumu sanmıyorum. Konu ‘eğitim’ olunca, ilgili ‘öğrenci’ olunca; her ikisinin bir araya gelerek oluşturduğu bir ‘ad’ verilmesi o denli zor muydu?

Yoksa ‘istenen’ özellikte bir kuşak yetiştirebilmek için, verilen ‘adın’ da önemli olduğu vurgusu mu yapılmaktaydı? Her ne denli o okula gidecek olan, o sıralarda oturacak olan, şafaktan yola koyulacak olan, verilenleri öğrenecek olan, biçimlenecek olan ‘öğrenci’ ise de, ‘velinin tercihi’ denilerek; velinin, öğrenci üzerindeki otoritesi mi anlaşılacaktı?

Dediğim gibi, bulunduğum pencereden bunu görüyorum!

***

Aylardır üzerinde konuşulan, eskinin eksiklikleri ile yeni getirilecek olanın arasındaki ilişki tartışılmadan, çağı yakalamak için ‘en iyisini’ yapmaya çalıştıklarını söyledikleri ‘Veli Tercihine Bağlı Serbest Kayıt Sistemi’nde neler var?

Deniyor ki:

‘Eğitim Sistemi, Sınavsız Mahalli Yerleştirme Sistemi’ olarak açıklanan yeni sistem, adrese dayalı yerleştirmeyi, adrese en yakın beş okuldan birini seçme olanağı getiriyor, deniyor…

Deniyor ki:

Milli Eğitim Bakanlığı,  ‘belirlenecek nitelikli okullar için’ merkezi sınav yapacak. Doksan dakka sürecek olan sınavda altmış soru sorulacak. Altıncı, yedinci, sekizinci sınıf müfredatından sorular yer alacak.

Deniyor ki:

Beş tercih hakkı olacak. Tek oturumda isteğe bağlı yapılacak olan sınav, sayısal-sözel sorulardan oluşacak. Okulların kontenjan sayısı dolduğunda okul başarı puanı temel alınacak.

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz diyor ki:

‘Velinin tercihinin dışında öğrencimizi herhangi bir okula göndermeyeceğiz. Biz, eğitim gölgelerini oluştururken, o şekilde oluşturacağız ki velimizin istediği meslek lisesi de olsun, velimizin istediği Anadolu lisesi de olsun, velimizin istediği imam hatip lisesi de olsun. Dolayısıyla, bu eğitim bölgesi oluşturması, bu sorunu ortadan kaldıracaktır.’

***

‘Veli Tercihine Bağlı Serbest Kayıt Sistemi’ adı verilen yeni sistemde her ne denli ‘veliye’, yer yer de ‘öğrenciye’ yer verilmiş olsa da ‘asıl’ iktidarın yapmak istediklerine kurgulanmış, ‘müfredatına’ uygun duruma getirilmiş bir sistem…

‘En yakınındaki beş okul’ koşulu ‘veli tercihi’ neden olmak zorunda?

Adı koyulmuş ‘belirlenecek nitelikli okullar için’ denen okullar varsa, ‘velinin’ bu okullardan birini seçme olanağı neden olmamalı? Ayrıca ‘belirlenen nitelikli okullar’ denilen okulların neleri ‘nitelikli’, diğer okulların da ‘nitelikli’ olması yönünde adımlar neden atılmıyor. Adı değiştirilen, ya da her yeni yapılan okulun ‘imam hatip okulu’ olarak açılmasının ‘’nitelikli okul’ ayracındaki yer nedir?

Bir şey daha:

‘Nitelikli okulların’ yakınlarında bulunan tanıdıkların, arkadaşların evinde kalıyormuş gibi ‘ikamet’ düzenlemesini, o okulların yakınlarındaki evlerin emlak değerlerinin artmasını gelecekte hangi sorunlar doğuracak acaba?

Evet… Yeni eğitim sistemi üzerine daha çok şeyler yazacağız.

‘Veli Tercihine Bağlı Serbest Kayıt Sistemi’…

Hoş geldin…

061117