Biz Cumhuriyet çocuğu olarak büyüdük; ATATÜRK İLKE VE DEVRİMLERİ’nin aydınlığında yürüdük…Nasıl olduğunu anlayamadık; bir de gördük ki içten, içe çürüdük…Eridik, güçsüz düştük… Ülkece, ulusça ve özellikle de kadınca; çok şey yitirdik kazanımlarımızdan…Ve zararın neresinden dönülürse; kardır diyerek, silkelenelim bu uyuşukluktan, sıyrılalım, uzaklaşalım kör karanlıklara çıkan yollardan…Özellikle de kadınlar; biz kadınlar…Tezden, ivedilikle; dönelim yüzümüzü aydınlık geleceğe diye bugün sözüm sanadır KADIN!…
Çünkü bu düzende; kadını üzenler egemen…Onlara karşı ses vermesi gereken sensin KADIN!…
Bu düzende;tanıksın, yaşıyorsun işte… Kadına ya boncuk dizdirirler, ya göz süzdürürler…Nedense beynini kullanacağı eğitimi bir türlü vermezler…
Kadınsan; ya vesikalısın, ya da nafakalısın. Ayaklarının üzerinde duracak bir fiyakalı olmanı istemezler.
Kadınsan; ya sinir küpüsün yok sayılmaktan…Ya oy küpüsün çok sayılmaktan. Ama akıl küpü olmanı istemezler.
Üretkenlik; bir lokma, bir hırka ile yetinilecek kazanç değil. Eğitimli yurtdaş ol; kazan sürekli, kimseye muhtaç değil…
Önce kadın diyenler; kadının eğitimine öncelik verirler.Eğitimli olursa kadın; bütünüyle kalkınır toplum..
Yasalarda kadın haklı; ama toplumda urganlı,halatlı.Eğitimli kadınsa; kanatlı… Ezilmez ayaklar altında…
Tarlada sabana koşulan kadın,yalnızca çocuk doğurması beklenen kadın;biliyor musun?…
SEN BİR YURTDAŞSIN;kimliğine sahip ol!…
Seni mal(meta) diye gören, başlık karşılığı alıp-satan düşünce; sen eğitimle gelişince, bil ki ayaklarının altında ezilir.
Mal değil, yurtdaş olarak değer görmen için; İLKE ve DEVRİMLERİ’ni armağan etti ATATÜRK sana…
Kadın; haklarını kullansana!…
Yasalarımıza göre sen; erkeğe eşsin, eşitsin.
Neden erkeğin ardına düşmektesin?…
Neden kendini var etmekten kaçınmaktasın?…
1475 Sayılı İş Yasası’nda kadınla, erkek birbirine eşitdir; 26.madde “eşit işe, eşit ücret” hükmünü içerir.
Nüfusun yarısı seninse, ülkenin yarısı da senindir. Seni toplumsal yaşamdan dışlamak isteyenlere; varlığın dur demelidir!..
Evde, tarlada; ücretsiz aile işçisi olma…
Geleceğinin güvencesi için haklarını kolla…
Başlık parası yerine; Önce SGK…
Yasalar sana eşitsin derken; neden esirsin toplumsal değer yargılarına?
Kadın; yasaların sana tanıdığı haklara göre yaşa!…
Hukuk der ki;kadın-erkek eşit.Toplum yargıları;kadının önünde engelli eşik.Olmasın istiyorsan tasan; kadın Hukuk’a yaslan!…
Toplumsal değer yargılarını koyan da biz; altında ezilen de biz.Neden koyduğumuz kurallara esiriz; HUKUK kuralları varken?…
Alın teriyle kazandığın emeğinin karşılığına el koydurtma kadın!…
Kahvede bacak sallayacağına çalışsın; erkek bildiğin odun…
Geleneksel toplumsal rollere kendini kurban ederek ezilmişlikten kurtulamazsın KADIN; haklarını öğren, sen öncelikle yurtdaşsın!…
Bir kadın olarak;erkeklere, erkek oldukları için gösterdiğin hoşgörünün aynısını kendine göster kadın, UNUTMA SEN İNSANSIN!…
Kadınca çapkınlıklardan, kadınca başarılara; kendini yüceltmek için, hemcinslerini karalamaktan kaçınmalısın KADIN !…
Altın kafesteki bülbül, saksıdaki cam güzeli ya da kapandaki fare ve de çantada keklik dönemi bitmeli; kadın güçlü olmalı…
Her alanda “hak verilmez, alınır” ilkesini gözardı etmeden ilk adımı at, kendine güven KADIN .Ancak böyle var olursun!…
Aynaya bakmaya ayırdığın zamanın yarısını değil, üçte birini bile kitaplara ayırabilirsen kazanan sen olacaksın KADIN !…
Dünya yalnızca erkeklerin kullanımına sunulmamıştır, tüm insanların ortak yaşam alanıdır. Bunu sakın unutma KADIN!…
Kendi olanaklarınla ayaklarının üzerinde dur, var ol KADIN; “erkek parasıyla” varlıklı olmayı düşlemeden önce…
Yasalar; cinsiyet ayrımı yapmaksızın eğitim olanaklarını tüm yurttaşlara sunmaktadır. Kolaya kaçma; eğit kendini KADIN!…
“Fedakar anne ve eş” rolüyle erkekler üzerinde duygusal baskı kurarak ekonomik rahatlık/yarar sağlamak;nereye kadar KADIN?…
Kadın; toplumsal yaşamda yer almaya/var olmaya başladıkça, aklın cinsiyeti olmadığının bilincine varacaktır.
Kadın eğitimsiz kaldıkça; sosyo-ekonomik yönden gelişmedikçe, onun çağdaşlaşma çabaları biçimsellikten öteye geçemez.
Kadın emekçilerin çoğu çalışma yaşamına katılmayı; yalnızca “ekmek parasını kazanma” amacı olarak görmektedir.
Çalışma, ekonomik yaşama katılma;kadının para kazanmasının yanı sıra, bireysel gelişimini, kişiliğini var etme aracıdır.
Kadın; “üretimden gelen gücü” üzerine söz söylemeli, hakkını aramalı ve hak tanımazlar karşısında asla dilini tutmamalıdır.
Kadının toplumsal yaşamda yer alması demek; her alanda erkekle eş/eşit olarak savaşım vermesi demektir.
Kadının sosyo-ekonomik yaşama katılması;kahve köşesinde miskinlik eden kocanın getirmediği ekmeği getirmek için değildir. Bugün KADIN;Atatürk İlke ve Devrimleri’nin aydınlığında çağdaş uygarlık düzeyine ulaşmak için atağa kalkmak zorundadır.