Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Ömer Alpdoğan

Sağlık Bakanlığı bizimle eğleniyor

Kemal Sunal merhumun bir filmine muhteşem bir replik vardı; “Ağam bizimle eğleniyor” diye…

Ağa değil, Sağlık Bakanlığı ve Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu bizimle eğleniyor.

Sağlık Bakanlığı’nın resmi internet sitesinde 27 Şubat’ta “Ramazan Ayında beslenme Önerilerinin” yayınladı.

Anadolu Ajansı da bu öneriyi haberleştirip abonelerine servis etti.

Anadolu Ajansı’nın haberini değil, doğrudan Sağlık Bakanlığı Sitesinde Bakanlık Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü Sağlıklı Beslenme ve Hareketli Hayat Dairesi Başkanlığı’nın Ramazan Ayında Beslenme Önerilerini başından sonuna dikkatle okudum…

İşe sahurun öneminin anlatarak başlamışlar, “İftara kadar olan sürede günün verimli geçmesi için yeterli ve dengeli bir sahur öğünü oldukça önemlidir. Sahur günün önemli bir öğünü olan kahvaltının yerini almalıdır. Sahura kalkmamak ya da sahurda sadece su içmek açlık kan şekerinin daha erken saatlerde düşmesine; güne hazırlıksız başlanmasına, gün içinde halsiz ve isteksiz olunmasına neden olacaktır. Bir ay boyunca bu şekilde beslenmek sağlık açısından da risk oluşturacaktır. Bu durumun aksine eğer sahur öğünü, ağır yemeklerden oluşursa gece metabolizma hızı düştüğü için yemeklerin yağa dönüşme hızı ve kilo alma riski artmaktadır. Aynı zamanda sindirim sistemi rahatsızlıklarına da sebep olmaktadır” ifadeleriyle güzel bilgi de vermişlerdi.

Ancak, besleme önerisinde işler değişti.,

Sağlık Bakanlığı sahurda süt, yoğurt, peynir, yumurta, tam tahıllı ekmekler, çiğ sebze- meyve gibi besinlerden oluşan hafif bir kahvaltı ya da çorba, zeytinyağlı yemekler, yoğurt ve salatadan oluşan menü yememizi öneriyor.

Gün içinde açlık hissinin oluşmasını geciktirmek için midenin boşalma süresini uzatacak kuru fasulye, nohut, mercimek, bulgur pilavı gibi lifli kompleks karbonhidrat kaynaklarının tüketmesi uygun olacağı; Aşırı yağlı, tuzlu, ağır yemeklerden ve hamur işlerinden uzak durmamızı da özellikle vurgulamışlar

İftarda için ise, “adet olduğu üzere zeytin ya da hurma ve su ile açılmasından sonra yemeğe biraz çorba ve salata ile başlanabilir. Devamında etli sebze yemeği veya yağlı ve ağır olmayan bir et yemeği ve biraz zeytinyağlı sebze yemeği, salata veya söğüş, 1-2 dilim ekmek (pide ile tam tahıllı ekmeği değiştirerek) veya küçük bir porsiyon pilav veya makarna tüketilebilir” önerisinde bulunuyor. Yemeklerin daha çok haşlama, ızgara, fırında az yağlı olarak pişirilmesini öğütlüyor.

İftar ve sahur arasında da meyve, kuru meyve, kabuklu yemişler, süt/yoğurt be her gün olmamak kaydıyla küçük porsiyonlarda öncelikle meyve tatlıları ile sütlü tatlılar tüketilmesini öneriyor.

Ramazan ayında sıvı ihtiyacını karşılayacak sıvılar için de önerisi var Sağlık Bakanlığı’nın: Ayran, taze sıkılmış meyve-sebze suları, sade soda vb. tüketmeye özen gösterilmelidir. Şekersiz veya az şekerli hazırlanmış, özellikle taneli kompostolar da iyi birer seçenek olarak tüketilebilir.

Beslenme önerisinde tüketilmesi önerilerin gıda ürünlerinin görünce tam da yazının başlığındaki gibi Sağlık Bakanlığı bizimle eğleniyor, Bakan Kemal Memişoğlu yurttaşlarla eğleniyor dedim kendi kendime.

Bu öneriyi hazırlayan Sağlık Bakanlığı görevlerinin de, öneriyi imzalayıp, yayınlanması için onay veren Sağlık Bakanlığı bürokratları sanırım Türkiye’de değil Mars’ta filan yaşıyorlar.

Bunlar bırakın çarşı pazarı; market ve süpermarketleri de gezmiyorlar.

Onun için önerdikleri maddelerin birim fiyatlarından haberleri yok.

Ya da, bir başka olasılık olarak, alışverişlerinin TÜİK’in marketinden alışveriş yapıyorlar.

TÜİK’in enflasyonu o rakamlarla mini mini minnacık görmesi gibi, bunlar da fiyatları öyle minnacık hazırladılar. beslenme önerisinin hazırladılar..

Kemal Memişoğlu, yanına bakan yardımcılarını, müsteşarını,  müsteşar yardımcılarını, Halk Sağlığı Genel Müdürünü, Sağlıklı Beslenme ve Hareketli Hayat Dairesi Başkanını alıp başka marketlere ya da halkın pazara değil siyasal iktidara yakın üç harfli zincir marketlerin şubelerine uğrasın.

Birlikte baksınlar, önerdikleri süt, yoğurt, peynir, yumurta, tam tahıllı ekmekler, çiğ sebze- meyve, çorba, zeytinyağlı yemekler, yoğurt, salata malzemeleri, zeytin, hurma, sebze, et, kuru meyve, kabuklu yemişler, meyve tatlıları, sütlü tatlıların fiyatları kaç liradan başlıyor bir görsünler..

Sağlık Bakanlığı, aylık 14 bin 460 lira maaş alan emekliler, asgari ücretle çalışanlar, asgari ücretin altında bir ücretle çalışmak zorunda kalanlar, dul ve yetimlerin önerdikleri gıda maddelerini nasıl alacaklarını da anlatsaydı ya..

En azından öneriye uymak isteyen yurttaşlar Bakanlığın önerdiği yolla o gıda maddelerini alır ve Bakanlığın önerdiği gibi sahur ve iftarının yaparlardı..

**

Emperyalizme güvenin sonu felaket

Atalarımız “kırığına güvenen ersiz kalır” demişleri ya, siyasette bunu farklı biçimde yaşıyoruz:

Emperyalizme güvenen ortada kalır..

Yakın geçmişte çok örneğinin gördük..
Sırtını ABD emperyalizmine dayayan bir çok devlet lideri, ülkelerine bataklığa, kendilerini yok oluşa sürükledi..

Biraz uzak örneği İran Şahı Rıza Pehlevi idi. Şehinşah Rıza Pehlevi, Emperyalizmin Ortadoğu’daki gönüllü bekçisiydi..

Ülkesindeki devrimden sonra emperyalist devletlerden beklediği ilgiyi görmedi, iktidarının gücü olan emperyalist devletler ona oturma izni bile vermemişti.

En yakın örneği ise Saddam Hüseyin idi..

Emperyalizmin desteğine güvenerek Kuveyt’i işgal etmeye kalktı ama, daha sonra aynı emperyalistler tarafından alaşağı edilip katledildi.

Tek kendisi değil, aile üyeleri de katliamdan paylarının aldılar..

Emperyalizme güvenmeyi yaşamlarıyla ve tahtlarının yitirenlerden örnek almayan Ukrayna Devlet Başkanı tiyatrocu Volodimir Zelenski, Rusya’ya karşı ABD ve AB emperyalizmini öncü savaşçısı rolüne soyunmuştu..

Rusya’ya karşı ABD ve AB’den, özellikle de ABD’den gelen para ve silah yardımına çok güveniyordu..

Biden yönetimin belirli noktaya değin o yardımları yaptı, tabii karşılıksız değildi..

Trump, daha adaylığı döneminde Ukrayna’ya yapılan yardımlara karşı çıkıyordu..

Başa geçince de kararının uygulamaya koydu. Zelenkski’yi Rusya’nın karşısında tek başına bıraktı..

Trump, yapılacak yardımlar karşılığında Ukrayna’nın doğal zenginliklerini istiyor ve bunu da açıkça dile getiriyor. Zelenski’ye “bedava köfte yok” diyor..

Zelenski, “bir umut” diyerek gittiği Amerika’da ağır bir hakarete uğrayarak, Beyaz Saray’dan kovularak ülkesine döndü..

Güvendiği karalara kar yağdı..

Şimdi İngiltere’de destek arayışında ama, Zelenski, emperyalizminin kullanım süresi dolan kişileri bir kalemde silip attığının hala farkına varamamış..

Trump’ın kovmasından, ABD’de gördüğü hakaretlerden bile ders almamış..

Hala, emperyalistlerden umar bekliyor..

O İngiltere ki, tarih boyunca nice sultanları, kralları, devlet başkanlarının yarı yolda bırakmıştı..

Ama Ukrayna’nın tiyatrocu başkanı  emperyalizmi tanımadığı için hala onlardan gelecek yardımı bekliyor..

Onlardan gelecek yardımlarla Rusya’ya kafa tutmayı sürdürecek!..

Ülkesi yerinde kalsa da, zenginliklerinin emperyalizmin depolarına aktığının bile farkına varmamış..

Zelenski, siyasete soyunmaya karar verdiğinde biraz emperyalizm ve ideolojiler konusunda bilgi sahibi olmaya çalışsaydı ne bugün kendisi hakaretlere, ne de ülkesi emperyalizmin talanına uğrardı..

Bugünler Zelenski’nin iyi günleri..

Çok yakında devlet başkanlığı koltuğu yitirdiği gibi, Pehlevi gibi kendine yaşayabileceği bir ülke arayacak..

Bulabilir mi derseniz o da çok zor olacak. Kaçınılmaz sonuç Zelenski’nin kendi tercihiydi..

Yılanla çuvala giren, emperyalizmin paralı askeri olan sonucuna da katlanır..

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER