Nöbetçi Eczaneler
CHP’ye son yıllarda bir haller oldu..
CHP yönetimi, Mevlana gibi “Ne olursan ol yine gel” diyor ve ne denli CHP’ye laf söyleyen, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP’nin adayı yerine Cumhur İttifakı adayına oy verdiğini övüne övüne anlatan kim varsa partiye çağırıyor, yakasına rozet takıyor, koltuk veriyor..
Bilinen ilk örnek Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’tı..
MHP’den Beypazarı Belediye Başkanlığı yapan, Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olan Mansur Yavaş, Engin Alan Paşa’nın milletvekili adayı gösterilmesi üzerine Genel Başkan Devlet Bahçeli’ye gönderdiği mektupta “Maneviyatsız ülkücülüğün CHP’den farkı yok” demiş ve MHP’den ayrılmıştı.
CHP’yi “maneviyatsız” olmakla suçlayan ve MHP’nin CHP’ye benzediğini söyleyen Mansur Yavaş, sonrasında sanki o sözü hiç söylememiş gibi CHP’ye katılmıştı..
CHP yönetimi, partiye aldığı Mansur Yavaş’ı Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı yapmıştı..
Sonraları, Hatay’da benzer bir durum oldu..
Milliyetçi maneviyatçı olan tanınan, yani hem MHP’yi hem AK Parti’yi idare eden AK Partili Antakya Belediye Başfkanı Lütfü Savaş, partisi tarafından Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı adayı gösterilmeyince CHP tarafından partiye davet edildi ve Hatay Belediye Başkan adayı gösterildi.
AK Partili milliyetçi- maneviyatçı Lütfü Savaş ile Hatay Büyükşehir Belediyesi CHP’ye geçmişti!
Depremdeki başarısı yönetimi üzerine halkın yeniden Büyükşehir Belediye Başlan Adayı gösterimesinin istemediği Lütfü Savaş, CHP Genel Başkanı Özgür Özel tarafından halkın muhalefetine karşın aday gösterilmiş, yerel seçim bile isteye yitirilmişti.
Aynı Lütfü Savaş, Özgür Özel’in genel başkan seçildiği CHP Kurultayının geçersiz olduğu iddiasıyla yargıya koştu ve AK Parti’nin değirmenine su taşıdı..
Bu kişilere, emeklilerin hak yitirmesine neden olan yasanını mimarı eski MHP, ANAP, DYP, HYP, HÜRPARTİ, Vatan Partisili Yaşar Okuyan’ı, yakın zamanda, MHP’ milletvekiliyken CHP’ye saydıran Cemal Enginyurt’a da Özgür Özel tarafından rozet takılmıştı.
Son örnek eski İyi Parti Ankara Milletvekili Adnan Beker oldu.
Altılı masada olmalarına, Millet İttifakı içerinde bulunmalarına karşın Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Kemal Kılıçdaroğlu yerine Cumhur İttifakı adayı Recep Tayyip Erdoğan’a oy verdiğini açıklayan ve seçimlerden sonra “iyi ki kazanmamışız” diyen Adnan Beken de artık CHP’li..
Onun da rozetinin Genel Başkan Özgür Özel taktı..
Transferler bakınca insan CHP değil Mevlana Ocağı demekten kendinin alamıyor..
Bakalım daha kaç geçmişte CHP’ye saydıran kimlere Özgür Özel, “ne olursan ol, ne söylersen söyle yine gel” diyerek CHP’ye çağıracak ve yakalarına rozet takacak..
Benim bu transferlerden anladığım, CHP’nin hala bir ders almadığı oldu..
Hal böyle olunca da CHP’de rakip partilerin değirmenine su taşıyan daha çok “sağcı” siyasetçiler göreceğiz!..
Sokağa bırakılan dışkı sağlımızı tehdit ediyor
Bugün, yaşadığım ve yaşamaya devam ettiğim bir sıkıntıyı anlatacağım.
Bireysel ama aynı zamanda toplumsal bir sorunu anlatacağım konu.
On gündür, yaşadığım yerde, yola akan kanalizasyon nedeniyle zor günler yaşıyorum.
On gün önce işe gitmek için Sarıçam’ın Beyceli mahallesindeki evimden çıkınca yolun bir bölümü ve karşıdaki arsanın bir kısmının suyla kaplandığı gördüm, havada ağır bir koku olduğunu fark ettim.
Beyceli Mahallesinin 3448 nolu sokağın Tülekli Caddesiyle birleştiği yerdeki kanalizasyon artığı suların içinde hayvan dışkıları ve samanlar yüzüyordu.
ASKİ Genel Müdürü Sayım Mansur Aladağ’a görüntüleri whatsapp’tan göndererek konuyu anlatıp, çözüm için ilgisini istedim.
Sağ olsun hemen ilgilendi.
Aradan birkaç gün geçtikten sonra sorunun devam etmesi üzerine bir kez daha Mansur Aladağ’a gönderdim.
Sayın Genel Müdür, ASKİ’den iki kez görevli giderek inceleme yaptığını, 3448 Sokakta ASKİ’ye ait bir kanalizasyon şebekesinin bulunmadığı ve hayvancılık yapan birileri tarafından çekilmiş kanalizasyon hattı bulunduğu belirlediklerini ifade etti.
Ortada ASKİ’ya ait bir kanalizasyon olmadığı için müdahale edemediklerini, konuyu Zabıta Müdürlüğüne ilettiğini belirtti.
Büyükşehir Belediye Zabıta ekiplerinin kanalizasyonun yola ve toprağa aktığı, çevreyi kokudan geçilmez hale getirdiği ve insan sağlığını tehlikeye düşürdüğü adrese gittiler mi, gitmediler mi; gittilerse nasıl bir işlem yaptıklarını bilmiyorum.
Bildiğim tek şey, çevreye her gün yayılan kanalizasyon atıkların daha da arttığı, amiyane tabirle ortalığı bokun götürdüğüdür.
O gündür yaşadığım sorun 2872 sayılı Çevre Kanunu ile Türk Ceza Kanunu’nun 181 ve 182. Maddeleri kapsamında bir suçtur.
Sorunu çözecek kurumlar Adana Büyükşehir Belediyesi (Zabıta Daire Başkanlığı) ve Adana Valiliği Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğüdür.
2872 Sayılı Çevre Kanunu çevre kirliliğini önleme, sorumlulara hakkında cezai işlem uygulayacak, yargıya suç duyurusunu da bu iki kurum yapmakla görevlidir.
Örneğin, Adana Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanlığı Zabıta Bölgeler Şube Müdürlüğü’nün Görev, Yetki ve Sorumluluklarını düzenleyen 19. Maddenin Zabıta Amirlikleri Görev, Yetki ve Sorumluluklarına ilişkin “e” fıkrası, “e) Çevre sağlığını koruma çalışmalarına katılma, çevreyi her ne suretle olursa olsun kirletenler hakkında ceza tutanağı düzenleyerek kanuni işlem başlatmak” hükmünü getirmektedir.
Yine, Zabıta Denetim Şube Müdürlüğü Görev, Yetki ve Sorumluluklarını düzenleyen 13. Maddesinin Gündüz ve Gece Zabıta Amirlikleri Görev, Yetki ve Sorumluluklarına ilişkin 2/e fıkrası, “Çevre sağlığını koruma çalışmalarına katılma, çevreyi her ne suretle olursa olsun kirletenler hakkında İdari Yaptırım Karar Tutanağı düzenleyerek kanuni işlem başlatmak” hükmünü içermektedir.
Yasalar ve yönetmelikler net biçimde, Beyceli Mahallesi 3448 Sokaktaki kanalizasyon atıklarının çevreyi kirletmesi, çevreyi kokudan ve pislikten yaşanmaz hale getiren, o bölgede yaşayan insan ve hayvanların sağlığını tehlikeye atan sorunu çözmek, sorumlular hakkında gerekli işlemleri yapmaları görevini Adana Valiliği Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ile Adana Büyükşehir Belediyesi’ne vermektedir.
Çevre İl Müdürlüğü ile Adana Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanlığının konuyu en kısa zamanda çözmelerini ve sağlıklı bir ortamda yaşamamızı sağlamalarını bekliyorum..
Umarım her iki kurum görevlerini yapar, bizleri Adana Valisi sayın Yavuz Selim Köşger, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı sayın Zeydan Karalar, hatta Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı sayın Murat Kurum’a konuyu bizzat anlatıp yardım isteme durumunda kalmayız..
