Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Ömer Alpdoğan

Eski başkanlar sorumlu tutulmalı

Seyhan Belediyesi’nde, belediye yönetimi ile DİSK/Genel İş Sendikası üyesi işçiler aradındaki maaş gerginliği Türkiye’nin gündemine oturdu..

CHP cenahı ortya yol bulmaya çalışadursun, merkezi iktidar yanlısı medya konuyu genelleştirerek, “İşte CHP belediyeciliği” gibi tüm CHP’li belediyeleri suçlu, beceriksiz olarak ilan ettiler..

Siyaset yapanlar, bu tür genellemeleri siyaset adına doğru buluyor..

Herkes, mevcut belediye başkanlarını suçluyorlar..

Tüm belediyelerde kadroların şişkin olduğu biliniyor..

Örneğin, Adana Büyükşehir Belediyesi’nde gerek Aytaç Durak, gerek başkan vekili (şimdilerde Başkanlık Başdanışmanı)  Zihni Aldırmaz, gerek Hüseyin Sözlü döneminde Büyükşehir Belediyesi’ne alınan işçi sayısı uzun süre tartışılmıştı..

Belediyeler el değiştirmese, şişkin kadroların kimse farkına varmayacak..

Tüm halk biliyor ki, seçimlere bir kaç ay kala, özellikle adaylıklar kesinleştikten sonra, belediye başkanları alabildiği kadar işçi alarak başında bulunduğu belediyenin kadrosunu şişirdikçe şişiriyorlar..

Özellikle seçimi kazanamayacağını anlayan başkanlar, kadrolaşmayı olağüstü abartıyorlar..

O da yetmiyor, seçim sürecinde toplu iş sözleşmesinde büyük zamlara imza atıyorlar..

“Benden sonrasi Tufan” diyerek, hem gelecek belediye başkanının kadrolaşmasını ve hizmet yapmasını seçimden önce engelliyorlar, hem bulundukları ilin ya da ilçenin hak ettiği belediyecilik hizmetlerini almasının önüne geçiyorlar..

Bir çok belediye, önceki başkandan devraldıkları kadroların maaşlarını ödemekte zorlanıyor.
Bir çoğu, belediyeye ait arazı ve yapıları satarak işçi alacaklarını ve SSK primlerini ödemeye çalışıyorlar..

Aslında bu durum, seçimi kazanan parti ve adaylar açısından tam bir haksızlık..

Belediyenin gelirlerinin hemen tamamı personel maaşlarına gidiyor, bazı kentlerde onu bile karşılayamıyor..

Belediyenin çaresiz kalmasının, işçilerin aylıklarının alamamasının tek sorumlusu seçim kazanan belediye başkanları mı?..

Elbette değil.

Baş ve tek sorumlu, kadrloları şişiren, “nasıl olsa kaybedeceğim. Kazanan başkanının elinin kolunu bağlayayım” mantığıyla hareket eden yenilmiş/ eski başkanlardır..

Türkiye’nün ve halkın bu ucuz siyasetin sonuçlarından kurtulması için alınacak önlemler, atılacak adımlar belli..

Öncelikle, belediye başkanlarının kadrolaşma, işçi almalarına bir sınırlama getirilmeli..

Seçimlere altı ay kaladan başlayarak, yeni elemanlar işe almaları yasaklanmalı..

Toplu iş sözleşmesi görüşmeleri seçim sonrasına ertelenmeli..

Ve de en önemlisi, kadroları şişiren eski başkanlara, örneğin beş yıl süreyle seçimlere bir kaç ay kala işe aldıkları tüm işçilerin maaş, sigorta primleri, tazminatlarını ödeme zorunluluğu getirilmeli..

Bakın bakalım, o zaman hiç bir başkan kadroları şişiriyor mu, yüksek maaş zamlarına imza atıyorlar mı?..

 

Diyanet’in harcamaları!

Diyanet İşleri Başkanlığı, bir çok bakanlıktan daha fazla bütçeye sahip..

Kamu kaynaklarını en çok harcayan kurumların başında geliyor.

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 2025’de harcamada maşallahı var.

Hız kesmeden harcamaya devam ediyor.

Birgün gazetesinden Mıstafa Bildircin, oturmuş bir araştırma yapmış, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın –tabi başka kurumların da- Ocak ayında bir ayda ne kadar harcama yaptıklarının ortaya çıkarmış.

Bıldırcın’ın haberinin dayanağı Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın verilerine Diyanet İşleri Başkanlığı’nın ocak ayında 13 milyar 430 milyon 10 bin TL harcama yapmış..

Yani Diyanet günde 447,6 milyon TL harcamış oluyor.

Diyanet, 13,4 milyar TL’lik harcamasıyla genel bütçe kapsamında 41 kamu idaresinin 28’ini geride bırakmış.

Diyanet’in harcaması itibarıyla geride bıraktığı 28 kamu kurumundan bazıları ve harcamaları ise Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın verilerine şöyle yansıdı:

İletişim Başkanlığı: 445 milyon 414 bin TL

Ticaret Bakanlığı: 4,1 milyar TL

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı: 10,6 milyar TL

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı: 4,7 milyar TL

Kültür ve Turizm Bakanlığı: 5,2 milyar TL

TBMM: 1,4 milyar TL

Görüldüğü üzere, Diyanet İşleri Başkanlığı tam bir israf kurumu olmuş..

Halkın kemer sıktığı, Maliye Bakanlı Mehmet Şimşek’in kamudaki israfı azaltmak için önlem üstüne önlem aldığı bir dönemde Diyanet İşleri Başkanlığı’nın da israftan kaçınması, gereksiz harcamalardan bir an önce vazgeçmesi gerekiyor.

Emekli maaşlarına, asgari ücrete zamlara kamuda tasarruf adına karşı çıkan Mehmet Şimşek’in acilen Diyanet İşleri Başkanlığı’ndaki israfa el atmasının ve sonlandırmasının bekliyoruz.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER