Ömer ALPDOĞAN
31 Mart 2024 yerel seçimlerinden sonra ikinci bir anket sonuçları yayınlandı.
İlk anketi Mayıs’ta Asal Araştırma yayınlamıştı.
Son araştırma sonuçları ise Saros Araştırma şirketine ait..
Sonuçlara geçmeden önce iki anketin siyasal yapısından ya da hangi partiye yakın durduklarına bir bakalım.
Oda TV’ye göre Asal iktidara, Saros muhalefete yakın.
Yeniçağ gazetesi de Oda TV ile aynı düşüncede…
Şimdi gelelim anket sonuçlarına…
Saros Araştırma’nın 18 Eylül’de açıkladığı Türkiye Gündemi ve Siyaset anketinin sonuçlarına göre CHP yüzde 34.1, AK Parti yüzde 30.3, DEM Parti yüzde 9.4, MHP yüzde 8.7, Yeniden Refah Partisi yüzde 4.9, İyi Parti yüzde 3.8, Zafer Partisi yüzde 2.6, TİP yüzde 2.4 oy oranındalar.
Asal Araştırma’nın mayıs ayında yaptığı anketin sonuçları şöyleydi:
CHP yüzde 31.5, AK Parti yüzde 30.6, MHP yüzde 10.1, DEM Parti yüzde 9.6, Yeniden Refah Partisi yüzde 5.7, İyi Parti yüzde 3.9, Zafer Partisi yüzde 3.2, TİP yüzde 1.6.
İki anket sonucunu birlikte değerlendirirsek, CHP oylarını 31.5’ten 34.1’e yükselterek, AK Parti ile arasındaki puan farkını mayıs ayına göre 0.9 puandan 3.8 puana çıkardı.
Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılar, enflasyon geçim derdine karşın ne CHP’deki artış, ne e AK Parti’deki düşüş beklentilerin çok uzağında kalıyor..
Yirmiiki yıllık iktidarın verdiği yorgunluk ve hayat pahalılığını nedeniyle daha hızlı erimesi beklenen AK Parti üç ayda sadece 0.3 puan gerilemesi incelenmesi gereken sosyolojik bir durum olarak karşımıza çıkıyor.
CHP’nin de muhalefete büyük avantaj sağlayan ekonomik ve siyasal koşullara karşın sadece 3.5 oranında artış sağlaması ilginç ve akademik bir araştırma konusu olabilecek bir durumdur.
En dikkati çeken sonuçlar MHP’de..
MHP, bir taraftan Cumhur İttifakı içerisinde yer alması nedeniyle AK Parti iktidarının tüm “günahlarının” faturasının çıkarılmasına, muhalefetin hoşuna gitmeyen AK Parti, BBP, Hüda Par gibi Cumhur İttifakı içerisindeki ya da yakın duran partilerden ve o partilerin yöneticilerinden gelen muhalefetin hoşuna gitmeyen açıklamalarda anında okların çevrilmesine, teğmenlerim yemininde olduğu gibi çok konuşulan olaylarda Ak Parti yerine hedef tahtasına konulmasına, Sinan Ateş cinayeti üzerinden toplu saldırıya uğramasına karşın MHP, yüzde 10’lardan aşağıya düşürülemiyor.
Kemik tabanını her türlü olumsuzluğa karşı korumayı başarıyor..
MHP’yi yüzde 8.7 oy oranında gösteren Saros’un CHP’ye yakınlığı, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP ve Altılı Masanın, DEM Parti, TİP, TKP, Sol Parti, TKH’nin ortak adayı olan Kemal Kılıçdaroğlu’nun yüzde 50 oy oranıyla kazanacağını, Tayyip Erdoğan’ın yüzde 44,5, Sinan Oğan’ın yüzde 2.3 oranında oy alacağını tahmin eden ve seçim sonuçlarını bırakın bilmeyi, yanına bile yaklaşamayan anketleri dikkate alındığında, MHP’nin hala yüzde 10’un üzerinde oy oranında olduğu net biçimde anlayabiliriz.
DEM Parti ise, 14 Mayıs seçimlerinde kendi cumhurbaşkanı adayı yerine Kemal Kılıçdaroğlu’na destek vermesi, CHP’yle masa altından yapılan işbirliği nedeniyle kaybettiği seçmeninim yeniden partine dönmesini sağladığı anlaşılıyor..
Yerel seçimlerde beklenmedik bir atılım yapan Yeniden Refah Partisi hızla yükselttiği oylarının aynı hızla kaybediyor..
İyi Parti’de yerel seçimlerle başlayan düşüşe yönetim değişikliğinin de çare olmadığı anlaşılıyor..
Zafer Partisi’ndeki 0.6 oranındaki düşüşe karşın yapılacak ilk seçimlerde İyi Parti ile çekişeceğini şimdiden söyleyebiliriz. Bu inancı da iki anketin sonuçları vermektedir..
TİP’de tüm medya desteğine karşılık beklenen patlamayı yapamayan parti konumunda. 2 – 2.5 civarında bir oy oranına oturduğunu anlaşılmaktadır.
Hayvanları korusaydınız Narin’i de korurdunuz
Sokakta yaşayan hayvanların katledilmesi yasal hüküm haline getiren yasanının çıkmasından sonra sokak hayvanlarının karşılaştığı işkence katliamlara hep birlikte tanık olduk, hala da oluyoruz..
Minicik kedi yavrularının ayağıyla ezenleri mi dersiniz, duvarlara çarpa çarpa öldürenleri mi derseniz, sokaklarda kendi halinde yaşayan sokaklara mahallelere renk getiren köpeklerin belediye ekiplerince işkenceyle yakalanıp meçhule götürülmeleri, zehirlenerek katledilmeleri, araçla ezerek, boğazının keserek öldürenleri mi dersiniz görmediğimiz, tanık olmadığımız insanlık dışı uygulamalar kalmadı..
Yasanın Meclis’ten geçmesinin ardından işkence ve vahşet görüntülerine, çuvalla gerçekleştirilen işkenceler ve öldürmeler eklendi..
Çuvala kedi koyup ağzının kapatarak çöpe atanlar çıktı..
Çuvala köpek koyup dağlara atanlara tanık olduk..
Kimi ağzı bağlı çuvallarda havasızlıktan, çuvaldan çıkmayı başaranlar açlıktan öldüler..
Yüzlerce belki binlerce kedi ve köpek çuvallara konuldu bir yerlere atıldılar, tıpkı küçük Narin gibi..
Eğer, ötanazi adı altında hayvan katliamlarına yol verilseydi, çuvala kedi koyup çöpe atanlara, çuvala köpek koyup dağa atanlara gereken adalet sağlansaydı; sosyal medyanın baskısıyla gözaltına alınıp mahkemeden serbest bırakılmasalardı, aramızda ellerinin kollarının sallayarak gezemeselerdi, bir cana kıydıkları için TCK’ya göre yargılansalar, ceza alsalardı, bugün birileri çuvala çocuk koyup dereye atamazdı..
Cesaret bile edemezlerdi..
Kısacası sokakta yaşayan kedileri, köpekleri hayvanları koruyabilselerdi, Narin’in de korumuş olacaklardı..
Yüzlerce kedi köpek ile birlikte Narin’de yaşayacaktı…
EKONOMİ
13 saat önceYAZARLAR
13 saat önceYAZARLAR
13 saat önceYAZARLAR
14 saat önceYAZARLAR
2 gün önceYAZARLAR
2 gün önceYAZARLAR
2 gün önce