Seçimin ardından emekliler…

Seçimin ardından emekliler…

ABONE OL
4 Nisan 2024 00:33
Seçimin ardından emekliler…
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Oktay EROL

Yorucu, gergin, yurttaşın sorunları umursanmaz, orantısız süren seçim çalışmalarının ardından “sonuç tablosu” önümüzde… Doğru okunması gerekir! Yirmibir yıldır toplumu biçimlendirmeye çalışan “iktidara”; yurttaşa yansımayan gelişmelerin övülmesi, insanların sıkıntılarının umursanmaması, emeklinin/ dargelirlinin/ esnafın/ çiftçinin soluduğu süreci yaşayamaması, gençliğin verimli olacağı çağda yitip gitmesi, ülkenin okuyan/ bilen katmanının değersizleştirilmesi, sığınmacı gerçeğinin göz ardı edilmesi, yaşam alanlarının yaşanılırlıktan uzaklaştırılmasına “iri” bir tepkidir bu!

Tabloya bakıldığında, katılım oranında gözlenen düşüş son yirmi yıldır yaşanmamış! Geçtiğimiz yıl yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci kez yapılmasında bile bu denli düşüşe tanık olunmamışken yerel seçimde yaşanıyor olması, toplumda belirgin biçimde kanayan yaranın iyileştirilmesi için gerekli adımların atılmaması olarak görmek olası!

***

Peki, “toplumda kanayan yara” neydi? Başta geçimdi, mutfaktı, doymaktı, yaşamaktı! Siz tutar pazar sonlarının döküntüleri arasından “yiyecek” seçmeye çalışan yurttaşları “şükür” etmeye zorlarken, yanı başınızda sayısını bilmediği apartman dairesine sahip olan “doymazlar” taşırsanız, bunların “nereden buldun” sorusuna verdiği yanıtlara gülüp geçerseniz, sonucun buraya geleceğini öngörmeliydiniz!

Dün, iktidara” yakın bir yorumcu konuşurken “hiçbir şey bilinmese bile, sosyal medyaya bakan biri sonucun böyle olacağını bilmeliydi, emeklinin serzenişini duymalıydı” dedi! Duymadılar ama! Üstelik daha bir gün önce, tüm bunlar yaşanırken seçmenin “ezici çoğunlukla” yine “iktidarın” sözüne kulak vereceğini/ uyacağını ileri sürüyordunuz! Emekli, dar gelirli her ne denli sıkıntı içinde olsa da, “muhalefetin” terörle ilişkilendirilen yapılarla yakınlaşması nedeniyle “iktidara” destek vereceği/ vermesi gerektiğini salık veriyordunuz! Dinlemesi bile yorucu!

***

Elbette “seçim soncuna” etkiyen/ etmenlerin başında, yaşanan sürecin “emekliler için acı yılı” olduğu gösterilmiş oldu! “İktidarın” yaptığı şatafatlı harcamalar olsun, savurganca kullanılan varsıllıklar olsun hiçbirinin “önüne” geçmek için uğraş verilmeyip, “iş” emeklinin yaşamını iyileştirmeye gelince kılı kırka bölerek “sabredinle/ şükredinle” doyurulmaya çalışılmasının sonucu bundan başka olmayacaktı!

Emeklinin yaşadığı sıkıntılar her yer de göz önünde! Belediye ekmek büfeleri önünde, ucuz et kuyruğunda, pazar atıklarının başında, yardım paketlerinin peşinde… Ne yapacaktı başka; teşekkür etmeliydi? Etrafında her şey renk renkti, vitrinlerin gerisinde aldığı aylıkla ulaşılması olanaksız bir yaşam vardı, evinden dışarıya çıkacak ekonomik gücü kalmamıştı, çocuklarının ellerine bakar olmuştu, ev kirasını ödeyemez duruma gelmişti, beslenemiyordu, doyamıyordu, sevinemiyordu, yaşayamıyordu… Geç bile kalmıştı!

***

Yerel yönetimlerin büyük çoğunluğunu kazana Chp’li belediyeler, bu yakalanan ivmeyi nasıl sürdürecekler; şu an düşünülmesi gereken bu! Emeklilerin yaşamlarını “iyileştirici” kararlar alabilecek mi? Sandığa gitmeyen seçmeni “dışarıda” ya da, “kendi içinde” tutmayı başaracak mı?

Emekliyi “sadaka” bekleyen, “dilenci” konumunda değil; hakkını “iktidardan” alamayan, ancak yaşamını sürdürmesini kolaylaştıracak önlemler almada ne yapabilecek, kirada oturma sorununu çözecek mi, doymasını sağlayabilecek mi, “yaşıyorum” dedirtebilecek mi; yaşayıp göreceğiz! 010424

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP