0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Ömer ALPDOĞAN

Dün gazetelerin haber merkezlerine iki haber düştü..

Bir Kahramanmaraş’tan, diğeri Hatay’dan…

İkisinin de konusu Irak’ın kuzeyinde şehit düşen on iki askerimizle ilgiliydi..

İkisi de teröre tepki konusundaydı..

Ancak, iki yürüyüş arasında çok büyük bir fark vardı..

Biri şehitlerimiz için denilse de adeta Filistin yürüyüşü, diğeri Türk bayraklarıyla yapılan bir yürüyüş idi..

Öncelikle Hatay’ın Dörtyol ilçesindeki yurttaşlarımızı gönülden alkışlıyorum..

Dörtyol ilçesindeki yürüyüşe yatılan yurttaşların hepsini elinde Türk Bayrağı vardı..

Kortejin önünde “Şehitler Ölmez, Vatan Bölünmez” yazılı afişi taşıyan iki genç kızımız, onların arkasında on iki şehidimizin fotoğrafını taşıyan yurttaşlarımız, onların arkasında da Türk bayrağı taşıyan insanlarımız yürüyordu..

Yürüyüş gerçekten şehit askerlerimiz için yapıldığını her yönüyle gösteriyordu..

Kahramanmaraş’taki yürüyüş, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ), Kahramanmaraş İstiklal Üniversitesi (KİÜ) akademisyenleri ile çeşitli öğrenci topluluklarının katılımıyla gerçekleştirilen gerçekleştirilen ve  KSÜ giriş kapasından başlayıp Yunus Emre Kongre Merkezi’nde son bulan bir yürüyüştü..

O da şehit askerlerimiz için düzenlenmişti ama yanına Filistin’e destek konusu da eklenmiş bir yürüyüştü.. Aslında Filistin için yürümüşler şehit askerleri de “madem yürüyoruz, Türk şehitleri de aradan çıkaralım” demişler..

Ancak, Hatay Dörtyol’daki yürüyüşten farklı olarak, Türk bayrağı ve şehit askerlerimizin resimleri yerine ellerde Filistin bayrakları ile Filistin ile ilgili pankartlar vardı..

Haberde yürüyüşten şehit askerleri anma ifadesi olmasa, yürüyüşün şehit askerlerimiz için düzenlendiğini anlamak mümkün değildi..

Her ne kadar, haberi geçen ajanslar “Kahrolsun PKK, kahrolsun ABD”, “Şehitler ölmez vatan bölünmez” şeklinde slogan atıldığını yazsalar da taşınan afiş ve pankartlara ve iki rektörün konuşmasına haberi yazan gazetecileri yalanlıyordu. Pankart ve bayraklardan yürüyüşün Filistin için düzenlendiği, şehit askerlerimizin de işin sosu ve maskesi olduğu anlaşılıyor..

Asıl atılan sloganlarda askerlerimizden ziyade , “Katil İsrail Filistin’den defol”, “Filistin’e selam, direnişe devam”, “Dünya uyuyor, çocuklar ölüyor” şeklinde..

Anadolu Ajansı’nın haberine bir bakalım:

(KSÜ Rektörü Prof. Dr. Alptekin Yasım, etkinlikteki konuşmasında Filistin’de yaşanan katliamı ve Türkiye’deki terör saldırılarını lanetlemek adına bir araya geldiklerini söyledi.

Terör örgütlerinin hiçbir zaman amaçlarına ulaşamayacağını ifade eden Yasım, “Ciddi bir adım atacağımız zaman hemen maşalar devreye giriyor. Terör örgütlerine talimatlar veriliyor, eylem yaptırılıyor. Fakat bilmedikleri şey, biz şehadetten korkan bir millet değiliz. Ölümden korkmadığımız için bu mücadelenin kazananı muhakkak biz olacağız” diye konuştu.

İsrail’in savaş suçu işlediğine ve Gazze’de katliam yaptığına işaret eden Yasım, şöyle devam etti:

“İsrail, Filistin topraklarına ve Gazze’ye ateş yağdırıyor. Haçlılar, konu İslamiyet olduğu zaman bir araya geliyor. Aslında birbirlerini sevmeyen, anlaşamayan iki topluluk karşılarındaki ortak düşman olarak İslamiyet’i gördüğünde birbirlerine inanılmaz derecede yakınlaşıp kader birliği yapıyorlar. Çünkü ikisinin de sonları aynı olacak. Yaptıkları bu zulümle, baskılarla insanları yok etmeye çalışıyorlar ama bu mümkün olmayacak.”

KİÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Bakan da dünyada insan haklarından bahseden ve medeniyetin beşiği olduğunu ifade eden devletlerin konu Filistin olduğunda sessiz kaldığına dikkati çekti.)

Şehit askerlerimizin adlarını ağızlarına almayan iki rektörün tepkisi tamamen Filistin ile ilgili..

Şimdi gel de sorma: Kahramanmaraş’taki yürüyüşe katılanlar kimin için yürüdü? Kime tepki gösterdiler?.

Aslında ne için yürüdükleri ortada ama, yine de biz sormuş olalım!…