“Geçmişi” yadsıyıp, gelecek hayalleri kurmak…

“Geçmişi” yadsıyıp, gelecek hayalleri kurmak…

ABONE OL
13 Temmuz 2023 10:00
“Geçmişi” yadsıyıp, gelecek hayalleri kurmak…
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Oktay EROL

Ne şu an vekil olanların, ne de bir dönem bile vekillik yapmadan “emekli” olanların derdi/ tasası yurttaş olmadığını anlamayan/ görmeyen/ duymadı kanımca! Emeklinin yedibinbeşyüz lira ile asgari ücretli emekçilerin “açlık sınırı” altındaki aylık yaşamını sürdürmesini isteyen “sistem”;   emekli vekillerin aylıklarını üzerinde günlerce çalışmadan, üstelik de hiç zorlanmadan “tak kalemde” ondörtbin lira artıracak!

Halkın sıkıntısını, mutsuzluğunu anlayan/ düşünen “bir vekil” çıkıp da “bize şu an verilen çok bile, asıl asgari ücret üzerinde, emekli aylıklarında düzenleme yapın” söyleme erdemini gösterme gereği duymuyor!

***

“Eğer bir yaşam, tümüyle kişisel istekleri doyuma yönelmişse er ya da geç, acı bir düş kırıklığına yol açar” der Albert Einstein. İstediklerini alıyorlar, istediklerini söyleyebiliyorlar, istediklerini kullanabiliyorlar, istedikleri dinlenceyi yapabiliyorlar… Büfe önünde ucuz ekmek bekleyen, yaşamı boyunca üç günlük dinlenceyi bilmeyen, kendini çalışmaya adayıp emekli alan yurttaşın yaşam zorluğunu “dil ucuyla” söylemekle yetiniyor; hepsi o kadar!

Bunun sonu nereye dek gidecek? Bu yurdun üreten köylüsünü topraktan, fabrikaları çalıştıran emekçiyi yaptığı işinden, emeklisini yaşadığına “pişman” ederseniz bu işin sonu Einstein’ın dediği gibi “acı bir düş kırıklığına yol açar.”

***

Yeni bir seçim süreci yaşandı! “İktidara”” yakın olan partilerle, “iktidarın” uygulamalarını “beceriksizlik” olarak değerlendiren “muhalefet” partileri karşı karşıya geldi! “İktidara” destek olanlar arasında Bülent Ecevit’in partisini saymazsak “hepsi” birbirinin tamamlayıcısı olduğunca, “muhalefeti” oluşturan “ana” partiye hiçbirinin “benzemediğini” söylemek/ yola çıkış amaçları bir yana bırakılacak olursa zor olmazdı! “Parlamentoyu güçlendirmek” gibi bir amaçları vardı!

“İktidarın” da sıkça yinelediği gibi, “yüzde birlik” partilerden oluşan “muhalefetteki” benzemezler, hak etmediklerince “vekil” çıkarmanın utkusunu her fırsatta yinelerken, ana/ muhalefet partisinin verdiği “ödünleri” bir çırpıda yok saydılar, yaşamlarının içinde var olan “erdemsizlikleri” gün yüzüne çıkardılar! Üstelik yurttaşın sıkıntıları yok sayılarak…

***

Bazı duyumlar alıyoruz… “İttifak” ortaklarından İYİP, birden çok bazı anakentlerle birlikte Çukurova ilçesinin belediyesini isteyecekmiş! Seçmenin derdi/ tasası bu! Seçmen geçimi bıraktı, aldığı aylığı ay sonuna yetirmeyi bir yana bıraktı, İYİP’e nerelerden belediye kazandıracağını düşünüyor olmalı!

Yurttaşın, emeklinin, emekçinin, dar gelirli esnafın sorunlarına çözüm üretmek, “iktidara” söz anlatmak için “seçenek” geliştirmeye yönelmek gibi bir çaba içinde olmayı yerine, yerel seçim pazarlığına girişiyorlar!

“Geçmişi” yadsıyınca, gelecek için hayaller kurmak ne denli kolay demek ki! Emekli yaşamının “son kıyısında” açlıkla sınanıyormuş, çalışanlar açlık sınırı altında aylıkla zorluklar yaşıyormuş, orta direk çökmüş, toplumsal “doyumsuzluk” incinmesi almış başını gitmiş “kime ne” değil mi?

“Bir yaşam, tümüyle kişisel istekleri doyuma yönelmişse er ya da geç, acı bir düş kırıklığına yol açar”; anlayın artık! 120723

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP