“Kılıçdaroğlu’nun eksiği ne; söylesinler tartışalım!”
  • OLAY NET
  • Gündem
  • “Kılıçdaroğlu’nun eksiği ne; söylesinler tartışalım!”

“Kılıçdaroğlu’nun eksiği ne; söylesinler tartışalım!”

ABONE OL
10 Haziran 2023 12:21
“Kılıçdaroğlu’nun eksiği ne; söylesinler tartışalım!”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kazandığı 28 Mayıs Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci turundan sonra suskunluğunu SÖZCÜ TV’de bozdu.

Kılıçdaroğlu’nun sorulara verdiği yanıtlardan öne çıkanlar şöyle:

“Bugüne yaptığım çalışmaları öz veriyle yaptığıma inanan birisiyim. Demokrasiyi savunanları Cumhuriyet Halk Partisi bir araya getirdi bizim siyasi tarihimizde bir ilktir. Oysa bunlar unutuldu bunların konuşulması lazım.

İktidar olduğumuzda neler yapacağımız konusunda oturup bir yıl çalıştık ve bir mutabakat metni hazırladık hayatın her alanı ekonominin her alana sosyal yaşamın her alanı ile ilgili neleri yapacağımız ortaya koyduk yeteri kadar anlattık mı tartışılabilir.

Yeteri kadar anlattık mı tartışılabilir ve öyle bir noktaya geldi ki toplumun her kesimi ile diyalog kurduk her kesimin yani apartman görevlisinden tutun sanayicisine kadar her şeyi anlatmaya çalıştık sosyal kimlik üzerinden de giderek toplumun her kesimine kucaklamaya çalıştım bunu yaptık mı yaptık yeteri kadar oldu mu olmadı mı tartışılabilir ama önemli adımlar attığımızı rahatlıkla söyleyebilirim.

Tabi biz kazanacağımıza inanıyorduk sadece biz değil neredeyse bütün anket firmaları ki kazanacağımızı söylüyor da biz de kazanacağımıza inanıyorduk. O bağlamda altı lider ve iki Büyükşehir belediye başkanı arkadaşımızla beraber alanları çıktık. Beklediğimizin olmaması bizim üzerimizde üzüntüye yol açtı. Biz de insanız sonuçta… Yani emek harcadınız çaba harcadığınız belli bir yere geldiniz, üzüldük.

Cumhuriyet Halk Partisi’ni çok iyi tanımak lazım Cumhuriyet Halk Partisi sıradan bir parti değil. Bu partinin liderleri ağır sınavlardan, linç girişimlerinden geçmiştir. Biz de seçim akşamı hem liderlerle hem de kendi içimizde oturup konuştuk. Nasıl bir yol yöntem izleyelim diye. Parti Meclisi üyeleri, MYK üyeleri konuştuk ve şu karara vardık, evet toplumda bir talep var hukuk kuralları içerisinde kurultayımızı toplayacağız. Eleştirilere baktık, eleştirileri aldık, kurultayın gereği neyse yapılacak, yetkiyi yine partililerimize bıraktık.

Kurultay, yerel seçimlerden önce bir an önce yapılmalı. CHP Genel Başkanları için adaylık önce gelmez. İlk önceliğimiz ülkemiz, sonra partimizdir. Sonra Genel Başkanlık gelir. ‘Biz nerede kaybettik?’ bu soruya yanıt verilmesi lazım, bunu da değerlendirdik. Ortaya çıkan tabloyu ağır bir yenilgi tablosu olarak kabul etmeyi doğru bulmam, sizin de etmenizi bulmam. Kazanamadık doğru ama bunu toplumun önüne ağır bir yenilgi olarak koymak toplumu umutsuzluğa sevk eder.

İl başkanları değişecek, ilçe başkanları değişecek her kes değişecek kimsenin kazık çakacak hali yok… CHP’de kişiler önemli değil. Cumhuriyet Halk Partisi diğer partiler gibi değildir. Duygularıyla değil aklıyla hareket eder, bakar ölçer. Bütün vatandaşlarıma sormak isterim, AK Partililer dahil. Kılıçdaroğlu çalıştı mı, çalışmadı mı? Kılıçdaroğlu söylenmesi gereken her şeyi söyledi mi söylemedi mi?

Kılıçdaroğlu’nun ne eksiği var? Nerede yanlış yaptı? Söylesinler, bunu oturup tartışırız.

Değişimin önünü açtık ben kurultayda çıkıp ‘adayım’ demem. Ben bugüne kadar çıkıp adayım demedim. Partinin yetkili organları buna karar verecek. Herkes gelip aday olabilir. Bu Kurultay’da genel başkan da seçilecek.

Ben el veririm. Neden vermeyeyim? İlla ben aday olacağım, diğerlerini reddedeceğim diye bir durum yok, bu benim geleneğim de yok. Kişiye endeksli siyaset Cumhuriyet Halk Partisi’nin geleneğinde yok.

Halk sizi İstanbul’a, Ankara’ya, Adana’ya, İzmir’e seçti; siz buraları bırakın başka işlerle uğraşın… Olmaz. Siyasetin temeline aykırıdır bu.

Öncelik İstanbullu, Ankaralı, İzmirli seni seçti buralara hizmet edin. İşin doğası gereği de budur zaten. Oradan genel siyasete de girebilirler ama şunu herkesin çok iyi bilmesi lazım; ben Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı olarak İstanbul Büyükşehir’in gelecekte ne olması gerektiğini de düşünmek zorundayım. Yine bir Cumhuriyet Halk Partili tarafından yönetilmesi gerekir. Şu anda eğer Cumhuriyet Halk Partisi tarafından yönetilmezse bu bizim açımızdan ciddi bir sorun olur. Biz kazandığımız bir büyükşehir belediyesini neden verelim? Bunun haklı bir gerekçesi önüme konursa bir sorun yok.

Değişim çağrısı gayet güzel bir çağrı. Değişmeyen tek şey değişimdir. Bu değişim olacak zaten, bugün olmazsa yarın, yarın olmazsa öbür gün. Genel siyasete de girebilir büyükşehir belediye başkanları. Ekrem İmamoğlu Kurultay’da aday olabilir. Ben akılcı düşünüyorum. Yerel seçimden önce İBB terk edilmemeli. İstanbul gibi bir kenti Cumhurtiyet Halk Partisi kaybetmemeli. Arkadaşlarımız genel başkanlığa aday olabilir, niye adaysın demem.

Bu, tek kişilik iktidarın demokrasiye inanmadığını ve millet iradesine saygı göstermediğini gösteriyor bize. İktidar sahiplerinin demokrasi anlayışı eğer bu noktaya geldiyse artık Türkiye’de bizim anladığımız anlamda bir demokrasinin olmadığını hepimiz kabul etmek zorundayız. Hangi partiden olursa olsun milletin verdiği oya hepimizin saygı göstermesi lazım. Bana akıl sahibi biri çıkıp desin, hangi gerekçeyle siz onu içeride tutuyorsunuz?”

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP