0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Oktay EROL

Kılıçdaroğlu’nun yayımladığı videolar yedisinden yetmişine herkesin dikkatini çekiyor! “Bunları yapar mı” sorusuyla birlikte, “demek bu da varmış” kanısını oluşturuyor! Bilmiyorum, bundan beş yıl önce “emekliye asgari ücret kadar iki bayramda ikramiye vereceğiz” dediğinde, kimler “olmaz, olamaz, bunu yapamaz, kaynak oluşturamaz” demedi ki?

Şimdi aynı şey “418 milyar doları geri alacağım” ya da “yüzbin öğretmen atayacağım” ya da “hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek” ya da “kamu işe alımlarında mülakata son verilecek” ya da “savurganlık son bulacak” ya da “emekliye asgari ücret kadar bayram ikramiyesi” demesinin içten olmadığını kim söyleyebilir?

***

Kanımca, yurttaş cumhurbaşkanlığı ile milletvekili seçimlerine aynı yerden bakmıyor! Örneğin cumhurbaşkanlığı seçiminde Kılıçdaroğlu’na destek verecek olanlar, milletvekilinde “millet ittifakının” partilerine oy vermek gibi bir zorunluluk görmüyorlar! İnsanların kafalarını karma/ karışıklaştıran bu sistemin/ rejimin değişmesi için Kılıçdaroğlu’na oy verecek olanlar arasında, “millet ittifakı listesine” tepki gösteren bir seçmen katmanı olduğunu da unutmamak gerek!

Kılıçdaroğlu diyor ki, “Sadullah Bey başka bir partinin adayı, diğer arkadaşlar da başka bir partinin adayı bizim partililer de var Saadetli var, Devalı var Gelecek Partili var, Demokrat Partili var, İyi partili var… Dolayısıyla bunlar artık oyların heba olmaması ve bunların lehe çalışması için böyle bir akılcı politika izlendi…” Yok öyle bir şey, ittifakın partileri daha düne değin “kendi logolarıyla” seçime gideceklerini söylerken, şimdi CHP listelerinin arasına karışmayı yeğliyor olması düşündürücü değil mi?

Kılıçdaroğlu, sonra diyor ki, “biz onların içişlerine karışamayız. O zaman çok büyük sıkıntı çıkar. Onlar bizim içişlerimize karışamazlar, biz onların iç işlerine karışamayız. Onlar ayrı partiler, biz ayrı partiyiz. Onlar kendi adaylarını seçerler, biz kendi adaylarımızı seçeriz. Dolayısıyla birbirimizin alanına girip oraya yönelik üstü örtülü veya açık eleştiri yaparsak doğru olmaz…” Ne demek bu? Bir başka parti, “ittifak” olması nedeniyle, istediği ismi listene yerleştirebilecek! Kırmızı çizgiler olmamalı mı, zamanında her tür “hakareti, haksızlığı, hukuksuzluğu” ortaya koymaları belirleyici olmayacak mı?

***

Yurttaş şu an çok zor koşullar yaşıyor, çeşitli tepkisini dile getirmekten kaçınıyor…! Birçoklarını biliyorum, “çocuklarım var, konuşmak istemiyorum” diyor! Bunun için de sürecin “en güçlü adayı” olarak gördükleri Kılıçdaroğlu’nu desteklemek istiyor!

Yalnız Adana’da değil, birçok yerde oluşan listelerin “alışılmışın” dışına çıkılmama sonucuna karşı tepkiler çok! Bazı yerlerden “Kılıçdaroğlu’na evet, listesine hayır” diyenleri biliyorum! Adana’da da böyle bir eğilimin olduğunu bilmemle birlikte, diğer anakentlerden de benzer yanıtlar alıyorum!

Yurttaş, seçim bildirgeleri ile milletvekili listelerini tartacına koydu bile…

130423