Tarımın önemi anlaşılmadı!

Tarımın önemi anlaşılmadı!

ABONE OL
16 Ocak 2023 18:53
Tarımın önemi anlaşılmadı!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Oktay EROL

Karşılaştığım, dinlediğim birçok kişiden şu tümceyi duyuyorum:

“Salgın süreciyle birlikte tarımın önemini çok iyi anladık! İşlenemeyen toprağın, kullanılamayan suyun, üretime dönüşmeyen emeğin değerini öğrendik!”

Toprağın, suyun, emeğin yaşamsal oluşu nasıl anlaşılmış peki, ya da salgın süreci sonrasında hangi atılımlar yapılmış, üretici nasıl rahatlatılmış, ekmediği toprağına dönmesi için neler yapılmış, hangi girdilere kolayca ulaşması sağlanmış; gören/ bilen var mı?

***

Öyle “para musluklarını” açarak, “sadaka anlayışıyla” destek yapıldığını söyleyerek üretin yapılmıyor!

Siz insanlara toprağın albenisini kanıksatabiliyor musunuz, toprağı işleyerek doyacağının güvencesini verebiliyor musunuz, çocuklarının geleceğinin “o topraklarda” olduğuna inandırabiliyor musunuz?

Çiftçiye “toprağını bir karış boş bırakma ek” diyerek, girdilerin ulaşılamaz olmasına göz yumarak, yetmedi dış alım ürünlere kapı aralayarak “üretim” nasıl sağlanacaksa…

Banka kredileriyle verildiği belirtilen desteklerle mi?

***

İşin içine banka, işin içine kredi, işin içine borçlanma girdiğinde “üretimin” rengi/ biçimi değişiyor!

Ulaştığım verilere göre, 2002 yılında üreticinin ikibuçuk milyar borcu varken, günümüzde dörtyüzonbeş milyara ulaşmış; tam yüzaltmış kat!

Son yirmi yılda üreticinin bu denli borca girmesi, öncelikle borcunu ödeyebilmek için çalışmasının yanı sıra bir de elindeki toprağını/ iş makinesini satılığa çıkarması, bir de “iktidarın” üretimi/ özellikle de tarımsal üretimi çok kötü yönettiği için bugünkü yaşanan sonucu oluşturduğu söylenebilir!

Şu veriyi de paylaşayım; üreticinin son dört yılda borcu üç kat artmış!

***

Üretici, üretim kaynağı olan toprağı/ suyu, yerinde/ zamanında kullanamadıkça, önüne dışalım girdi engelleri koyuldukça, sonra da sorunların aşılması için “sadaka anlayışıyla” destek yapılmak istendikçe kendini yaşamının bir parçası olan topraktan da uzaklaştırır, çocuklarının geleceğinden de…

İnsan yalnız kavgalı olduğuna küsmüyor; onca çalışmasına, onca çabalamasına, onca karanlığı aydınlık sayarak taşın suyunu çıkarırcasına çaba harcamasına karşın “açlıkla” sınandığında da toprağa küsüyor!

Tarımın önemi “salgın sürecinde daha iyi anlaşıldı” denilse de üreticinin içinde bulunduğu çıkmaz “anlaşılmadığını” kanıtlamaya yetiyor!

Topraktan hayvancılığa değin akla gelen her şeyin düşünülmesi gerek; örneğin süt ile süt ürünlerinin bu denli varsıl sofralarına yönlendirilmesi “tarımın” ne denli savsaklandığının kanıtı değil mi?

İnsanlar kendi kentlerinin ürünlerini almakta zorlanırken “neyi/ kime” kanıtlamam ki?

150123

 

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP