Kuraklıkta aklın yolu…

Kuraklıkta aklın yolu…

ABONE OL
27 Ocak 2023 11:29
Kuraklıkta aklın yolu…
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Oktay EROL

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci’nin, “Kurak bir kış geçiriyoruz. Şu an için bir kriz söz konusu değil. Gerekirse depolarımızı kullanırız. Kuraklık şimdilik bitkisel üretimi çok etkilemedi. Ancak kuraklık devam ederse risk büyür” sözlerine, CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut tepki gösterdi.

Bakan Kirişci’nin gerek Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi’ni bitirmesi, yine burada yüksek lisans eğitimi yapması Adana bölgesini olduğunca, buradaki üreticilerin hangi zorlukları yaşadığını bildiğini, özellikle yaşanan kuraklık nedeniyle yeşermeyen tohumun hangi kaygılara yol açtığını kanıksadığını düşünüyorum!

Öyleyse “şu an için bir kriz söz konusu değil, kuraklık bitkisel üretimi çok etkilemedi” demenin anlamı nedir?

***

Topraktan, sudan söz ediyoruz!  İyi, düzenli, savurganlık yapılmadan kullanılmalı/ işlenmeli!

Tarihte dönemsel olarak yinelenen kuraklık olgusu, bugün için iyi yönetilmezse; özellikle Türkiye gibi su yoksunu ülkelerin geleceği hiç de rahat olmayacağı belirtiliyor.

Veriler, kişi başına kullanılabilir su ölçütünü ortaya korken Türkiye’yi “su stresi çeken ülke” olarak değerlendiriyor. Bugün kişi başına düşen suyun 1.519 metreküp olduğunu, 2030 yılında nüfusun yüzmilyona ulaşabileceğini varsayarak 1100 metreküpe düşeceğini, bunun da “su yoksunluğu” anlamına geleceğine vurgu yapılıyor!

İçme suyu barajlarında yaşanan doluluk oranları bile “krizin” ön izlerini taşıyor!

***

Bir yazıda “başta gerek barajlar, gerek göletler, gerek kuyu, gerekse akarsuların gerektiğince/ savurganlık yapılmadan kullanıldığını, ‘gereksiz’ suyun akıtılmadığını söylemek gerçekçi olmaz” demiştim.

CHP’li Barut’un saptamasında “gübreden mazota, tohumdan zirai ilaca fahiş zamlardan beli bükülen çiftçimiz şimdi kuraklık endişesini yaşıyor. Bu konularla ilgili bilimsel temelli yaklaşım ortaya konması beklenen, sulama yatırımlarına ağırlık verilip çiftçiye destek olunması” sözleri yer alıyor!

Gerek su, gerek toprak, gerek yaşananlar bilimsel değerlendirmelerden uzaklaştıkça sorunların/ kaygıların büyüyeceğinin bilinmesi gerektiği belirtiliyor!

***

Bu yalnız ülkemizde yaşanan bir olgu değil, tarihte yaşandığı gibi; her ülke doğasına, ormanına, suyuna, yeraltı kaynaklarını ne denli bilimsel/ planlı davranmış, ne denli zarar vermekten kaçınmışsa o denli zarar görecektir!

Bugün su yoksunu olmayan ülkelerin benimsediği “kapalı basınçlı sulama sisteminin”, ülkemizde ağır/aksak yürütülmeye çalışılması, başlayan projelerin uygulamaya geçmemesi, bir yandan suyu bir yandan suyu kullanacak olan üreticiyi “krize” sürükleyecektir!

Aklın yolunun “bir” olduğu bilinmesi gerek!

260123

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP