Yine altı yaşında…

Yine altı yaşında…

ABONE OL
18 Aralık 2022 17:43
Yine altı yaşında…
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Oktay EROL

“Gelecek sizin içindir” denilen, o da yetmeyip “dünya da tek Çocuk Bayramı olan ülkeyiz” diye sevinilen, dahası “çocuklar şeker yiyebilsinler” diyen Nazım’ı, “dünyanın bütün çiçeklerini diyorum/
bütün çiçeklerini getirin buraya” diye Ceyhun Atuf’ı olan bu yurdun çocukları yeni ışkınlar sürerken koparılıyor yaşamdan!

Geçtiğimiz hafta boyunca konuşmayan kalmadı; siyasetçiler konuştu, ilgili kurullar konuştu, belediye oturumlarında konuşuldu, sokakta konuşuldu enlerde konuşuldu!

Yakın çevremde gördüklerim/ bildiklerim; yanındaki çocuğundan, başka çocuklardan, büyümüş olduğundan, sahiplenemeyişinden utandı da bu yurdun insanının duygularını budayanlar, ne yaptıkları bilinmeden yaşamlarını sürdürenler “ailesine zarar verilmesin” bağnazlığını göstermekten/ yolunu güzellemekten geri durmadılar!

Daha altı yaşındaydı, gözleri ilkyaz gibi duru, düşmanlık/ kin bilmediğinden yaraladılar!

***

Altı yaş bitmiyor ki; daha yedisi var, sekizi var, dokuzu, onu…

Haberi önce açlıktan ölmüş” diye duyurdular! Altı yaşındaki çocuğu, “ailesi” denilen hasta yapı nasıl otuz yaşındaki bir beyin hastasına verilmişse/ her ne denli toplumu yaralayan bir olguysa, altı yaşındaki bir çocuğun açlıktan yaşamını yitirmesi de bir yaradır!

Anne-baba cezaevinde olduğundan altı yaşındaki kız çocuğuyla, dokuz/ oniki yaşlarındaki kardeşleri amcası ile halasının yanında kaldıkları belirtiliyor!

Ama amcayla halalarının yaşam koşulları da iyi değil; evin birçok yeri yıkık/ dökük, duvarda sıva patlakları/ boyası sıyrılmış, doğru-dürüst yatak-döşek de yok, yerler sergisiz/beton, pencere camları kırık… Belli ki yaşamlarını sürdürmekte çok zorluk yaşıyorlar!

Altı yaşındaki Nur Elif, yeterli beslenemediği ayrıca bakımsız kalması nedeniyle güçsüz kalıyor, hastaneye kaldırılıyor, iki gün hastanede gözetim altına alınıyor, ancak beslenemeyen vücudu daha çok dayanamıyor yaşamını yitiriyor!

Yakınlarından birinin “çocuğa eziyetten”, diğerinin “silahla tehdit” nedeniyle tutuklu bulunması değil benim üzerinde durduğum; “altı yaşındaki çocukları neden koruyamıyoruz” sorusunun yanıtı…

***

Seçilmişleri, güçlüleri bir düşünün; vardıkları kalabalıkta altı yaşında bir çocuğun varlığı onları rahatlatır! Akıllarına hiçbir şey gelmese bile adlarını sorarlar, okula gidip/ gitmediklerini sorarlar, annesini/ babasını sorarlar…

Kim olduklarını, ne yaptıklarını bir çırpıda anlatırlar, anlatırken de rahatlatırlar!

Dünyada yalnız doğdukları ülkenin bayramına da sevinecekler, şeker yediklerinde de sevinecekler, dünyanın “bütün çiçekleri” olduklarına da sevinecekler!

Peki, bu altı yaşındaki çocukların sevinmelerinin önündeki engel ne; bir adım geriye lütfen!

171222

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP