“Dezenformasyona” neden olanlar…

“Dezenformasyona” neden olanlar…

ABONE OL
18 Ekim 2022 10:24
“Dezenformasyona” neden olanlar…
1

BEĞENDİM

ABONE OL

Oktay EROL

“Dezenformasyon” sözcüğünün ilerleyen süreçte çokça kullanılacağını düşünüyorum!

Artık “iktidarın” adına “dezenformasyon”, muhalefetinse “sansür” yasası diye adlandırdığı, mecliste “iktidar” milletvekillerinin coşkuyla benimsediği/ ardından tarihsel nitelik kazandırmak içim “anı fotoğrafı” bile çektirdikleri nur topu gibi yasamız var!

“Dezenformasyon”, TDK sözlüğünde “bilgi çarpıtma/ yalancı haber” olarak yer alıyor! Fransızcadan dilimizde yer bulmaya çalışan bir sözcük olmasına karşın, halk arasında geniş bir katman “çarpıtma” sözcüğünü yaşamında daha çok yer verir!

Son yıllarda, özellikle de milenyumla birlikte birçok siyasi bununla beslendi, bununla topluma algı yaptı, kandırdı, aldattı, varlığını korudu!

Salt sosyal medyada yapılan paylaşımlar üzerinde yoğunlaşılmış olsa da, genelinde “iktidarın” yönlendirdiği/ beslediği medyanın da bu “deformasyondan” yararlandığı, “kirli bilgi” yaydığı, gerçeği “çarpıttığı” geriye dönüp bakıldığında daha çok iyi anlaşılacaktır!

***

Yasa şöyle diyor:

“Halk arasında endişe, korku ya da panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni, genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışın bozmaya elverişli şekilde açıkça yayan kimse bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır!”

Yasanın gerek toplumsal yaşama, gerekse basına getireceği “baskının” mecliste görüşüldüğü sırada, AKP Milletvekili Ahmet Özdemir yasa önerisine ilişkin konuşurken, yasanın içeriğini Amerikalı ile Avrupalı yetkililere anlattıklarını, ilgiyle karşıladıklarını, üstelik “bizim deformasyon yasamızla yasanız birebir örtüşüyor” dediklerini ileri sürmüştü!

O gün, ekranların “her şeyi bilen” konuşmacıları, AKP’li Özdemir’in sözüne dayanarak “TBMM’den geçen dezenformasyon yasasının aynısı ABD’de uygulanıyor” sözüyle izlencelerini beslemişlerdi!

ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, basında yer alan bu sözleri “dezenformasyon” olarak değerlendirdiği gibi; ülkelerinde böyle bir yasanın olmadığını, bu yasanın düşünce özgürlüğü üzerinde ürpertici etkisinin olacağını, tartışma alanlarının daralacağını, sansür/ otosansürü artıracağını, kullanıcı gizliliğini tehlikeye iteceğini, ekonomide özel ticari yatırım yitimine neden olabileceğini ileri sürdü!

***

“Dezenformasyon” sözcüğünü çok sevenlerden kağıt/ kalem vererek yazmaları istense, üstelik “bu” mecliste denense, bir çoğunun “doğru” yazacaklarına inanmıyorum; amaç Türkçeyi “budamak” olunca olanları “çarpıtmak” için yapmadıkları kalmıyor!

Geçtiğimiz hafta sonu “yas” gerektiren Bartın maden faciası yaşadık! Daha ilk saatlerde, mecliste “coşkuyla kaldırılan” parmaklarla onaylanan yasa da çıkmış olmasına karşın “ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi” hiç ikirciklenmeden sosyal medyadan paylaştılar!

Yerin üçyüz metre altında maden emekçileri yaşamak, “güneşi görmek, karanlığı parçalamak” için uğraş verirken, AFAD yerin üstünde “TKK Amasra Müessese Müdürlüğü maden ocağında trafo kaynaklı bir patlama meydana gelmiştir” diyerek çarpıtmaya ya da “dezenformasyona” neden olmuyor muydu? Ya AFAD’a inanarak bu paylaşımı yorumlayanların, katkı yapanların durumu…

***

Medyada, “dezenformasyon yasasını” savunanlar arasında, askere gitmemek için çürük raporu aldığı gerekçesiyle on ay hapis cezasına çarptırılan, “cezaları az olmuş, şikayetçiyim, benim devletime zarar vereceksin, milletimi kışkırtacaksın, Allah razı olsun bu cezaları getirenlerden, az olmuş cezalar, beş yıldan başlamalı” diyen, gündemdeki her şeyi yorumlama bilgisi olan Hakan Ural oldu kanımca!

İlerleyen süreçte “dezenformasyon yasası” kadar, toplumsal “dezenformasyona” neden olanları da bolca konuşacağız!

Çünkü asıl sorun “neden”…

171022

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP