ATB’nin inandırıcılığı…

ATB’nin inandırıcılığı…

ABONE OL
24 Eylül 2022 10:42
ATB’nin inandırıcılığı…
1

BEĞENDİM

ABONE OL

Oktay EROL

“İktidarın”, geçtiğimiz günlerde açıkladığı TOKİ konut projesinin ayrıntıları ortaya çıktıkça, başvuranlardan “pişmanlık” duyanların olması “işin” başka yüzünü ortaya koyuyor!

İnsanları evsizleştirmek için her tür girişimde bulunun, dar gelirlilerin boğazını doyurmasının önüne engeller koyun, çocuklarının markete götürülmesini engellemeye çalışın, kiloyla aldıkları ürünleri taneyle alacak duruma getirin, çocuklarının okul masraflarını karşılamakta zorlanmasına neden olun…

Daha çok var; açlıkla sınayın, doymasını istemeyin, temel gereksinmelerinden olan elektriğe/ doğalgaza ulaşmasını engelleyin/ kış soğuğunda üşütün/ gece karanlığında oturtun/ canından bezmesi için her şeyi deneyin!

Sonra da, bir “erdemmiş/ ayrıcalıkmış/ ödülmüş” gibi yüzde onu ön ödemeli, asgari ücretlinin aylığının yarısından fazlasıyla “bugün tarihin en büyük günlerinden biri, dar gelirli yurttaşlarımızın konut edinmesini sağlayacağız” deyin; ben de inanayım!

***

Şunu söylemek gerekmiyor mu?

Bu ülkeyi yirmi yılı aşkın süredir yönetiyorsunuz, bu güne değin “bir kez” olsun ne bu yurdun dar gelirlisine, ne üreticisine, ne emekçisine uzattığınız “bir el” gösterin!

Tüm dünyada, salgın sürecinde “onlar bizi kıskanıyor” dediğiniz ülkeler yurttaşlarının kaygılanmaması için, “siz geçimi dert etmeyim” derken,  bizde/ sözde piyasa canlansın diye kamu bankalarının düşük faizli kredi muslukları açıldı, stokta biriken beyaz eşya/ mobilya/ otomobil pazarının canlanması için yurttaş borç batağına sürüklendi; yeni çıkmazlar oluşturuldu!

“İktidar”, bugün gelinen noktada TOKİ konut projesiyle dar gelirliyi sevindirmeye çalışıyor sözde;

Aklınız, bilginiz, deneyiminiz, gördüğünüz, yaşadığınız olmasa da inanasınız…

Gerçeği “başçıkla sıvayamıyorsunuz” ki!

***

Adana’da çalışmalar yürüten odalardan, Ticaret Borsası (ATB) yönetimi “iktidara” yakın duruşu ile bilinir; yeter ki bunu, sorunları irdelerken kullanmasın, yeter ki “benim doğrularıma inanacaksın” demesin, yeter ki yaşananların sorgulanmasına katkı yapsın, “kime/ nereye” yakın olduğu umurumda değil!

Bu güne değin birkaç toplantısına katıldım ATB’nin, ilki Ceyhan Yolu üzerinde yaptırılan Adana Ticaret Borsası Kompleksi’nin açılışındaydı!

Başkan Şahin Bilgiç, kompleksin açılışında yaptığı konuşmasında , “ticaret borsalarının asli görevi olan alıcı ile satıcıyı, üretici ile taciri buluşturan modern bir pazar yeridir” demişti!

Hoşuma gitmişti aslında; borsa üretici ile alıcıyı sistem üzerinde buluşturacaktı!

Üretici, ürününü “düşük” ederden satmayacaktı; emeğini, girdilerini birleştirerek bedellendirecekti!

Öyle olmadı ama; yine kazanan eli toprağa değmeyen, emeği sömüren, sistemin anaparadarları oldu!

***

ATB’nın yaptığı açıklamaları anımsıyorum…

Üreticinin tarımsal ilaç/ gübre ile mazot giderlerinin “son üç yılda” nereden/ nereye geldiğini düşünün; burada, Adana’ya modern bir kompleksi kazandırdıklarını ileri süren odanın, üreticinin/ üretimle anılması için “iktidarın” gerçekleştirdiği hangi uygulamayı “sert bir dille” eleştirebildi, tepki gösterebildi?

Bana bir tanesini gösterin!

Çiftçi, “artan girdi masraflarından dolayı ekemez duruma geldik” derken, bugün Başkan Bilgiç’in “Adana ile bölge üreticilerimiz için bu pozitif ayrımcılığı bekliyoruz” demesinin inandırıcılığını tüm üreticiler düşünsün!

Bilgiç, sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Yeni Hizmet binamızı açarak Adana’mıza, Çukurova’mıza yakışır çok güzel faaliyetlerde bulunduk. Ülkemize örnek olan modern bir borsa kompleksini hayata geçirdik. Üyelerimize, üreticilerimize ve ilimiz ve ülkemiz ekonomisine katma değer yarattık. Bu büyük başarı yönetimimizin, meclisimizin ve çalışanlarımızın ortak başarısıdır.”

***

“İktidara” yakın olan isimlerin benzer özelliği, “beton yapılarla” övünmesi olmalı…

Kentleri çirkinleştiren “kat belirsizlikli” yapılaşmayı çok sevdi “iktidar”!

İçinde yurttaş, emekçi, üretici var mı bakılmaya gerek duyulmadı!

Onun için de üç/ beş kişilik saraylar, bedeli güvenceli köprüler/ oto yollar/ kent hastaneleri yaptırıldı!

Ülkenin tarım yapılan alanları kapatıldı!

Bunların hepsini “hükümetimizin bir başarısıdır” diye değerlendirenler, bugün kasası dolu ülkelerin temel besin bulmakta zorlandığını görünce “üreticilerimiz için pozitif ayrımcılığı bekliyoruz” deme gereği duymuş olmalı!

Yine üreticiyi düşündüklerini sanmıyorum; emek vermeden kazananların “satacak/ alacak” ürün bulamama kaygısı bu!

Öyle soğuk, öyle donuk, öyle inandırıcılığı olmayan sözler bunlar…

220922

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP