0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Rifat SERDAROĞLU

Konfüçyüs, yaklaşık iki bin iki yüz yıl önce şunu söylemiş;
“Bir yerde küçük insanların büyük gölgeleri varsa, o yerde güneş batıyor demektir.”

Konfüçyüs’ den yaklaşık iki bin iki yüz yıl sonra, sokak filozofu Bergamus ise şunu anlatıyor;
“Genç kız, kendisini aldatan erkek arkadaşına;
“Benim için sen para gibisin” der!
Erkek; “Yani bana çok mu değer veriyorsun!”
Kız; “Hayır, ikiyüzlü olduğunu söylüyorum”

İki bin iki yüz sene arayla söylenmiş bu iki söz aynı kapıya çıkar.
Her devirde kendi küçük ama gölgesi büyük, ikiyüzlü insanlar olmuştur.
Olmaya da devam edecektir. Onları tanıyıp, hak ettikleri şekilde davranmak da düzgün, namuslu ve doğru insanların işidir. Bundan çekinir, görmezden gelir, aman bana ne derseniz, bu omurgasız tiplerin çoğalmasına sebep olursunuz.
Hırsıza hırsız, yalancıya yalancı, haine de hain demekten geri durmayacaksınız. Unutulmamalıdır ki bu tipler, farelerden daha çabuk ve daha çok ürerler.
Ama gerçekler yüzlerine haykırılınca da aynı hızla yok olurlar!

Hala dün gibi  hatırımdadır;
9. Cumhurbaşkanı Demirel’in 17 Haziran 2015’te vefatı sebebiyle, Ankara’da ve Isparta-İslamköy’deki törenlerde  bu tiplerden mebzul miktarda görmüştüm. Demirel’e en büyük kötülüğü yapanlar, gırtlaklarında hala Demirel’in ekmeği durduğu halde ona ihanet edenler, Demirel’den nefret edenler, Demirel sayesinde var olup arkasından kuyusunu kazanlar, ağız birliği etmişçesine Demirel’i övme yarışına girmişlerdi!

Havucu gören sıpalar gibi her biri bir televizyon mikrofonuna yapışmış, yalan yanlış şeyler anlatıp, utanmadan kendi reklamlarını yapıyorlardı…

Sırayla anlatalım;
-AKP Yöneticileri;
Bunlar rahmetli Demirel’i günahları kadar sevmezler. Demirel bunların gerçek yüzlerini net olarak bilirdi. Sırf Demirel’e olan kinleri sebebiyle, kardeşinin tüm malına kanunsuz olarak el koymuşlardı.
Mahkeme kararıyla bu malları geri vermek zorunda kaldılar. Bademlerin, yüzlerine “üzgünlük” maskesi takıp, Demirel’i methetme yarışına girmeleri tam ibretlik bir durumdu!

-Rahmetli Erbakan’ın Yardımcısı, Erdoğan’ın ablası ve ekonomi danışmanı
Tansu Çiller;
Yüzünden büyük gözlükleri ve AK giysileriyle TBMM’deki törene katılması ilginçti. Acemiliği ve bilgisizliği sebebiyle, Türkiye’yi neredeyse İran’la bir savaşa sürükleyecek bu kişi için Rahmetli Demirel’in “Alın bu kadını buradan, yoksa ben pencereden atacağım” deyişini hatırladım. Sağlığında Demirel’in yanına gelemeyecek olan bu kişi, şimdi orada görüntü vermekten utanmıyordu!

-Köksal Toptan;
Bu kişi tüm siyasi hayatını Demirel’e borçlu olduğu halde, Demirel’e en büyük üzüntüyü yaşatanlardan biridir. AKP’nin tüm icraatlarından sorumludur!
28 Mayıs 2019 tarihinde CB Kararnamesiyle, “Yüksek İstişare Kurulu” üyeliğine
atanmış, sessizce kendisine danışılmasını beklemektedir. Şimdiye kadar yanına çaycıdan başka gelen olmadı!

-Süleyman Soylu;
Sadece kendisi değil, Gaziosmanpaşa eski DYP İlçe Başkanı olan babası
Hasan Soylu da, siyasette var oluşlarını Rahmetli Demirel’e ve onun dostlarına borçludur. Ekmek yediği kaba pislemeyi adet edinmiş ve ayağındaki donu dahi partisine aldırmaktan çekinmeyen bu kişi, AKP’ ye geçince her fırsatta Demirel’e hakaret etmiştir. İslamköy’de Demirel’in naaşı önünde, Bülent Arınç ile birlikte sap gibi durması hala gözlerimin önündedir…

Değerli Okurlar;
Siyasette herkes ile iyi geçinmek diye bir yol yoktur. Herkesle dost olmaya kalkarsanız, hiç gerçek dostunuz olmaz. Olsa olsa iyi gün dostunuz olur.
Her partinin programı ayrıdır. Çok seslilik de demokrasi gereğidir. Önemli olan medeni insanlar gibi, tartışmayı bilmek, doğruları rakibinizin yüzüne, karşı söyleyebilmek ve karşınızdakine düşüncesinden dolayı saygı duyabilmektir.
Bu kültürü siyasi yaşamımıza yerleştirmek zorundayız.
O zaman iyi paranın, kötü parayı kovduğu gibi, bu kokuşmuş anlayışlar da ayıklanmış olacaktır.

Bu görev hepimize düşmektedir. Kim, özü-sözü doğru olarak Türk Milletine hizmet eder, milletin hayrına işler yaparsa onu alkışlamalı, yüreklendirmeli ve sahip çıkmalıyız.
Kim bozuk para gibi ikiyüzlü ise de onlardan yüz çevirmeliyiz.
Hiçbir şey yapamaz isek, gördüğümüzde selam vermemeliyiz.
Çok şey mi istiyoruz? Hiçbir şey yapamıyorsanız, arada bir bunların yüzlerine ayna tutun. Ben yazıda bunu yaptım…

08 Ağustos 2022