Oktay EROL
Siyasilerin sözleri seçmen için büyük önem taşıyor!
Oktay Akbal’ın “gençler bizi öykünüyor” dediği gibi…
Gençlerin öyküneceği “şeyin” niteliği asıl belirleyici etmen; içinde sevgi, hoşgörü, paylaşım, anlayış olsa ne güzel olmaz mı?
Siyasilerle seçmen arasında olaylara bakış/ yorumlama/ benimseme/ ret etme geniş benzerlikler taşıyor çünkü!
Daha dün Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın EYT’liler ile KYK borç/ faizleri için “iyileştirmeler” yapılacağı açılanana dek, ekranlarda gördüğümüz yandaşların/ partinin üst düzey yetkilerinden hiçbirinin ağzından çıkmayan sözler öyle “yalımlanmış” biçimde çıkmaya başladı ki; sanki dünden öncesine değin bıçakla açılmayan ağızlar kendilerinin değildi!
“Aklın yolu birdir” denir; öyle de olmalı!
Bir olan “aklın yolu” düne değin yoktu nedense!
Kılıçdaroğlu’nun “EYT’yi biz çözeceğiz, KYK borçlarınızı faizli ödemeyin, iktidara geldiğimizde faizleri sileceğiz, bir işte çalışıncaya değin de ödemesini istemeyeceğiz” dediğinde için için söylendiğinizi, “nasıl ödeme dersin” diye yol göstericilik görevi üstlenenlerinin çığlıklarını unuttunuz hemen; yazık!
***
Biz aynısını kısa bir süre önce “ek” asgari ücretle, emekli aylıkları düzenlemesinde yaşamadık sanki!
Daha yılın başında, “tarihin en büyük artışı” denilerek övülen, daha emekçinin cebine girmeden elektrik/ doğalgaz/ fahiş ederli ürünlerle çoğu geri alınan emekli aylıkları ile asgari ücretin yurttaşı hangi karabasanlara sürüklediğini belleklerinizi zorlayarak anımsayın!
Dar gelirlilerin çoğu, elektriklerini kapatmıştı gecenin karanlığında, doğalgazı kullanımdan çıkarmıştı, kiminin de faturaları ödeyemediği için sayaçları kesilmişti!
Burada sıkça belediye ekmek büfelerinin uzayan kuyruğunu, uzayan kuyruğun kışın yağmuru altında saatlerce beklediğini kaç kez yazdım bilmiyorum!
“İktidar”, yurttaşın yaşadığı bungunluklar yetmiyor gibi, bir de “enflasyon altında ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz” yalanını yinelemeyi sürdürüyordu sürekli!
“Sabredin, şükredin, haziranda her şey güzel olacak, gözlerimin içindeki ışığı görmüyor musunuz” denildiğine kaç kez tanık olunmadı, insanlar yoklukla başbaşayken; unutmayın!
Haziranda neler yaşandığını gördünüz değil mi?
***
Bunları bırakalım; emekliye “bayram ikramiyesi” adı altında bir ödeme yapılması konusunda yine Kılıçdaroğlu’nun dile getirdiği istem, “iktidarın” tepesinden ayakuçlarına değin hepsinin diline pelesenk olmuştu!
O dönemin Maliye Bakanı “o ikramiyeyi nereden vereceksiniz” diye sormuş, “kasada para yok, hepsini işbirlikçilerimize harcadık, siz bugünlerinize şükredin” der gibi bir tavır oluşturunca, Kılıçdaroğlu’nun “bu yurdun kazanacak yerleri çok, biz yerecek yerleri çok iyi biliyoruz” dediğini anımsıyorum!
Bundan dört yıl önce, bir konuşmada “emeklimizi enflasyon altında ezdirmeyeceğiz, iki bayramda binerler lira ikramiye vereceğiz” tümcesi geçince, fermuarlı ağızlar çözülmüş, susanlar konuşmaya başlamış, “kasada para yok” diyenler iyi bir iş yaptıklarında söz etmişti; bugünkü gibi…
Dört yılda alım gücü “on kat” daralmasına karşın, bugün bin liranın, binyüz lira yapılması karşısında ağızlarının fermuarını açmayanları bir bir görün!
***
Aslında daha “çok şey” yok mu?
EYT’liler, KYK’lılar bu denli tepki göstermemiş, “muhalefet” bu denli haftalık oturumunda dile getirmemiş olsaydı “bugünkü” sonuçlar alınabilir miydi sanıyorsunuz…
“iktidar”, toplantılarında “biz sığınmacılara 50-60 milyar dolar harcadık, daha da harcarız, onlar bizim kardeşimiz” derken, insanlar bu ülkede sokaklarda “EYT/ KYK” haklarını dile getirmek için direnirken güvenliğin karşı koymasıyla karşılaşmış, dağıtılmaya çalışılmış, kimi gözaltına alınmış, kimi hayın diye damgalanmıştı!
O baskılara, o “orantısız güç” kullanılmasına karşın susmadıkları, kazanılmış haklarının arkasında durdukları için bugünkü sonuç alınmıştır; “iktidar” istediği için değil!
“İktidarın”, yandaşlarına şatafat ile bol kazancı uygun gördüğünü, geniş halk kitlesinin zorlukla/ yoklukla yaşamasını istediğini, ekmeği alamaz duruma getirdiğini, elektriği/ doğalgazı kullanamaz bungunluk içinde kıvrandığını umursamazsanız da yadsıyamazsınız!
Sözün özü: bugünkü sonuçta gerek toplumsal muhalefetin, gerekse Kılıçdaroğlu’nun bal gibi payı var; siyasiler seçmeni yanlış öykündürmesin!
200722
YAZARLAR
19 saat önceYAZARLAR
19 saat önceYAZARLAR
20 saat önceYAZARLAR
20 saat önceYAZARLAR
2 gün önceYAZARLAR
2 gün önceYAZARLAR
3 gün önce