Şiddet uygulayan erkekler genellikle maço tipler

Şiddet uygulayan erkekler genellikle maço tipler

ABONE OL
7 Mart 2022 12:59
Şiddet uygulayan erkekler genellikle maço tipler
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Romanlarında kadına şiddet, çocuk tacizi gibi konuları işleyen Eğitimci & Yazar Emine Supçin, 8 Mart Dünya kadınlar günü nedeniyle açıklamalar yaptı. Sitemiz olaynet.net’e gelen bilgiye göre, kendini geliştirememiş kültürsüz erkeklerin şiddet uyguladığına dikkat çeken Supçin, genç kızlara maço erkeklerden uzak durmalarını salık verdi.

Kadına şiddetin önlenebilmesi için kadınların çalışma hayatına katılması, böylelikle ekonomik bağımsızlığını kazanarak; toplumda ve ailede söz sahibi olması gerektiğini savunan Emine Supçin, diğer yandan okullarda çocuklara ve gençlere “insani değerler eğitimi” verilmesini önerdi.

Şiddet uygulayan erkeklerin genellikle maço tipler olduğunu belirten Emine Supçin şunları söyledi:

Eskiden yakası bağrı açık, altın zincir takan maço erkekler vardı. Günümüzün maço erkekleri ise kirli sakallı, kısa pantolonlu, babet çoraplı, topukları görünen tipler. Tabii benim kastettiğim; astığım astık kestiğim kestik, gücünü göstermeyi seven, masaya yumruğunu vurup sözünün üstüne söz söyletmeyen, hödü höt konuşan tipler. Kızlarımız da maalesef bu tipleri seviyor. Güçlü bir figür olarak görüp kendilerini koruyup kollayacaklarını zannediyorlar. Beni kıskanmalı, kıskandığı için bağırıp çağırmalı diye düşünüyorlar. Bunun bir sonraki adımının kendilerine yönelecek şiddet olduğunu, cinayet olduğunu göremiyorlar.

Eğer şiddete uğrayan bir sonraki kişi siz olmak istemiyorsanız; insanı, hayvanı, doğayı sevmeyen, çevresindekilere kaba saba davranan, yolda kollarını horoz gibi iki yana açıp yürüyen bu tiplerden uzak durun. Erkeğin maço karakterli olması onun aslında boş olduğunun bir göstergesidir.

Son yıllarda ülkemizde ‘kadın çalışmasın, evde otursun, çocuklarına baksın’ gibi bir anlayış yerleşti. Fakat hal böyle olunca evin geçimini sağlayan erkek kadının üzerinde üstünde baskı kuruyor. Gerektiğinde ona şiddet uygulamayı da kendisinde bir hak olarak görüyor. Kadınlarımız çoğunluğu yetiştirilme tarzından ve toplumsal algıdan dolayı erkeğin üstünlüğünü kabul etmek zorunda kalıyor. ‘Kocamdır sever de döver de’ anlayışı buradan geliyor. Kendi kararlarında özgür olamıyor. Bu durumdan kurtulmak için kadınlarımızı çalışma hayatına katılması lazım. Para kazanan kadın söz sahibi olur. Kadınlarımızın evden çıkması lazım. Kızlarımızı meslek sahibi yapmalıyız.

Bir yaşantı kısırlığı var. Çocuklar yeterince doğada zaman geçirmiyor. Hayatı yaşayamıyor. Sınav kaygısının içinde insani yönleri yeterince gelişmeyebiliyor. Eğitim sistemi revize edilerek okullar açık laboratuarlar haline getirilmeli. Diğer yandan aileler çocuklarıyla daha fazla nitelikli zaman geçirmeli. Onlarla sohbet edin. Onlarla sevgiyi, saygıyı paylaşımı konuşun. Birlikte çiçek dikin. Hikayeler anlatın. Akşam yemeklerinde sohbetlerinizi bu hikayeler süslesin. Çocuklarınıza yalnız insana değil hiçbir canlıya, hiçbir varlığa şiddet eğilimi göstermemesi gerektiğini öğretin. Aksi taktirde yarın kedinin kuyruğuna teneke bağlar. Öbür gün ağaca, çiçeğe zarar verir. Sonra da ona buna şiddet uygulayan bir insan olur. Unutmayın ki şiddet uygulayan bu çocukları biz yetiştiriyoruz.”

 

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP