0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Türk siyasi hayatında, ekonomi biliminin gerçeklerine değil de, kendi niyetlerini gerçekmiş gibi gören ve ona inanan bir ekip vardır. Bunlar genelde hayal içinde yaşarlar, işbaşına geldiklerinde kendi heveslerine göre programlar uygularlar ama her seferinde duvara toslarlar. Olan Türk Milletine olur.

Tayyip Bey “Ben sağlıkçı değilim, ekonomistim” dedi, uzmanları dinlemek yerine damadını dinleyince başımıza gelene bakın, Merkez Bankası tarihte ilk kez dibi delik hale geldi. Tarihimizin en büyük ekonomik krizini yaşıyoruz!

Tansu Uçuran Çiller de böyleydi. Siyaset arkadaşlarını da uzmanları da dinlemedi!

UDİDEM (Ulusal Dinamik Denge Modeli) diye bir şey icat etti, iki anahtar dedi, 1994 ekonomik krizinde millet bir gecede yarı yarıya fakirleşti. UÇURAN kapağı Saray’a attı, ekonomik danışmanlık yapıyor. Yakında Akşener’i kıskanan Saray, UÇURGAN diye bir model yaratıp, hepimizi birden uçurursa sakın şaşırmayın…

İYİ Partinin, ekonomide şimdiye kadar görülmemiş ölçüde büyük bolluk ve zenginlik vadeden projesini dinleyince, birden “Fatih’in Fedaisi Kara Murat’ın, savulun bre gafiller, bolluk, bereket, zenginlik geliyor, Artagan geliyor” diye nara attığını duyar gibi oldum.

Artagan, ekonomide ve piyasada nakit parayı kaldıracak.

Tüm ekonomik aktiviteler, simit almaktan-otomobil almaya kadar her şey kredi kartı veya cep telefonu marifetiyle bankacılık sistemi üzerinden yapılacak. Üstelik bu sistem iki yılda gerçekleştirilecek!

Bu sayede de, ekonomide kayıt dışılık ortadan kalkacak, kara para önlenecek, devlet bugün topladığı 1 Trilyonluk vergi yerine 300 milyar daha fazla vergi toplayacak bereket gelecek. İnsanlar nakit para kullanmayacakları için, banka mevduatları da 500 milyar lira artacak.

Böylece kredi faizleri düşecek, düşen kredi faizleriyle halkımız daha ucuz mal satın alacak, sanayicimiz daha rahat yatırım yapacak! Artagan bunları söylüyor;

Öncelikle, nakit para yerine dijital paraya geçmek iki senede yapılamaz.

Ülkenin mevcut teknik altyapısı buna izin vermez. Bu sistemin altyapısını ve denetim kurumlarını oluşturmak için uzun zaman ister.

Bugün kime sorsanız, ülkemizdeki vergi kayıp kaçağının had safhada olduğunu, vergi sisteminin adaletsiz olduğunu söyler. Düzeltilmesi gerek!

Fakat sadece vergi kayıp kaçağını önlemek, Türkiye’nin ekonomide yaşadığı sorunları çözmez.

Artagan, ekonomideki büyümeden, hane halkının gelirini büyütmekten hiç bahsetmiyor.

Mevduatlar çok artacakmış, böylelikle kredi faizleri düşecekmiş, insanlar düşük faizle kredi alıp tüketim yapacaklar, yeni yatırım yapacaklarmış, bereket ve zenginlik elde edeceklermiş!

Tıpkı, Tayyip abinizin şimdiki düşük faiz hayali gibi.

Hane halkının reel gelirini arttırmadan, ekonomiyi büyütmeden, faizi düşürerek kredi ile ekonomik büyüme ve tüketim artışı hedeflerseniz, Tayyip abiniz ile onun o zamanki yardımcısı Ali Babacan kardeşinizin 2003-2008 arasında yaptığı en büyük yanlışı yaparsınız.

Türk ekonomisinin tarımdan-sanayiye bütün rekabet gücünü yok edersiniz. Şu an hangi sektörde dünya ile rekabet gücümüz var? Düşük faizle insanları varlık tüketimine yönlendirir, yeni ekonomik krizler çıkartırsınız. 1929 büyük ekonomik buhranı da, 2008 dünya ekonomik krizi de, 2006’dan itibaren Türk ekonomisinin içine düştüğü krizin de en önemli nedeni budur.

Düşük faizle insanları, üretimden kopartıp, tüketime yönlendirmek…

Bak Artagan;

Evet, Türkiye’de vergi adaletsizliği var. Bunun için çocuklar bile bir vergi reformu yapılmasını söylüyor. Bir de vergi kaçak kaybı var.

Bunu önlemek için, çizgi filmleri andıran, yerin 10 kat altında devasa bilgisayar dehlizleri kurma fantezisine gerek yok. Çok basit iki şey gerekli;

-Kararlı bir siyasi irade,

-Basit bir soru; Nereden buldun?

İşte gerçek bereket böyle gelir.

Yarın DOĞRU Partinin ekonomiye bakışını, yapacaklarını, halkı nasıl refaha ulaştıracağını anlatmaya çalışacağım. Fakat bizimki öyle hayal dünyası üretimi çizgi film değil. Gerçek milli ve yerli…

03 Temmuz 2021