Türk Ulusunun bugün başına bela olan dertlerin hiçbiri yeni değildir.
Geçmişte dedelerimizin yaşadıkları-boğuştukları-yendikleri dertler, küresel haçlılar tarafından yeniden formatlanarak karşımıza çıkarılmaktadır.
Bugün “Kürt Sorunu” dedikleri, geçmişin “Şark Sorunu”nun güncellenmesidir.
Bugün “KCK-HDP” denen Kürtçü Siyasi Yapı, dünün “Kürdistan Teali Cemiyeti”nin aynısıdır.
Bugün “PKK” denen Narko-Terör Örgütünün kökü, dünün Atatürk’e suikast yapan, İngiliz beslemesi hain Kürtçü Beylerine kadar gider.
Bugün “Türk Ulusu” denmesine tahammül edemeyen Soros çocuğu köşe yazarlarının kökü, Türk düşmanı olan dedelerine kadar gider.
Bugün Türkiye Cumhuriyeti Devletinin “Milli Ordusu”nu düşman olarak gören, Lâik Cumhuriyeti yıkmak için uğraşan yobazların kökü, Menemen de Asteğmen Kubilay’ın kafasını kör bıçakla kesen Derviş Memed’e ve Yunan ajanı Hüsnüyadis’e kadar dayanır.
Kurtuluş Savaşımızda, İngilizlerle işbirliği yapıp Mustafa Kemal’e küfreden, asılması için fetva veren İskilipli Atıf Hoca ne ise, CIA kucağında oturup, çan sesi dinlemeyi tercih eden, Kelime-i Şahadet’ten Sevgili Peygamberimiz
“Hz. Muhammed”in adını çıkaran ilkokul mezunu FETÖ de aynıdır.
Yukarıda yazılanlarla ilgili size iki örnek vereceğim, sonra da bu “Etnik Kavga Tuzağına” düşmememiz için bildiğimiz doğruları yazacağız.
*Değerli Yazar Selcan Taşçı, köşesinde Ahsen Batur’un “1200 Yıllık Sürgün” adlı kitabından yaptığı alıntıyı yazıyor;
“Suriyeli bir Paşa anlatıyor. Bir akşam Dımaşk eşrafından birinin köşkünde idik. Salonda ben, ev sahibi, Enver Paşa ve Cemal Paşa vardı. Sohbet şuradan-buradan devam ederken bir ara Cemal Paşa; Eğer damarlarımdan birinde Türk Kanının dolaştığını bilsem, onu kerpetenle yolar alırdım, dedi.
Enver Paşa buz kesti ve sert adımlarla salonu terk etti.”
Cemal Paşa, BOP Eşbaşkan’ın “Abi” dediği Hasan Cemal’in dedesidir!
*Kürdistan Teali Cemiyeti 30 Aralık 1918 tarihinde kuruldu.
Milli Mücadele sırasında İngilizlerle işbirliği yaptılar. Bununla da yetinmeyip, İngiliz İstihbaratçısı Yüzbaşı Noel ile işbirliği yaparak, Atatürk’e suikast düzenlediler. Atatürk suikasttan, dikkati sayesinde kurtuldu. O zamanki Kürdistan Teali Cemiyetinin kurucularına bakınız.
Bunların torunları, torunlarının çocukları bugün ya PKK’nın borazanlığını yapan sözüm ona Sivil Toplum Örgütlerinin başındadırlar ya da PKK’nın lojistik destekçileridirler.
Değerli Okurlar;
Bu, “Etnik Bölücülük” Türkiye için çok tehlikeli bir tuzaktır. Sayın Rıza Zelyut, durmamız gereken noktayı çok iyi özetlemiş. Türk Milleti olarak bu noktada verecek gram tavizimiz olmamalıdır.
Kim ki yazacaklarımızdan, taviz vermeye kalkarsa bilin ki o ya kandırılmış bir zavallıdır ya da vatan hainidir…
(Bir Devlet içinde üst kimlik ve alt kimlik vardır. Üst kimlik devleti kuran
“Kurucu kimliktir.” Bizde bunun adı Türk Milletidir).
Her Milli Devletin içinde alt kimliği oluşturan etnik gruplar vardır. Bu farklılıklar, üst kimlik çerçevesinde bir arada ve uyum içinde yaşamalıdır. Kürtler de bu ülkedeki alt kimliğimiz olan Araplar-Çerkezler-Lazlar-Boşnaklar-Arnavutlar, Romanlar gibi, kimliğimizin değerli- eşit parçalarından biridir. İnsanlar hem yasalar önünde hem de vicdanen eşit ve saygındırlar. Hiçbir kimse çıkıp da
“Ben Kürtlerden üstünüm, Kürtler benden aşağıdır” demedi, diyemez.
Böyle diyen varsa, o alçaktır.
Ama Türk Ulusu içinde bir etnik grup çıkar da kendi farklılığını “ayrılık” haline getirmeye çabalar ve bu amaçla teröre başvurursa, buna Türk Milleti topyekûn karşı çıkar. Kürtçü- Kürdistancı ayrılığa karşı çıkmak sadece kendini “Türk” sayanların işi değildir.
Esas görev, bu güne kadar beraberce yaşadığımız, bu ülkenin tüm olanaklarından eşit olarak yararlandığımız Kürt Kökenli değerli vatandaşlarımıza düşmektedir. Kürt kökenli spor kulübü başkanları- bilim insanlarımız- yazarlarımız-iş hayatımızın başarılı üyeleri konuşup, birlikten yana tavır almalıdırlar. Türkiye’de barış içinde yaşamak ve Büyük Devlet olmak için yapmamız gereken temel görev budur. İnanın Türk Milletinin %95’i böyle düşünmektedir. Kimse PKK’nın yaptığı kahpeliği, Kürt kökenli vatandaşlarımızın sırtına yıkmaya kalkışmadı. Şehitler verdik, Kürt kökenli komşumuzla birlikte ağladık, terörü beraberce lanetledik.
Kimsenin unutmaması gereken konu şudur;
Osmanlı İmparatorluğunu, “Şark Sorunu” var diyen küresel sömürgeciler yıktı.
Şimdi yapmak istedikleri, “Kürt Sorunu” var diyerek Türkiye’yi parçalamaktır.
Gerçeği bileceğiz, AKP’ye ve onun Eşbaşkanına rağmen bir santim gerilemeyeceğiz.
Türk Milleti olarak bu oyunu bozmalı ve başımıza ördükleri çorabı kafalarında beraberce parçalamalıyız.
DOĞRU Parti bu konuda üzerine düşeni cesurca yapacaktır.
29 Haziran 2021
YAZARLAR
15 saat önceYEREL HABER
16 saat önceYEREL HABER
18 saat önceYAZARLAR
2 gün önceYAZARLAR
2 gün önceYAZARLAR
2 gün önceYAZARLAR
4 gün önce