0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bugün Otizm farkındalık günü ,biz eğitimciler bu duruma çoklu gelişim geriliği deriz. Zira bir çocuğa otizmli demek için öncelikle onaylı uzman yani çocuk psikiyatrisi olunması gerekir ki bununda türlü araştırmaları var..Psikolog dahil kimsenin tanı koyma yetkisi yoktur ve otizm dediğiniz zaman tanıyı koymuş olusunuz.

Bu bilgileri neden vererek başladığıma gelince, etrafımızda artık herkes uzman ve bilen. 2 yaşında konuşamayan ya da sadece ses çıkışı yapan çocuklara bile hemen tanı koyabilecek aile hekimlerimiz, çocuk doktorlarımız, çocuk gelişimci olmayıp başka yaş gruplarında uzmanlaşmış öğretmenlerimiz, akrabalarımız, yan komşu Ayşe teyzemiz dahil hepsi hepsi tanı koymaya hazırdır.

Çocukların bireysel farklılıklarını, genetik geçişlerini unutur, “bu çocuk yoksa otizmli mi?” Diyerek aileye panik durumu yaşatabilirler, ayrıca çocukların 3 yaşına kadar zamanları vardır. Çocukta anlamlı hiçbir ses çıkışı yoksa ve siz yeterince ilgilenmenize rağmen bu süre uzuyorsa işte o zaman telaş etmelisiniz.

Otizmin nasıl, neden, hangi şartlarda ortaya çıktığı hala araştırma konusudur. Kimi araştırmalar, doğuştan gen geçişiyle olduğunu, kimi araştırmalar çinko ya da buna benzer elementlerin vücutta fazla ya da az olmasından ileri geldiğini, kimi araştırmalar da doğum esnasında yaşanan travmalar olarak önümüze çıkar.

Biz çocuk gelişimciler A tipi otizm olarak bu çocuklarla tanışırız. Bizde, buna çoklu gelişim geriliği deriz.

Şimdi sizlerle paylaşacağım bilgiler 28 yıldır çocuk gelişimci ve okulöncesi öğretmeni olarak çocuklarda ve ailelerde gözlemlediğim dönütler, zira ben uzman doktor değilim lakin daha bu gözlem sonucunda hiç yanılmadım.

Otizmin en belirgin özelliği , çocuğunuzun doğumu itibarıyla uyaranlara tepki ya da çok az tepki vermesidir.Aslında iyi bir gözlemciyseniz çocuğunuzda ki farklılığı 8.ayda görebilirsiniz.Seslere tepki vermezler,ışığı takip etmezler,ya çok hırçınlardır ya da çok sakinlerdir.Çocuklarda 3 yaşına kadar göz gelişmeye devam eder, yani artık net görme tamamlanmıştır.O yüzden 2 yaş ve 3 yaş çok önemlidir.Sizinle göz teması oluyor mu? Siz konuşurken yüzünüze bakıyor mu?

2 yaş itibarıyla tek heceleri çıkarmaya başlar, Çocuklar 1,5 ya da 2 yaşı itibarıyla ritmik hareketleri (kendi kendini sallama, el çırpma, garip sesler çıkarma gibi ) artık çok fazla yapmaz. Eğer evladınız 2 yaşı geçti ve hala aynı davranışları sıklıkla tekrarlıyorsa lütfen çocuk psikiyatrisine danışmayı unutmayın. Çünkü sinyalleri veren çocuk için artık zaman çok önemlidir.

O yüzden biz uzmanlar, “çocuğunuzu 3 yaşına kadar teknolojik aletlerden uzak tutun” diyoruz. Zira özellikle televizyonun hipnoz etkisi vardır ve meşhur Ali Vefa gibi dönen, hareketli cisimlere odaklanma başlar. En çok duyduğumda “reklamları ve klipleri çok seviyor, diğerlerine arkası dönüyor ilgilenmiyor zaten” işte bütün bunların nedeni hareket halinde ki rutinlere odaklanıp iç dünyalarına çekilmeleridir.

Uzman olmadan bu sinyalleri fark edebilir ve gerekli yardımları görebilirsiniz.

Peki, biz çocuklarımızı nasıl çoklu gelişim geriliğine sürüklüyoruz? 

Çok basit ilgisizlik!

Eğer evladınıza, doğumundan bu yana uyaranlar vermediyseniz, onunla ilgilenmeyip teknolojik aletleri ana baba yerine koyduysanız, kaçınılmaz sona hazır olmanız gerekiyor.

Daha sonra da çocuğunuzun sinyallerini fark etmediğiniz zaman, bizlerin de sizlerin de işi zorlaşıyor. Aileler genel de yaşı geçtiği halde konuşamadığını fark edince bize getirirler.

“ Çocuğumun hiç bir şeyi yok sadece konuşamadı ” anne baba çocuğunun çok şeyi olduğunun bile farkında değildir, eğer birkaç kelime söylemiş olsa danışmaya ihtiyaç bile duymazken, en vahimi eğer çocuğu büyükler ya da bakıcı büyütüyorsa, onlar  “artık buraya kadar” demeseler bunun bile farkında değiller ta ki mecbur kalıp bizle görüşene kadar…

A tipi otizm, genel olarak ailenin yanlış tutumlarından ortaya çıkar ve eğitimle 6 yaş öncesi fark edilmişse mutlaka düzelir ki benim eğitime aldığım çok fazla örneklerim şimdi aslanlar gibi akademik hayatlarına devam ediyor. Çünkü bu çocukların zihinsel hiçbir problemleri yoktur. Sadece uyaranları zamanında almadıkları için ve ne dilini ne bedenini kullanma ihtiyacı duymadıkları için, zihinlerini dış dünyaya kapatırlar hepsi bu.

Çoklu gelişim geriliği de bu safhada ortaya çıkar. Yıllarca bir kutuyu kapatıp açmazsanız ne olur?

Çocuklarında durumu aynı böyledir. Gak demeden guk derseniz, aman düşmesin diyerek evin her yerini minderle kaplarsanız, daha önce yazdığım gibi teknolojik aletleri ebeveyn yerine koyarsanız, kendi çocuğunuzun katili olursunuz.

Lütfen, şunu unutmayın kullanılmayan organ küçülmeye mahkûmdur. Bu doğanın kanunu o yüzden 1 yaşına gelmiş insan yavruları artık bir bireydir ve sizin gibi hisseder, sizin gibi yer içer.

Eğer ,bütün bunları fark etmeyerek çocuğunuzu 6 yaşına getirmişseniz, işte orada artık otizmli evlat sahibi olduğunuz gerçeğini kabul edip bir ömür onunla birlikte yaşam mücadelesi vermeye başlayacaksınız.

Ve ne yazık ki salgından en çok etkilenen çocuklarımızda çoklu gelişim geriliği hızla çoğalıyor.

Bunun önüne geçebilmek için, önce çocuğunuzu iyi gözlemleyin, akranlarının olacağı gruplara dâhil edin, evde kaliteli vakit geçirin, aptal kutusunu sürekli açıp durmayın, telefon, tablet, cep telefonuyla evladınızın hayatını karatmayın. Salgından daha vahim ve geleceğimizi etkileyecek bir afetle karşı karşıyayız.

İnanın, otizmli ya da buna benzer özel çocukların ailesi olmak, öyle yazılan çizilenlerde ki gibi güllük gülistanlık değil, onlara ve çevresindeki bütün insanlara hayat çok zor.

O yüzden evlatlarınızı doğru analiz edin, size yapılan uyarıları dikkate alın ve bu işin uzmanı psikyaristlere mutlaka danışın.

Anlayacağınız onları artık fark edin!

Şimdilik her zaman olduğu gibi hoşça kalın,akıl ve beden sağlığınızı korumaya çalışın!