Güç zehirlenmesi…

ABONE OL
9 Ocak 2021 12:20
0

BEĞENDİM

ABONE OL

 

Olmaz ya;

Hadi diyelim 17 yaşın verdiği delişmenlikle ülkede ve toplumda yaşananların farkına varamadım…

Uyudum…

Ya da “zevk” peşine düşüp umursamadım…

Ama son elli senedir bu ülkede, dünyada yaşanan hemen her şeyin farkındayım…

Hele ki son on dokuz yılın…

***

Yoksulluk…

Rüşvet…

Hukuksuzluk…

Yolsuzluk…

Din tüccarlığı (simsarlığı)

İşsizlik…

Vurgun soygun…

İsraf…

Despotizm, yalan dolan talan, iftira tehdit vesaire tekmili birden bunların döneminde yaşandı…

Ahlaksızca…

***

Bunları dile getirdiğimizde, ya da asrın liderini “mütemmim cüzlerini” ve ailesini eleştirdiğimizde ya vatan haini oluyoruz,

Ya terörist,

Ya din ve türban düşmanı

Ya da darbeci…

Hadi bunlar terbiye sınırları içinde kalan sözler denebilir ama maaşlı trollerin ve yalakaların ettiği küfür ve hakaretler,

Tehditler ve linç girişimleri anlaşılır gibi değil…

Ne anamız ne bacımız kalıyor

Ne karımız, kızımız, çoluk çocuğumuz hatta “mezarlarında” yatanlarımız…

***

Bir kesim kendilerini dinimizin, inancımızın,

Ezanın, Kuran’ ın

Camilerin, peygamberin İslamiyetin ve yaşam biçimimizin, bir kesim ise vatanın, milletin, toprakların, bayrağın “tek sahibi” olduklarını,

Her istediklerini yapacaklarını, kendileri gibi düşünmeyenlerin yaşamak istemeyenlerin üzerinde fütursuzca tepineceklerini,

İstediklerine, istedikleri zaman istedikleri kadar ceza keseceklerini hatta “öldüreceklerini”sanıyorlar…

Güç zehirlenmesi bunun adı…

Koskoca Türkiye Cumhuriyeti babalarının çiftliği, Türk milleti de “marabaları” sanki…

Kibrin,

Bencilliğin, çakma kabadayılığın haddi hesabı yok…

***

Ne yoksulluktan kırılan aç insanlar,

Ne çöp bidonlarından ekmek, pazar tezgahlarının altından sebze meyve artıklarını toplayanlar,

Ne iş bulamayanlar,

Ne sokakta parklarda tren istasyonlarında duraklarda açıkta yatıp kalkanlar, borç batağına saplananlar,

Ne adaletsizliğe, eşitsizliğe isyan edenler,

Ne Soma işçileri,

Ne kadın cinayetlerine kurban giden ve tacize tecavüze uğrayan kadınlar,

Ne tarikat yurtlarında yakılan çocuklar,

Ne çaresizce tarlasını traktörünü satanlar, intihar edenler, ne de bunlara sahip çıkmaya çalışanlar umurlarında…

***

Hiçbiri devlete ihanet etmiyor, devleti yönetenlere sövmüyor- küfretmiyor…

Hakaret ve tehdit etmiyor…

Ama gözaltına alınan, tutuklanan, zulüm gören, işkenceye maruz kalan onlar…

Baskı,

Dayatma, ayrıştırma ötekileştirme, yok etmeye çalışma her yerde…

Yargı da,eğitimde, sanatta, sinemada, tiyatro da, sporda hatta camide, yani aklınıza gelen her yerde…

Yurt içinde, gurbette…

***

O yüzden anlaşamıyoruz bir türlü bu cenahın peşinden gidenlerle, söyleyecek sözleri olmayınca basıyorlar küfrü

***…

Ve onlar saklıyor, içlerine sindiriyorlar, biz açığa çıkarıyoruz, delleniyorlar…

***

Şimdi işin özü şu; bunların hiçbiri bilmediğiniz yaşamadığınız şeyler değil…

Olan bizlere oluyor…

Hiç hak etmediğimiz, istemediğimiz bir hayat yaşıyoruz…

Uzatmadan!

Diyorum ki ya “el ele verip” direneceğiz bunlara ya da susup boyun eğeceğiz. İlkinin sonu aydınlık bir gelecek, ikincisinin köle düzeni, baskı, dayatma…

Karar sizin…

Biz direniyoruz ve bu yola baş koyduk; barışçıl ve yasal yollardan yolumuza devam ediyoruz…

Aydınlığa…

Barışa, huzura, güvene ve refaha doğru…

***

Orada mısınız; sesim geliyor mu?

Geliyorsa;

İstanbul 09.01.2021 06.45

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP