0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Adana’nın, köklü/ belleklerde yer eden bölgelerinden birisi Tellidere’dir.

İki kanal arasındaki “bağlantı yolu” olarak da bilinir!

Mavi Bulvar’dan, metro kavşağına değin, yolun her iki yanları işyerleriyle donanmış, günün her saatinde bir çok gereksinmelerinizi karşılayabileceğiniz bir yer…

Birçok bölgede, belli bir saatten sonra bulamayacağınız açık bakkalı, taze ekmek çıkaran fırını, tatlı alacağınız pastaneyi burada bulmanız olası…

Salt beslenme yönünden değil; gün içerisinde araç bakımı, inşaatın tüm gereksinmeleri, beyaz eşya, mobilya, zincir market, kimi kamu hizmetleri gibi birçok iş koluna ulaşmanız da…

Tellidere, kendi başına bir bölge, kendi başına bir kent, kendi başına bir piyasa gibi.

Gün içerisinde kaldırımlara konuşlanan tablalarda köy ürünlerinin birçoğunu görebilmek de olası…

Salça, bal, zeytinyağı, incir reçeli, nar ekşisi, turşu, şalgam…

Tüm bunlar Tellidere’nin güzellikleri; ya çözülmek istenmeyen/ gözü yoran sorunları…

***

Tellidere’de, Fatih Sultan Mehmet Parkı’nı bilir misiniz?

Yol yönünde, tarihteki Türk büyüklerinin büstleriyle varsıllık kazandırılmaya çalışılan, ancak bakım yönünden birçok kez savsaklanan bir park…

Bölgeden geçerken, iki dakikanızı vererek “ne” demek istediğim daha iyi anlaşılacak…

Benim gördüğüm:

Daha girişte çiçekler özene/ bezene dikilmiş, ancak bakım/ koruma derseniz verilen emeğin karşılığı olmadığını göreceksiniz!

Hemen biraz içeri yürüdüğünüzde, karşınıza çıkan koca dalları olan ağacın gövdesinin “banklaştırıldığını” göreceksiniz/ ancak bankla gövde arasının özensizliği gözlerden kaçmayacak!

Şunu açıkça söyleyebilirim ki; konu birkaç gün, birkaç hafta, birkaç aylık bir sorun değil! Yıllardır aynı! Bankla ağaç gövdesi arasındaki boşluğu doldurması gereken toprak her zaman yerlerde!

Sorduğumda, “toprağı apartmanlardan gelip saksıda çiçek ekmek için götürüyorlar” denilmesi, bir kez için doğru olsa da o denli inandırıcılığı yok bana göre; çünkü hiç doldurulmuş olarak görmedim orayı!

***

Parkın hemen önünde otobüs/ dolmuş durağı var; Tellidere’den çarşıya, hastaneye, otogara gidecek yolcular için bekleme yeri…

Genelde dolmuşlar geliyor, birçok kez herkes ayakta/ corona virüs sürecinde iç-içe olmaktan başka yol çoğu için; işlerine, okullarına yetişecekler…

Uzun süredir bekleyen bir yolcu “otobüsler neden az geliyor, onbeş dakikayı geçti bir tane bile gelmedi” diye yakındı!

Bir başkası, Belediye Başkanı Zeydan Karalar’a söylendi “otobüsler garajda bekletiliyormuş, dolmuşlar daha çok kazansın istiyormuş” diyerek.

Bir başkası, ard- arda gelen dolmuşların ayakta giden yolcularına bakarak “bir yandan salgında hasta sayısı büyüyor diyorlar, bir yandan yolcuların üst üste gitmelerinin önüne kesmeye çalışmıyorlar, bir yandan otobüs sayısını azaltıyorlar, bu iş mi ama” diye sordu!

“Tellidere’nin sorunu biter mi” diye sordu biri, bir diğeri de “çözülmek istenmezse bitmez, hem de yeni sorunların ne olacağı bilinmez!”

Asıl sorun “yeninin” ne olduğunu bilmemek…

***

Otobüsle, dolmuşla, özel taksiyle; yolculuk neyle yapılırsa/ yapılsın, metro kavşağına değin yol kıyılarındaki kaldırım önlerinin durumu içler acısı…

Kent yaşamı, her denli “kurallar bütünü” olarak adlandırılmışsa da, burada “kurallara” yer olmadığını/ yurttaşlar kadar denetleme sorumlularının da “işi” yazgısına bıraktıkları belli!

Burası, başta da belirttiğim gibi, köklü/ belleklerde yer eden bir bölge…

Oysa “yazgısına” terk edilmiş!

Şöyle sorayım, kaldırmalar kim içindir; işyerine gelen müşterinin aracı için mi, köy ürünleri satan geçici tablacılar için mi, işyerlerinin ürünlerini sergilemeleri için mi?

Kaldırımlar, “yayadan” başka öyle çokları için yaşam alanı ki!

Tellidere’de sanki “yayaya” yer yok! Araç içindeysen sorun yok!

Araç da öyle değil aslında…

Kent yaşamında, “tek yön” bir yolda, yolun iki yönüne de park edilmesine “izin verecek” hiçbir kural olduğunu sanmıyorum!

Otobüslerin, dolmuşların, özel taksilerin günün her saatinde yoğun olduğu bir bölgede “her iki yöne park” anlayışı, Tellidere’nin temel sorunlarından biri!

Tellidere’nin sorunu olduğunca hem bölgenin yerleşik yurttaşlarına, hem de araçla geçen yurttaşlara zorluk yaşattığı da yadsınmayacak!

***

Adana’nın, köklü/ belleklerde yer eden bölgelerinden birisi olan Tellidere’nin yıllardır süren bu sorunları çözülmek istensin ki, “yeni” sorunlarıyla da yüzleşebilsin!

Dünde kalmak, yarını geciktirir çünkü!

021221