0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

‘’İktidara’’ göre her şeyin iyi gitmesi, işlerin tıkırında olması, dışsatımın tarihsel doruğa çıkması, düzlüğe çıkış yönünde eğilim gösterdiği ileri sürülmesine karşın; bunların sokakta, pazarda, markette yaşanmaması kafaların karışmasının nedeni…

Sokak neden bu denli yadsınıyor, bilinmezden/ görmezden/ anlaşılmazdan geliniyor; akılcı bir yanıt veren varsa çıksın!

Yıllardır sosyal medyayı ucundan da olsa kullanırım, toplumun hiç bir zaman bu denli ‘’acılı, ne yapacağını bilmez, üzerine abanan kıskaca baş kaldıran’’ durumda olduğuna tanık olmadım!

Onu bunu bırakalım, toplumun her katmanından ‘’bilindik/ bilinmedik’’ isimler kullandıkları elektriğin/ doğalgazın/ akaryakıtın faturasını paylaşıyorlar!

Yeni yılı ‘’iyi dileklerle’’ süsleyen kim varsa; siyasetçiler, patronlar, gelişmeler üzerinden ‘’rant’’ sağlayanlar/ yeni yılın sabahında yurttaşa attıkları tokatla anılacaklar!

***

‘’Öngörüyle’’ yapılan hiç bir şey yok!

Herşeyim ucu açık, yarının ‘’ne’’ olacağı belirsiz!

‘’Bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete…’’

Öyle çok değil, ‘’bir tane’’, beklenti sonucu söyleyin bana…

Yalnız ekonomide değil eğitimde, sağlıkta, adalette…

Geçtiğimiz günlerde ‘’iktidara’’ yakın olmayan televizyon kanallarında bir haber vardı…

Zonguldak’ta Kilimli Sahil Yolu… Dördüncü kez dalgalar, sahil yolunu götürmüş, bir o denli de ‘’açılışı’’ ertelenmiş!

O yola, o yolun bulunduğu konuma bakan gözler ‘’görmekten’’, yurttaşın alınterinden ‘’keserek’’ ödediği vergilerin ‘’nasıl’’ kullanılması gerektiğini ‘’bilmekten’’, birazcık olsun ‘’insansı’’ davranmayı/ düşünmeyi ‘’benlik’’ saymaktan ırak olmalı…

‘’Çıkar’’ odaklı yaşamak böyle bir şey olmalı… Ülkede insanlar sıkıntılar içerisinde, gelecek korkusuyla, açlıkla, yoksullukla, işsizlikle, temel gereksinmelere ulaşmakta yaşadıkları zorlukla anılırken, birilerinin ‘’kasalarını’’ doldurmak için yaptıklları haksızlıklar…

Bu ‘’öngörüsüzlük’’, bu ‘’umursamazlık’’…

***

Geçtiğimiz günlerde TÜİK Başkanının görevinden alınıp, yenisinin atanmasıyla birlikte ‘’ocak ayı enflasyonu ne olacak’’ sorusu akılları zorlamaya başladı!

TÜİK’e yeni başkan atanmasıyla birlikte, sanki  yurttaşın yaşadığı enflasyon ‘’özgürce’’ açıklanabilecekmiş gibi…

Buna ‘’inanmanın’’ anlamsızlığı, bugün açıklanan rakamlardan sonra ‘’bir kez’’ daha anlaşıldı!

TÜİK’in araştırmasına göre, ocak ayında TÜFE yüzde 11,10 artış gösterdi!

Yılbaşından bu yana elektriğe, doğalgaza, akaryakıta gelen ‘’her zam’’, günlük yaşamımızda ‘’iğneden/ ipliğe’’ ‘her şeyin’ fiyatında değişime gidilmesini zorlarken, TÜİK’in açıkladığı 11,10 rakamının ne denli yaşananla eşleştiğini düşünmemiz gerekir!

Şunu düşünmüyor değilim aslında:

Kurumlar, ‘’öngörü’’ konusuna içtenlikle bağlı olmadıklarından, ‘’öngörü’’ üzerine bir çalışma yapmak/ uğraş vermek yerine; ‘’iktidarı’’ rahatlatacak rakamlar açıklamayı kendilerine ‘’ödev’’sayıyor!

İki ay öncesinden ‘’yılsonu enflasyon beklentisi’’ açıklanıyor; tutturulamıyor!

Bu beceriksizlik sorulmamalı mı?

***

Her zaman yazıyorum; canlıya ‘’her şey’’ gerek ama, başta da yaşamını sürdürebilmesi için ‘’doyması’’ gerek!

Örneğin yurttaşın ‘’doyması’’, yaşamını kolaylaştırması için ‘’bir yıl içerisinde’’ neler yapılması planlanıyor?

Sarayın ‘’sönmeyen ışıkları’’, fiyatlara gelen akıl almaz zamların boyutu, çevre denizlerde bulunduğu bayram havasında duyurulan ‘’enerji kaynakları’’ yurttaşın ilgi/ beklenti alanı değil; öyle olsaydı, o alanda ‘’olanları bilen/ söz söyleyen/ sözü dinlenen/’’ olurdu!

Yok öyle bir şey; günler öncesinden ‘’müjde açıklanacağı’’ vurgulanarak, yurttaşlar beklenti içersinde bırakılarak söylenenleri duyduk…

Bir yıl sonrasına ‘’öngörülerden’’ söz ediliyor şimdi; bir tane tutan ‘’öngörü’’ söylense inanmam zor olmayacak da, olmayınca…

***

Şu olabilir mi?

Eğer ‘iktidar’’, bu ‘’öngörüsüzlüklerini’’ ret edip, ‘’ öngörülerimiz/ planlarımız/ çalışmalarımız’’ yerli/ yerinde diyebiliyorsa, durum daha da karışık…

Buradan şunu anlamak olası…

‘’İktidar’’, yurttaşın şu an yaşadıklarını ‘’öngördü/ planladı’’! Temel gereksinmelerin bu denli yükseleceğini, zamların el yakacağını, belediye halk ekmek kuyruklarının oluşacağını biliyordu.

‘’İktidar’’, sağlıkta yaşanan sorunların oluşacağını, ilaç sıkıntısının doğacağını, eczanelerde bin dolayın ilacın olmayacağını, zorunlu kullanım gerektiren ilaçların bir çoğunun sağlanamayacağını, bir çok yurttaşın yaşamsal sorunlar yaşayacağını biliyordu.

‘’İktidar’’, yeni yılla birlikte elektrik/ doğalgaz/ akaryakıta zam yapılacağını öncesinden planlamıştı, yaşanan kış aylarında yurttaşın donmakla karşı/ karşıya kalacağını ‘’öngörüyordu’’, insanların sosyal medyada ‘’çığlığa’’ dönüşecek sesini biliyordu.

‘’İktidar’’, açıkladığı tüm ‘’ekonomi izlencelerinin’’ tutmayacağını, sorulduğunda/ ‘’tuttu’’ demelerine inanacak milyonların olacağını da biliyordu…

Adana’da, sokakta/ pazarda/ markette karşılaştığım ‘’kim varsa’’, söylenmeyeni/ zorlanmayanı/ acılanmayanı görmüyorum!

Kafalar ‘’öyle’’ karışık ki…

030222